Güncelleme Tarihi:
MÜSİAD'ın ev sahipliğinde, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın katılımıyla düzenlenen "Savunma ve Havacılık Sektöründe Kayseri Sanayisinin Gelecekteki Yeri" paneli gala programında konuşan MÜSİAD Genel Başkan Kaan, savunma sanayisinin geleceği dendiğinde aslında ülkenin geleceğini ve gelecekteki yerini konuştuklarını söyledi.
Bugün yeni dünya düzeninin kurulduğuna tanıklık ettikleri bir dönemden geçtiklerini belirten Kaan, "Ülkeler bu yeni dünya düzeninde kendini konumlandırırken farklı stratejileri devreye sokuyor. Her ülke en güçlü alanı koz olarak değerlendiriyor. Türkiye bu alanda en avantajlı ülkelerden biri. Çünkü bizim yetkinlik alanımız dolayısıyla da kozumuz çok fazla. Coğrafik konumumuzdan dolayı bir avantajımız var." diye konuştu.
Kaan, bu avantajın olası dezavantajlar karşısında kendilerini önlem almaya dolayısıyla da güçlenmeye yönlendirdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"İşte bu noktada elimizi güçlendirecek en önemli güç, savunma sanayidir. Milli ve yerli savunma sanayi. Biliyoruz ki güçlü bir savunma sanayi ülke savunmasının garantilerinden biridir. Özellikle son dönemde dışa bağımlılığın azaltılması amacıyla savunma sanayi alanında millileştirme çalışmaları hızlanmıştır. Gelişmeleri son derece kıymetli bulmakla birlikte bu alanda atılan her adımı da gururla takip ediyoruz. Bugün savunma sanayimizin yerliliği yüzde 70 düzeyinde. Bunu yüzde 70'in üzerine taşımalıyız hep birlikte. Türkiye olarak bunu yapacak gücümüz, birikimimiz ve tecrübemiz var. MÜSİAD olarak bu gücü ortaya koyma ve ülkemizin de potansiyelini açığa çıkarma noktasında daha fazla katkı sunabilmek amacıyla ekibimizle birlikte çalışıyoruz."
Kaan, Türkiye'yi geleceğe taşıyacak üretim anlayışının milli ve yerli odaklı olması gerektiğini vurguladı.
Spesifik bir alanda üretim yapmak istediklerinde sıfırdan yatırımların yapılması ya da gelişmesini beklemek yerine mevcuttaki güçleri birleştirerek bir ortak güç oluşturarak işe başlayabileceklerini ifade eden Kaan, "Biz buna kümeleşme diyoruz. Kümelenme, savunma sanayimizi kısa zamanda daha ileriye taşıyabilecek yöntemlerden biridir. Bunun için isabetli bir organizasyon, sağlam bir altyapı çalışması gerçekleştirmeyi elzem olarak görüyoruz. Ortak çalıştırma kültürünü bu şekilde yaygınlaştırdığımız takdirde hedeflerimize ulaşacağımızı inancımız tamdır. Biz milli ve yerli üretim ile büyüyen Türkiye'ye inandık. Bu meseleye de gönlümüzü verdik." diye konuştu.