Mevduata ‘Obama formülü’, Türk bankalarına aynen uygulanmaz

Güncelleme Tarihi:

Mevduata ‘Obama formülü’, Türk bankalarına aynen uygulanmaz
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2010 21:424dk okuma

Devlet Bakanı Ali Babacan’ın, bankacılıkta aşırı büyümeyi önlemeyi amaçlayan ‘Obama formülü’ üzerinde çalışma yaptıklarını açıklaması, Türkiye’de 4 bankayı etkileyen bu formülün uygulanabilirliğini tartışmaya açtı. Babacan’a yakın kaynaklar ise “Mevduatta yüzde 10 sınırından söz edilmesi, aynı oranın esas alınacağı anlamına gelmez” bilgisini verdi.

Haberin Devamı

BAŞBAKAN Yardımcısı ve Devlet Bakanı ali babacan’ın, Amerika’da uygulanması planlanan ve bir bankanın toplam mevduatın en fazla yüzde 10’unu toplayabileceğine ilişkin sınırlamanın Türkiye’de uygulanabileceğini söylemesi, sektörde heyecan yarattı. “Finans kuruluşlarının batmasına izin verilemeyecek kadar büyümesine izin verilmemeliydi” görüşünden yola çıkarak gündeme gelen ve ‘Obama formülü’ olarak adlandırılan yüzde 10’luk mevduat sınırın Türkiye’de uygulanıp uygulamayacağı, bunun hangi bankaları etkileyeceği tartışılmaya başlandı. Ancak Babacan’a yakın kaynaklar, henüz alınmış herhangi bir karar olmadığına dikkat çekerken, Babacan’ın yüzde 10 hatırlatmasının aynı oranın esas alınacağı anlamına gelmediği bilgisini de aktardı. Sözü etilen çalışmalar hakkında bilgi almak için görüştüğümüz kaynaklar, öncelikle ali babacan’ın konuşmasında vurgu yaptığı noktaları hatırlatarak şunları söyledi: “Sayın Bakan katıldığı son iki G-20 toplantısında küresel bankacılık sektöründeki ahlaki risklere işaret eden konuşmalar yaptı. Bazı bankaların batmak için fazla büyük olması hükümetleri bu kuruluşlara yardımda bulunmaya zorluyor. Bakan Babacan bu riske işaret etti. Basın toplantısında bu konudaki bir soruya yanıtında Türkiye’de bir çalışma başlatıldığını söylemekle yetindi. Ayrıca abd’de Obama yönetiminin aldığı ve hiçbir bankanın yüzde 10’dan fazla mevduat payı alamayacağı yolundaki kararı hatırlattı. ”Geçiş süresi olurabd’deki bu kararın nasıl ve ne zaman uygulanacağının bile henüz belli olmadığına dikkat çeken bu kaynaklar, şu bilgileri verdi: “Bakan’ın abd’deki yüzde 10’luk limiti vurgulaması Türkiye’deki çalışmada aynı oranın esas alınacağı anlamına gelmiyor. Her ülkenin şartları farklıdır, başka ülkedeki uygulama aynen alınamaz. Ayrıca bunun hayata geçirilmesinde mutlaka bir geçiş süresi olur. Türk bankalarını zorlayacak bir süreç asla söz konusu olamaz.”Siyasi otorite kararıBaşbakan Yardımcısı Babacan’ın yakın çevresi teknik hazırlıklarının BDDK ve ilgili kuruluşlarca yapıldığını belirterek, “Son karar tabii ki siyasi otoriteye aittir” yorumunu yaptı. Bankalar Birliği yetkilileri de, Hükümetten banka büyüklüklerine ilişkin bir sınırlama öngören çalışma konusunda henüz herhangi bir sinyal almadıklarını vurguladı.

Haberin Devamı

Uluslararası kurala dönüşürse Türkiye’ye adapte edilecek

Haberin Devamı

BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) yetkilileri, bir bankanın toplam mevduatın yalnızca yüzde 10’unu taşıması kuralının henüz yalnızca abd’de uygulanmaya başladığını belirtirken, bu konuda şu değerlendirmeyi yaptı: “Eğer bu uluslararası nitelik kazanırsa, Türkiye de Bankacılık Kanunu’nun 88. maddesi uyarınca buna kendini adapte etmek zorunda. Ancak henüz bu konuda taslağa dökülmüş bir şey yok” bilgisini aktardı. Yetkililer, konuyu şöyle açıkladı: “Şu anda abd böyle bir düzenleme yapmış gözüküyor. Normalde bu oran nedir? Yüzde 8 sermaye yeterlilik rasyosunu esas alırsanız, bir bankanın yaratabileceği aktif özkaynakların 12.5 katıdır. Yurtdışındaki uygulamalara baktığınız zaman, zaten pek çok banka ve ülkede kriz de bundan kaynaklandı, özkaynakların 12.5 katı değil de, 45-50 katına çıkan bankalar var. Bu oran kaç olmalı? Bunlar uluslararası düzeyde tartışılıyor. abd de kendince böyle bir tedbir almış durumda. Eğer ki bu uluslar arası nitelik kazanırsa, Türkiye de buna kendini adapte etmek zorunda. ”

Haberin Devamı

Türk bankalarında bu tedbire gerek yok

TÜRKİYE’de bankacılık açısından böyle bir tedbire gerek olmadığını savunan bir bankacısı ise şunları söyledi: “Türkiye’nin üyesi olduğu G-20’ye bağlı Finansal İstikrar Forumu’nda (Financial Stability Forum-FSF) alınan kararları Türkiye’deki bankacıların da yakından takip ediyoruz. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz da mali istikrar kurulu toplantılarına katılarak, burada alınan kararları Türk bankacılarla istişare etti. Önümüzdeki süreçte dünyada finansal sıkılaştırmaların yaşanacak. Başlangıçta abd’de başlıyor, bu tarafa yayılıyor, geliyor. Şu anda bu acil bir tedbir değil. Ancak tabii Basel’le ilgili bir karar çıktığında da ‘Bizimle alakalı değil’ demiştik, ama tüm dünyada uygulanmak zorunda kalınan bir noktaya geldi. Tedbirler bir müddet sonra FSF’ye empoze ediliyor ve dünyanın geri kalan kısmını ve Türkiye’yi bağlayıcı hale geliyor. Acil ihtiyacımız var mı dediğimizde, çok gerekli değil.  Bu da sermaye yeterlilik rasyoları gibi rasyoların içine konularak, kademeyle yapılır.”

Haberin Devamı

G-20’de gündeme gelecek, 1 yıl geçiş süreci olacak

EDİNİLEN bilgiye göre, abd’nin aldığı bu kural, şubat sonundaki G-20 zirvesinde de gündeme gelecek. ‘Leverage rasyoyu (Rasyo kaldırma oranı) mu yapalım, böyle mi yapalım’ konusu ele alınacak. Ülkeler bu yönde ikna edilirse, bu uygulanacak. İkna başka yönde olursa abd belki uygulamasını değiştirecek. Her düzenlemede olduğu gibi uluslararası düzenlemelere geçişte de bir geçiş süreci verilir. Türkiye’de yapılırsa, bir-iki sene geçiş düzenlemesiyle olur. Türkiye’de henüz taslağa dökülmüş bir şey yok. O konuda tek tedbir almış olan ülke de abd, diğer ülkeler de bunu tartışıyor. Yöntemi veya oranı konusunda henüz yayımlanmış bir çalışma da yok.”

Haberin Devamı

4 banka sınırı aşıyor

EYLÜL 2009  itibariyle bankacılık sektörünün toplam mevduatı 495 milyar 700 milyon TL. Bunun yüzde 19’unu Ziraat Bankası tek başına topluyor. İkinci sırada, toplam mevduatın yüzde 14’ünü İş Bankası bulunuyor. Garanti Bankası 64.3 milyarlık mevduatıyla üçüncü sırada yer alıyor. Akbank ise, 57.9 milyar TL’ye denk gelen yüzde 11.7’lik oranla dördüncü sırada bulunuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!