Meyve diyarı büyüyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 22, 2010 10:48
Son yıllarda üzüm ve nar ihracatıyla dikkati çeken Mersin'in Tarsus ilçesi, üretim yelpazesini artırdığı gibi, meyve bahçelerinin sınırını da geliştirerek, dünya genelinde marka olmanın hesaplarını yapıyor.
Tarsus Ziraat Odası Başkanı Ali Ergezer, yaptığı açıklamada, Adana ve Mersin arasında yer alan ve hızla büyüyerek nüfusu 200 bini aşan kentin ekonomisinde tarımın önemli payı bulunduğunu kaydetti.
Ergezer, bunda 12 yıl önce yöre üreticileri ile başlattıkları atılımın büyük rolü olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“O zaman ilçe genelinde yaklaşık 100 bin dönüm olan meyve üretim alanı, aradan geçen sürede 600 bin dönümü aştı. Yörede daha önceleri ağırlıklı olarak üzüm ve narenciye üretimi yapılıyordu. Meyve bahçelerinin yanı sıra, yer yer sebze bahçeleri de bulunan ilçemizde, günümüzde bu iki ana ürünün yanı sıra elma, şeftali, kayısı, erik, incir, armut, yeni dünya ve karpuz üretim alanları hızla gelişiyor. Türkiye'nin meyve üretim merkeziyiz, hedefimiz dünya genelinde de meyve üretim merkezi olmak. Özellikle 4 yıldan buyana fidan dikim alanları hızla artıyor. Tarsus meyvede marka değerini dünyada da oluşturacak.”
SIRADA BADEM VAR
İlçeye bağlı yaylalık yerlerde bulunan ceviz ve kiraz bahçelerinin de yörenin meyve yelpazesini zenginleştirdiğini anlatan Ergezer, şöyle konuştu:
“İlçe genelinde 100 bin dönüm alanda narenciye, 200 bin dönüm alanda üzüm, 100 bin dönüm nar, 200 bin dönümlük alanda ise diğer meyvelerin üretimi yapılıyor. Üzüm ve nar ihracatından önemli kazanç elde eden üreticilerimizin yüzü, badem üretiminde de gülecek. Tazesi 3-4 TL, içi de 25 TL'ye varan fiyatla alıcı bulan badem, su ve gübre istemeyen bir ürün olduğu için ekonomik açıdan çiftçiye fazla bir masraf gerektirmeyecek. Mut ve Gülnar ilçelerinden Tarsus ilçe Tarım Müdürlüğü tarafından temin edilen 7 bin fidan üreticilere ücretsiz olarak dağıtıldı. Yine aynı şekilde 40 bine yakın fidan daha dağıtılacak. Biz de Ziraat Odası olarak üreticilere teknik konularda yardımcı oluyoruz.”
ARTIK BİZ DE ARJANTİN'E MEYVE GÖNDERİYORUZ
Ergezer, Tarsus'un verimli arazilerini bilinçli üretim ve teknolojik geliştirmelere ayak uydurarak en iyi şekilde değerlendirdiklerini ifade ederek, bu çalışmanın karşılığını Avrupa ve Asya kıtasını aşıp, Amerika kıtasına ulaşarak aldıklarını kaydetti.
Türkiye'nin yıllarca kış aylarında Arjantin'den yaz meyveleri ithal ettiğini anımsatan Ergezer, ABD ve Kanada'dan sonra bu kıtada Arjantin'e ürün pazarlamaya başladıklarını bildirdi. Ergezer, “Şu an sınırlarımızı Arjantin'e kadar genişlettik. Arjantin'de 2 yıldan beri narenciye bahçelerinde hastalık sorunu var. Bu ülkeden Tarsus'a gelen heyet, ürünlerimizi dalında görüp beğeni ile karşılayınca ithalat talebinde bulundu” dedi.
Ergezer, ihracat yaptıkları onlarca ülkeye her yıl yenilerini ekleyerek, sınırlarını genişlettikleri bahçelerden toplanan kaliteli Tarsus ürünlerini bir marka olarak dünyanın her köşesine pazarlayacaklarını, Tarsus'un bu yolla aynı zamanda ülke ekonomisinin de lokomotif güçlerinden biri durumuna geleceğini söyledi.
Ergezer, bunda 12 yıl önce yöre üreticileri ile başlattıkları atılımın büyük rolü olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“O zaman ilçe genelinde yaklaşık 100 bin dönüm olan meyve üretim alanı, aradan geçen sürede 600 bin dönümü aştı. Yörede daha önceleri ağırlıklı olarak üzüm ve narenciye üretimi yapılıyordu. Meyve bahçelerinin yanı sıra, yer yer sebze bahçeleri de bulunan ilçemizde, günümüzde bu iki ana ürünün yanı sıra elma, şeftali, kayısı, erik, incir, armut, yeni dünya ve karpuz üretim alanları hızla gelişiyor. Türkiye'nin meyve üretim merkeziyiz, hedefimiz dünya genelinde de meyve üretim merkezi olmak. Özellikle 4 yıldan buyana fidan dikim alanları hızla artıyor. Tarsus meyvede marka değerini dünyada da oluşturacak.”
SIRADA BADEM VAR
İlçeye bağlı yaylalık yerlerde bulunan ceviz ve kiraz bahçelerinin de yörenin meyve yelpazesini zenginleştirdiğini anlatan Ergezer, şöyle konuştu:
“İlçe genelinde 100 bin dönüm alanda narenciye, 200 bin dönüm alanda üzüm, 100 bin dönüm nar, 200 bin dönümlük alanda ise diğer meyvelerin üretimi yapılıyor. Üzüm ve nar ihracatından önemli kazanç elde eden üreticilerimizin yüzü, badem üretiminde de gülecek. Tazesi 3-4 TL, içi de 25 TL'ye varan fiyatla alıcı bulan badem, su ve gübre istemeyen bir ürün olduğu için ekonomik açıdan çiftçiye fazla bir masraf gerektirmeyecek. Mut ve Gülnar ilçelerinden Tarsus ilçe Tarım Müdürlüğü tarafından temin edilen 7 bin fidan üreticilere ücretsiz olarak dağıtıldı. Yine aynı şekilde 40 bine yakın fidan daha dağıtılacak. Biz de Ziraat Odası olarak üreticilere teknik konularda yardımcı oluyoruz.”
ARTIK BİZ DE ARJANTİN'E MEYVE GÖNDERİYORUZ
Ergezer, Tarsus'un verimli arazilerini bilinçli üretim ve teknolojik geliştirmelere ayak uydurarak en iyi şekilde değerlendirdiklerini ifade ederek, bu çalışmanın karşılığını Avrupa ve Asya kıtasını aşıp, Amerika kıtasına ulaşarak aldıklarını kaydetti.
Türkiye'nin yıllarca kış aylarında Arjantin'den yaz meyveleri ithal ettiğini anımsatan Ergezer, ABD ve Kanada'dan sonra bu kıtada Arjantin'e ürün pazarlamaya başladıklarını bildirdi. Ergezer, “Şu an sınırlarımızı Arjantin'e kadar genişlettik. Arjantin'de 2 yıldan beri narenciye bahçelerinde hastalık sorunu var. Bu ülkeden Tarsus'a gelen heyet, ürünlerimizi dalında görüp beğeni ile karşılayınca ithalat talebinde bulundu” dedi.
Ergezer, ihracat yaptıkları onlarca ülkeye her yıl yenilerini ekleyerek, sınırlarını genişlettikleri bahçelerden toplanan kaliteli Tarsus ürünlerini bir marka olarak dünyanın her köşesine pazarlayacaklarını, Tarsus'un bu yolla aynı zamanda ülke ekonomisinin de lokomotif güçlerinden biri durumuna geleceğini söyledi.