Güncelleme Tarihi:
Maliye Bakanlığı, bankalardaki mevduatın süresinin uzatılması için uzun vadeli mevduatta vergiyi düşürme çalışmaları yürütüyor. Bu uygulama mevduatın vadesi uzadıkça vergi oranının düşürülmesi planlandığı için 'merdiven vergi' yöntemi olarak da anılıyor.
Konunun uzmanları ise atılan adımın doğru olmasına rağmen geçmişteki tecrübelere bakıldığı zaman sonuç verme ihtimalini az görüyor.
Uzmanlar, hükümete bunun yerine enerjisini bireysel emekliliği daha çekici hale getirme ve yatırım araçlarındaki vergi yükünü azaltma yönünde kullanması tavsiyesinde bulunuyor.
GELBERİ: VADE BİR KAÇ GÜN UZUYOR
Garanti Bankası Ekonomik Araştırmalar Müdürü Ali İhsan Gelberi, alınan vergi tedbirinin benzerlerinin daha önce de denendiğini ancak vadenin çok kısa süreli uzadığını ve istenen sonuçları doğurmadığına dikkat çekti.
Gelberi, "Bu daha önce de 1999 - 2000 yıllarında denendi. Kısa vadeden daha yüksek, uzun vadeden az, çok uzun vadeden ise sıfır stopaj alınmasını amaçlayan merdiven şeklinde bir uygulamaya gidildi. Ancak bunun vadelerde önemli bir değişim yarattığını görmedik. Yani bu tip uygulamalarda bir aylık vade 32 güne, 3 aylık vade ise 92 gün gibi küçük zaman farklarıyla uzuyor.
"Merkez Bankası da aynı amaçla geçen sene mevduatta vadeye göre zorunlu karşılıkları faklılaştırdı. Bu da aynı şeydi. Merkezin yaptığı da başarılı olmadı. Vade uzatımı denilen şey çok kısa süreli oluyor. Bu vade 5 gün, 10 günü aşamıyor" dedi.
YATIRIM ALIŞKANLIKLARI ETKİLİ
Gelberi, bu tip önlemlerle vadenin uzatılmamasında mevduat sahiplerinin yatırım alışkanlıkları ile geleceğe olan güveninin az olmasının etkili olduğuna da işaret etti
Gelberi şöyle devam etti:
"Niye olmuyor. Birincisi kısa vadeli mevduatı tutan yatırımcı faiz oranlarındaki çok küçük değişimlere duyarlı değil. Uzun vadede parasını bağlamak yerine mevduatının likit olmasını daha çok tercih ediyor. Ama bu yatırımcı bu mevduatı üç, dört sene her ay döndürerek sürdürüyor. Yani bu paraya ihtiyacı yok. Vadeyi uzatmamasındaki ana neden güven sorunu. Gelecekte bu parayı çekmem gerekirse faiz kaybım olmasın istiyor ve birer ay, üçer ay aralıklarla bu mevduatı çeviriyor. Bu aynı zamanda halkın biraz da mevduata bakışı ile ilgili bir durum" dedi.
BİREYSEL EMEKLİLİK ÇEKİCİ HALE GELMELİ
Gelberi bu noktada, "Planlanan şey yapılmaya değer mi" sorusunun yöneltilmesi gerektiğini ve enerjinin daha sonuç verecek alanlara yöneltilmesinin doğru olacağını söyledi. Gelberi bu anlamda, bireysel emeklilik sisteminin daha çekici hale getirilip, yaygınlaştırılmasının hem tasarrufun miktarının artırılması hem de vadesinin uzatılması açısından daha fazla sonuç verebileceği tavsiyesinde de bulundu.
TUNA: ADIM DOĞRU AMA YETERSİZ
İstanbul Üniversitesi Bankacılık Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doc. Dr. Kadir Tuna da hükümetin mevcut tasarruf düzeyinden memnun olmadığını dolayısıyla bu adımı attığını söyledi. Tuna, atılan adımın doğru olmasına rağmen tek başına yetersiz kalacağını bu nedenle daha geniş çerçevede, yatırım araçlarının geneli kapsayan bir düzenleme yapılmasına dikkat çekti.
YATIRIM ARAÇLARINDAKİ VERGİ ÇOK YÜKSEK
Tuna şöyle konuştu:
"Atılan doğru bir adım ancak sadece mevduatın uzatılması için önlem alınmasının yeterli olmadığını düşünüyorum. Yatırım araçlarında vergilerle ilgili kapsamlı bir değişikliğe gidilmesi lazım. Yatırım araçlarındaki vergi oranları şu anda çok yüksek. Getirisi düşük olmasına rağmen yüksek vergi nedeniyle yeterli tasarruf sağlanamıyor. Eğer, bu destek de verilirse uzun vadede başarılı sonuçlar alınabileceğine inanıyorum"
"Tasarruf oranları yüzde 12'lere kadar gerilemiş durumda. İnsanların tasarruf etmesi için cezp edici unsurlar olması lazım. Mevcut vergiler nedeniyle aracılık faaliyetleri artıyor bu da mevduat sahiplerini tasarruftan çok harcamaya yöneltiyor".
YÜKSEK ARACILIK MALİYETLERİ MEVDUAT SAHİBİNE YANSIYOR
Türkiye'de tasarruf oranlarının yüzde 12'lere kadar gerilemiş olduğunu dile getiren Tuna, insanları tasarrufa yöneltmek için cazip unsurların sunulması gerektiğini de belirtti. Tuna, mevcut vergiler nedeniyle bankaların aracılık maliyetlerinin artırdığını bunun da mevduat sahiplerini tasarruftan çok harcamaya yönelttiğinin altını çizdi.
Tuna da tıpkı Gelberi gibi bireysel emekliliğe dikkat çekti. Tuna, uzun süredir Türkiye'de uygulanmakta olan Bireysel Emeklilik Sistemi'ne vatandaşın yeterince ilgi gösterememesinin nedeninin de yine yüksek vergi yükünün caydırıcı olmasına bağladı.
https://twitter.com/emekkaplangil