Metrobüslerin geçiş rüzgârından elektrik üretiyor

Güncelleme Tarihi:

Metrobüslerin geçiş rüzgârından elektrik üretiyor
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 12, 2018 00:19

Yenilenebilir enerji için yerli girişimciler dünyada ses getiren bir projeye imza attı. İstanbul’daki metrobüslerin geçiş hızından rüzgâr enerjisi üreten ‘Enlil’, tek bir dikey türbinden 2 eve yetecek kadar elektrik üretmeyi başardı.

Haberin Devamı

TÜRKİYE’den son günlerde öyle bir girişim çıktı ki, özellikle sosyal medyada tüm dünyada ses getirdi. Geliştirilen bu teknoloji, metrobüslerin geçiş rüzgârından elektrik üretilmesi. Sosyal medyayı yakından takip ediyorsanız, bu yeni teknolojiyi görme ihtimaliniz oldukça yüksek. Kerem Deveci’nin kurduğu Deveci Tech Solar girişimiyle geliştirdiği ‘Enlil’ adındaki ürün, akıllı dikey eksenli rüzgâr türbini projesi. Sadece rüzgâr türbini değil, aslında daha farklı özelliklere de sahip. Kerem Deveci ile bir araya gelerek Enlil’in projesinin detaylarını konuştuk.

Şehrin dinamiklerini kullanarak karayollarını yenilenebilir enerji kaynaklarına dönüştürmeyi amaçladıklarını anlatan Deveci, bunu yaparken de üzerinde bulunan sensörler ve akıllı platform sayesinde şehrin konforunu arttırmayı amaçladıklarını ifade etti. Deveci, “Karayolları, metrobüs vb. ulaşım hatları, yüksek katlı konutlar dahil şehrin tüm imkanlarını kullanmayı planladık. Yerleştirdiğimiz solar panel destekli, hibrit dikey eksenli rüzgâr türbiniyle hem taşıtların oluşturduğu hem de doğal rüzgârları kullanarak enerji üretiyoruz. Aynı zamanda sensörler ve nesnelerin internet (IoT) platformuyla şehir içi sıcaklık, nem, rüzgâr, CO2 ölçümü yapabiliyoruz. Yapılan ölçümler ile karbon ayak izi haritasını çıkartıp şehrin konforunu sağlarken, deprem izleme istasyonu ile de olası İstanbul depreminin tahminlerine bilgi sağlayarak şehrin güvenliğine de katkıda bulunmayı amaçlıyoruz” dedi.

İLK ÖRNEĞİ METROBÜSTE
Projenin ortaya çıkış noktasının İstanbul’daki metrobüs hattı kullanırken olduğunu dile getiren Deveci, şunları anlattı: “Araçların kapılarının yanında bulunan acil tahliye vana kapaklarının, hızlıca yan yana geçen araçların ürettiği rüzgâr ile havalanmasının gözüme takılmasıyla projemiz fikir olarak doğdu. O anda bütün yolların aslında enerji kaynağına dönüştürülebileceği fikrine kapıldım ve dünya üzerinde örnekleri olup olmadığını, patent alınıp alınmadığını araştırdım. Dünya üzerinde okul projesi olarak ortaya atılmış lakin uygulama olarak olmadığını görünce ilk olarak Türk Patent Enstitüsü‘ne giderek bilgi aldım ve daha önceden alınan ‘Patent/Faydalı’ model başvurularını inceleyerek, kendi dosyamızı hazırladım ve on senelik faydalı model belgemi aldım. Hızlı Otobüs Metrobüs İşletme Daire Başkanlığı ile iletişime geçerek fikrimi sundum, yeni projelere ve yeniliğe açık yönetimi; böyle projelere açık olduklarını söylediler. Bunun üzerine türbinin tasarımını ve teorik güç hesaplamalarını yaptıktan sonra üretimini gerçekleştirdim.”

TAKİP EDİLEBİLİR
DEVECİ, üretecekleri enerjiden, yaptıkları ölçümlere, şehre kazandırdıkları her bilgi ve veriyi geliştirecekleri mobil uygulamadan anlık olarak takip edebileceğini belirterek, “Akıllı şehirler konseptinin en önemli parçalarından biri olan enerji alanına sunduğumuz çözüm ile yerelleşme anlayışını destekliyoruz. Eskiden tek merkezde üretilen enerji taşınarak kullanılıyordu. Bu yöntemle enerji kayıpları inanılmaz boyutlara çıkıyor. Örneğin; Keban Barajı’nda üretilen elektrik Samsun, İstanbul, İzmir’e taşınarak kullanılıyor. Dünya bu kayıpları önlemek için artık ‘local gridleri’ kullanmaya yöneldi. Böylece enerji taşınması sırasındaki kayıplar ortadan kalkarak, daha verimli enerji elde edilebilecek, geleceğin yeşil şehirlerinde enerji üreten yollar ve binalar kaçınılmaz bir gerçeklik olacak. İlk örneğin İstanbul Vatan Caddesi metrobüs durağında kurulduğunu anlatan Deveci, elde ettikleri enerjinin tek bir türbin başına 2 eve kadar yetebileceğini söyledi.

HEDEF GLOBAL OLMAK
Daha verimli olan bir tasarım için baykuş kanatlarından esinlendiklerini ifade eden Deveci, “Bu projeye başlarken hedefimiz; enerji ve teknoloji alanında Türkiye‘de uygulanmamış yöntemler ve sistemler geliştiren bir şirket kurmak. Daha sonraki aşamada ise üretim planlarımız içerisinde olan sistemlerimizi hayata geçirip ses getiren ve herkes tarafından benimsenip kabul gören, ülke çıkarlarını gözeten bir katma değer oluşturmak. Bu şirketi ileriki aşamalarda yerel olmaktan çıkarıp global çapta faaliyet gösteren ve yeni teknolojik yatırımlar ile dünya çapında milli bir değer yaratmak istiyoruz” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!