Güncelleme Tarihi:
ULAŞIMDA tercihler ve trendler teknolojiyle değişmeye başladı. Bunun son dönemdeki en önemli kanıtı elektrikli scooter’lar. Startup’lar sayesinde artık kaldırımlarda elektrikli sccoter’lar görünmeye başladı. Akıllı telefonunuza bir uygulama indiriyorsunuz. Elektrikli scooter’ın üzerindeki kodu okutuyorsunuz, kilidi açıp kullanmaya başlıyorsunuz. Sonrasında ise istediğiniz bir yere bırakıyorsunuz. Ne kadar kullanırsanız, ücret kredi kartınızdan otomatik olarak çekiliyor. Oldukça pratik. Dünyada milyar dolarlık bir pazara dönüştü. Türk girişimciler ise bu yeni ulaşım trendine kayıtsız kalmadı. Öktem kardeşler, ‘Martı’ adındaki startup’ı hayata geçirdi. Alper ve Sena Öktem’in kurduğu Martı, yolculuğa başlamak için 3 TL, her bir dakika için ise 0.75 kuruş ile ücretlendiriliyor. Kısa sürede 130 çalışana ulaşan Martı’yı Alper Öktem ile konuştuk.
HALICIKTAN STARTUP’A
Herekeli olan Öktem, üniversiteye gidene kadar dükkanlarında Hereke halısı satarak geçtiğini anlattı. Öktem, Martı’yı nasıl kurduklarının şu şekilde anlattı: “Startup dünyası hep ilgimi çekti. Mikro-mobilite ile ABD’de tanıştım. İş seyahatinde bir sabah kaldığım evin önünde bir elektrikli scooter gördüm. Çok merak ettim, hemen denedim. İnanılmaz keyif aldım. Hem eğlenceli, hem kolay hem de hızlı bir araç. O an ‘Türkiye’de yaşayanlar neden bu hizmetten faydalanmasın’ diye düşündüm. Martı’yı kurma fikri böyle çıktı. Sonunda geçen yıl kardeşim Sena Öktem ile birlikte Martı’yı kurduk. Büyük heyecanla başladık.”
5 KM’LİK YOLCULUKLAR
Şu anda dünyada otomobille yapılan yolculukların yüzde 40’ının, 5 km’den kısa mesafeler içinde gerçekleştiğine dikkat çeken Öktem, “Son araştırmalara göre İstanbul’da trafik geçtiğimiz yıla göre 3.7 km daha yavaşlamış. İstanbul’da her gün yaklaşık 70 dakikamızı trafikte geçiriyoruz, toplamda günlük zaman kaybı ortalama 4 yıllık mesaiye denk geliyor. Bunun ayrıca yakıt maliyeti de var, ülke ekonomisine, cari açığa ve çevreye de büyük zarar. Teknoloji her gün yeni bir şeyle çıkıyor karşımıza, tüketici alışkanlıkları buna bağlı olarak değişiyor, paylaşım ekonomisi hayatımızın bir parçası haline geliyor. Başarılı girişim hikayeleri paylaşım ekonomisinden çıkıyor. Mikro-mobilitenin temelinde de bu var. Büyük kentlerde artan araç trafiğine karşı hızlı bir çözüm. Mikro-mobilite de bu ihtiyaca cevap vermek için ortaya çıkan bir alternatif. Başta Fransa, Portekiz, Belçika, Yunanistan olmak üzere Avrupa’da ve ABD’de giderek yayılıyor. Çünkü insanlar gün içinde kısa mesafeleri hızlı ve keyifli şekilde gitmek istiyor. Martı da bu ihtiyaca cevap verecek tek alternatif çözüm şu anda. Martı bir paylaşım uygulaması üstelik çevreci” dedi.
TÜRKİYE’NİN İLKİ
Yerli ve milli bir şirket olduklarını ifade eden Öktem, Türkiye’ye gelmek üzere olan yabancı şirketlerle olan rekabet için şunları söyledi: “Rekabeti iyi bir şeydir, insanı diri tutar. Mikro-mobilite tüm dünyada hızla büyüyen bir kavram. Türkiye’de de bu ihtiyaç varsa elbette rakipler girecek. Ama biz Türkiye’de sektörün kurucusu ve ilk olma özelliğini taşıyoruz. Sahayı çok iyi tanıyoruz, yerli ve milli olmamız bir başka avantajımız. Biz Türkiye’nin Martısıyız. Türkiye’de elektrikli scooterların hepsi Martı olarak benimsendi. İnsanlar dükkanlara gidip ‘Martı var mı?’ diye soruyor.”
ŞARJI BİTEN MERKEZE GETİRİLİYOR
GÜN boyunca ekiplerin Martı’ları bırakıldıkları yerlerden toplanarak merkezlerine getirildiğini anlatan Öktem, “Şarj işlemini burada gerçekleştirip tekrar dışarı çıkarıyoruz” dedi.
SINIRLI HIZ
SCOOTER yolculuklarının istatistiksel olarak motorsiklet, otomobil, bisiklet ve uçak yolculuklardan daha güvenli olduğunu anlatan Öktem, “İstanbul’da kaldırımlarda yaya trafiğini engellememek için yurt dışındaki modellerin aksine martıları kilitlerle sabitliyoruz, hızımızı da elektronik olarak 18 km ile sınırlandırıyoruz. Bizim için kilit sistemi güvenlikten ziyade; toplum düzeni için önemli bir husus.
Bunlara ilaveten, zorunlu olmamamıza rağmen, bütün yolculuklarımızı sigortalıyoruz. İstanbul kaldırımları ve yolları, genel algının aksine dünya ortalamasının üzerinde. Mikro-mobiletin popüler olduğu Mexico City, Sao Paulo ve Lizbon’nun alt yapısı İstanbul’dan çok daha geride” diye konuştu.
İSTANBUL’A YAYILIYOR
PİLOT bölge olarak Kadıköy’ü seçerek işe başladıklarını ifade eden Öktem, “Aldığımız olumlu geri dönüşler sonrasında Avrupa Yakası’ında Beşiktaş ve Levent’te geldik. Araçların oluşturduğu trafik sorununu göz önünde bulundurarak İstanbul’a öncelik verdik ama Martı’nın Bulgaristan, Macaristan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde ağını genişletmek istiyoruz. Türkiye maalesef 1950’lerde araba üretimi devrimini kaçırdı, biz Türkiye’nin mikro-mobilite devrimini kaçırmasına izin vermeyeceğiz. Bu Türk markasını Ortadoğu Avrupa’da azimle büyüteceğiz” diye konuştu.
NASIL ÇALINMIYOR
ELEKTRİKLİ scooter’ların satış fiyatları 4 bin-5 bin TL arasında değişiyor. Kısaca pahalı ürünler. Öktem, kaldırımlara bıraktıkları scooter’ları nasıl koruduklarını şöyle anlattı: “Sahada büyük bir operasyon var. Türk mühendislerin geliştirdiği yazılımımız sayesinde, Martılar belirlenen bölgelerin dışına çıktığında kendini otomatik olarak kilitliyor, ekiplerimiz sinyali takip ediyor. Çalıştırmadan alıp götürmek isteyen olursa Martımız yüksek sesle ötmeye başlıyor. Biz işimizi vatandaşımızın vicdanına emanet ettik.”