Güncelleme Tarihi:
Deutsche Bank’ın, bir yönetim kurulu üyesi, bir üst düzey yöneticisi, bir hissedarı ve bir gazeteciyi izlemek üzere özel dedektifler tuttuğu ortaya çıktı. Banka, fişlediği dört kişiden teker teker özür dilerken, olayların sorumlusu olarak gördüğü iki üst düzey yöneticisinin de işine son verdi.
Deutsche Bank CEO’su Josef Ackermann da, 2001, 2006 ve 2007 yıllarında gerçekleşen ve kişisel hakların ihlali olarak görülen bu dört olayı araştırması için hukuk firması Cleary Gottlieb Steen & Hamilton’ı görevlendirdi. Bankanın iç soruşturması sonuçlandıktan sonra da devlet yetkililerine bilgi verilerek, yasal sürecin başlatılması sağlanacak.
Bilgi sızdırma şüphesi
Bankanın Yatırımcı İlişkileri Başkanı Wolfram Schmitt ile Almanya’daki Güvenlik Şefi Rafael Schenz’in işten atılmasına neden olan casusluk skandalının parçası olan ilk olay 2001’de yaşandı. Çalışanların sendikasını temsilen yönetim kurulu üyesi olarak görev yapan Gerald Herrmann, bankayla ilgili bazı bilgileri dışarıya sızdırdığı şüphesiyle izlendi. Bu olayla ilişkili olarak aynı şekilde bir gazeteci de izlendi.
2006 yılında yaşandığı belirtilen üçüncü olayda ise bankanın küçük hissedarlarından avukat Michael Bohndorf hakkında bilgi toplanılmak istendi. Hissedarlar toplantılarında eleştirileri ve sorularıyla dikkat çeken Bohndorf’un evinin bulunduğu İspanya’nın İbiza adasına Brezilyalı bir güzel gönderildi. Alman Spiegel dergisine açıklamalarda bulunan Bohndorf, kendisine bir tuzak kurulmak istendiğini belirterek, “23 yaşında çok güzel bir Brezilyalı kadınla tanıştım ve bir kafede sohbet ettik. Ancak kadın, bana sıradışı sorular sormaya başlayınca şüphelendim” diye konuştu.
Çiçekteki mikrofon
Üçüncü olay da 2007 yılında gerçekleşti. Bankanın güvenlik birimi, tuttuğu dedektifler aracılığıyla COO Hermann-Josef Lamberti’nin güvenliğe yeteri kadar nem verip vermediğini test etti. Lamberti’nin otomobiline takip cihazı yerleştirmek isteyen dedektifler başarılı olamazken, üst düzey yöneticinin evine içinde mikrofon bulunan çiçekler de gönderdiler.