Oluşturulma Tarihi: Mayıs 04, 2006 00:00
Alman Metro Group’un, bazı uluslararası tekstil ve ayakkabı markalarını paralel ithalat ile getirerek Türkiye’de ucuza satması, sektörde yeni bir kavgayı ateşledi. Metro, tanınmış markaların Türkiye temsilcilerinin girişimleri nedeniyle ithal ettiği bazı ürünlerin gümrüklerde uzun süre bekletildiğini savundu.
Metro tarafından ithal edilen 300 bin YTL’lik ayakkabı ve çantanın ’sahte ürün incelemesi’ nedeniyle uzun süredir gümrükte bilirkişi raporu beklediği belirtiliyor.
PARALEL İTHALAT: Bir zamanlar insanların ulaşılamaz gözüyle baktıkları markaları Türkiye’de ucuza satarak ulaşılabilir ürünler haline getirdiklerine dikkat çeken Metro Cash&Carry Genel Müdürü Hakan Ergin, bu ürünleri satarken Avrupa ve Amerika’da uygulanan fiyat politikalarını izlemeye çalıştıklarını söyledi. Ergin, "Bizim yaptığımız bu çalışma tamamen yasaldır. Paralel ithalat diye bir şey var ve kanunda yer alıyor. Bizi yıldıramayacaklar" dedi. Türkiye’de markalı ürünleri ucuza satarken piyasanın rahatsız olduğunu belirten Ergin şunları anlattı: "Büyük markalar konusunda yasalar doğrultusunda hareket ediyoruz. Biz taklitler fiyatına orijinali satıyoruz. Uluslararası toptancılardan alıyoruz. Bugün gümrüğe bir ürün geldiğinde o ürünün Türkiye’deki temsilcisine ürünün gerçek olup olmadığı soruluyor. Biz dava açıp tazminat alırız diye buradaki firma olayı yurt dışındaki ana firmaya havale ediyor. Ana firma da ’gerçek değildir’ diye bildirimde bulunuyor. Yani ana firma, kendi toptancısına verdiği ürün için ’sahtedir’ diyor" dedi. Yurtdışından Türkiye’ye getirdikleri markalı ürünlerin gerçek olduğunu distribütörlerin bildiğini söyleyen Ergin, "Bu ürünlere Türkiye’de sahte deseler hemen dava açar tazminat alırız. Ancak firmalar bunu bildiği için yurtdışındaki ana merkezlere ürünü gönderiyor ve orada onaylatıyor. Bunun bilerek yapıldığını düşünüyoruz. Çünkü hukuki süreç yurtdışında çok uzun sürüyor" dedi. Bu arada Metro Cash&Carry 2005 yılında 717 milyon
Euro ciro elde etti.