"Mutlu Köy"le gelen ihracat başarısı

DEDESİNDEN kalan bakkalı işleterek başladığı ticaret hayatını kuru üzüm alıp satarak devam ettiren Mehmet Ali Işık, bir yurt dışı gezisi sırasında organik ürünlere olan talebin arttığını görünce proje hazırladı. 

Işık, 1991'de aldığı ilk organik ürün sertifikasıyla sektöre adım attı. 

Kendi üretimi talebi karşılamayınca köylüleri organik üretim konusunda eğitmeye başlayan Işık, "Mutlu Köy" adını verdiği eğitim ve üretim projesiyle sosyal bir dönüşüme imza attı. 

Üreticinin de ilgisiyle Anadolu'da hızla yayılan Mutlu Köy projesinde 160 köy ve 3 bin 770 üreticiye ulaşan Işık'ın projesi ülke sınırlarını da aştı. 
Kırgızistan ve Özbekistan'dan aldığı ürünleri de işlemeye başlayan Işık Tarım, geçen yıl 25 bin ton kuru ve dondurulmuş organik meyveyi, başta AB ve ABD olmak üzere 50'ye yakın ülkeye satarak 85 milyon dolar döviz geliri elde etti. 

Işık Tarım, bu performansıyla TİM tarafından kuru meyve sektöründe en fazla ihracat yapan 3'üncü firma, satışının tamamını organik ürünlerle yaparak bu dereceye yükselen ise ilk firma oldu. 

"EMEKLİ MAAŞIYLA GEÇİNİYORUM" 

Aynı zamanda Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı olan Işık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, organik tarımda geldikleri noktaya ulaşmanın hiç kolay olmadığını söyledi. 

Kazancının tamamını yeni yatırımlara harcadığını, emeklilik maaşıyla geçimini sağladığını anlatan Işık, şöyle konuştu: 

"Şu anda 120 bin dekar alanda üretim yapıyoruz. 27 yıl önce 25 tonla başladığımız ihracat serüvenimiz şimdi 25 bin tona ulaştı. Bu sadece benim değil çalışanlarımızın, çiftçilerimizin, alıcılarımızın başarısıdır. Organik tarımla sadece bugüne değil geleceğe de yatırım yapıyoruz, bu vatanın toprağını da koruyoruz. Türkiye olarak organik tarımı geliştirmemiz lazım. Her şeyin organiğini yapabilecek potansiyelimiz var. Biz kuru meyvede bunun örneğiyiz ama çok sektör var bunu yakalayabilecek. Devlet de bu alana pozitif ayrımcılık yaparsa ülkenin kalkınması hızlanır. Her ilde 10 tane Işık Tarım gibi firma olsa cari açığımız kalmaz."

 Tesislerde çalışanların çoğunluğunu kadınların oluşturduğuna işaret eden Işık, "Evin direği kadındır. Biz de sistemimizi başından itibaren tamamen onların üzerine kurduk. Bugün başarılı olabiliyorsak onların işi sahiplenmeleri ve alın teriyle olmuştur. Bizim fabrikamızda 3. jenerasyondan çalışanlar var. Bu da işi ne kadar severek yaptıklarını gösteriyor. Çalışanlarımızın yüzde 81'i kadın. Bu bilinçli bir politikadır. Arazide de kadının çok büyük etkisi vardır. Çünkü iş anneden başlıyor." diye konuştu. 

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR