Mersin geleceğe bakıyor

Mersin Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) ve Hürriyet gazetesinin bir araya gelerek düzenlediği ‘Mersin’i Keşfet’ organizasyonu, 23-24-25 Ekim’de Mersin’de gerçekleştirildi. Mersin’in doğal güzelliklerinin, tarihi zenginliklerinin, kültürel yapısının, turizm potansiyelinin ve ekonomisinin masaya yatırıldığı organizasyona Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Başaran Ulusoy ve Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin katıldı. Hürriyet gazetesinin güçlü yazar kadrosu ile çıkarma yaptığı kente gidenler arasında şu isimler yer aldı: Yalçın Bayer, Kanat Atkaya, Vahap Munyar, Mehmet Arslan, Gila Benmayor, Uğur Gürses, Cengiz Semercioğlu, Onur Baştürk, Gökhan Kimsesizcan, Mehmet Yaşin, Müge Akgün, Sahrap Soysal.

İLİMİZE KATKI SAĞLAYACAK

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı, TÜRSAB ve Hürriyet gazetesinin düzenlediği ‘Mersin’i Keşfet’ organizasyonunun doğal güzellikleri ve kültürel değerleriyle yeryüzü cenneti olan Mersin’in tanıtımına büyük katkı sağlayacağına inandığını ifade eden Mersin Valisi Özdemir Çakacak, “Mersin önemli bir lojistik, tarım, ticaret ve sanayi kenti. Mersin, zengin doğal güzellikler, eşsiz kültürel varlıklar ve farklı dinlere, inançlara ait inanç merkezleriyle turizm bakımından önemli potansiyele sahip” dedi. Mersin’in etnik yapısı, inanç yapısı ve sosyal dokusu ile Türkiye’nin küçük bir örneği olduğuna değinen Vali Çakacak, “Yeryüzü cennetiyiz diyorsak eğer cenneti cehenneme çevirmeden cennette birlikte yaşamalıyız. Kardeşliğe sahip çıkmalıyız. Bu topraklarda ‘ben huzur içinde yaşamak istiyorum’ diyen herkese bu topraklar birlik beraberlik içinde yaşama imkânı sağlar. Birliğimizi ve beraberliği bozmak isteyen hainlerle 15 temmuz gecesi karşılaştık. Çanakkale’de ve Kurtuluş savaşında olduğu gibi birlik ve beraberliğine sahip çıktık. Ancak birlik olduktan sonra ticaret, sanayi, ekonomi ve turizmden bahsedebiliriz” diye konuştu.

MERSİN YENİLENİYOR

‘Mersin’i Keşfet’ organizasyonu hakkında değerlendirmelerde bulunan Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz da, “Türk basının amiral gemisi, milli iradenin özgürlük bayrağı Hürriyet gazetesi ve TÜRSAB’ın üyelerini Mersin’den ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyoruz” dedi.

Mersin’in sadece üstündeki zenginlikleriyle değil, 10 bin yıllık tarihi birikimleriyle de yakından ilgilendiklerini ifade eden Başkan Kocamaz, “Yaklaşık 2 milyon hemşehrimizle birlikte güzel Mersin’imizi, daha yaşanabilir bir kent haline getirme hedefine doğru azimle yürüyoruz. 17 Mart 1923’te ilimizi ziyaret eden Büyük Önderimizin, “Mersinliler! Mersin’e sahip çıkınız” tavsiyesini, kutlu bir direktif olarak kabul ediyoruz. İnsanlar sevdikleri şeylere kıymet verirler. Biz, Atamızı da Mersin’imizi de aşk derecesinde seviyoruz. Mersin’imiz, insanı, doğası, tarihi ve kültürel varlıklarıyla sadece Mersinliler için değil dünya için büyük bir değerdir. Ve biz, Mersin’i Mersin yapan bu değerlere sahip çıkmak ve geliştirmek için görev başındayız. Bu çerçevede ‘Mersin Yenileniyor’ sloganıyla başlattığımız Kent Merkezi Kentsel Tasarım ve Yenileme Projelerimizin yüzde 40’ını tamamlamış bulunuyoruz” dedi.

ODALAR BİRLİĞİ ÖNCÜLÜĞÜNDE

TÜRKİYE’nin 81 ilinde teşkilatlanan oda birliklerine de seslenen Başaran Ulusoy, “Oda ve birliklerin organizasyonu ile 81 ilde aynı anda başlayacak bir kampanya düzenlemeliyiz. Türkiye’nin sesini duyurmalıyız. Teröre karşı tek vücut olmalıyız. Bu toprakları idare etmemizi hazmedemeyen bir yapı var. Biz tek vücuduz. Odalar Birliği’nin bu önderliği yapması gerekiyor. Bu ülkenin geleneklerini yaşatmak, değerlerimize sahip çıkmak hepimizin görevi” diye konuştu.

MERSİN YAŞANACAK BİR KENT

MERSİN’in keşfedilmeye değer, yaşanılacak bir yer olduğunu ifade eden TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Mersin’in yapılacak tanıtım faaliyetleri ile çok daha değerli hale geleceğini dile getirdi. Türkiye’nin tanıtıma ve beraberliğe ihtiyacı olduğunu söyleyen Başaran Ulusoy, “15 Temmuz’da bir delinin kuyuya attığı taşı 79 milyon olarak beraber çıkarıyoruz. Bizi bölmek isteyenlere en güzel cevabı halkımız kahramanca verdi. Bölünmeyeceğiz, beraber olacağız.  Hürriyet gazetesi de bu konuda çok güzel şeyler yapıyor. Ülkenin değerlerini anlatmaya, ülkeyi birleştirmeye çalışıyor. Hürriyet neredeyse tam kadro Mersin’e geldi. Bu yörenin güzelliklerini anlatan elçilik görevi yapıyorlar” dedi. Mersin’in moda kent olmadığını, marka kent olduğunu, üzerindeki tozun kaldırılması gerektiğine değinen TÜRSAB Başkanı Ulusoy, “Bu tip organizasyonlar ile kentlerimizi tanıtıyoruz. Ülkemizin güzelliklerini ön plana çıkarıyoruz. Kimse ülkemizden korkmasın. Bizi okşasın. Eğer bizi kaşırlarsa eller kanlanır” diye konuştu. Hürriyet gazetesine şükranlarını sunduğunu söyleyen Başaran Ulusoy, “Bu bir ülke sevdasıdır. Mersin’e nasıl iş getiririz. Gençleri dağlardan, bayırlardan, kahvelerden kurtarabiliriz onun için mücadele ediyoruz. 79 milyon vatandaşın satın alınamayacak ‘Hürriyetleri’ vardır. Hürriyet gazetesi de onlardan biridir” ifadelerini kullandı. 

MERSİN İÇİN STRATEJİK VİZYONA İHTİYAÇ VAR

YETERİNCE bilinmese de Mersin’in arkeolojik miras yönünden Türkiye’nin en zengin illerinden biri olduğunun altını çizen Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, Mersin’in aynı zamanda turizm açısından da eşsiz bir potansiyele sahip olduğunu söyledi. Verimli topraklarıyla, tarımsal üretim anlamında da Mersin’in muazzam bir kapasitesi olduğuna vurgu yapan Ergin, “Aynı zamanda ülkemizin en önemli lojistik üssü. Mersin limanı bütün Akdeniz havzasının en önemli limanlarından biri. Bu ilimizin çok önemli üstünlük noktaları var. Onu markalaştıracak çok önemli değerlere sahip. Ama bu üstünlük noktalarına karşılık Mersin bugün Türkiye’de hak ettiği marka değerine sahip mi diye sorduğumuzda, buna olumlu bir yanıt veremiyoruz” dedi.

Mersin’in 2 milyona yakın nüfusu ile Türkiye’nin onuncu büyük ili olarak kendini daha iyi anlatması gerektiğine değinen Sedat Ergin, “Sadece Türkiye’ye değil, dünyaya da daha iyi anlatması gerekiyor. Bu ilimizin turizm anlamında, ekonomik potansiyel anlamında sahip olduğu potansiyelin tümüyle hayata geçirilebildiğini, bu ildeki enerjinin tümüyle seferber edilebildiğini söyleyebilmek mümkün değil. Bunun için Mersin’in geleceğine dönük, üstünlük noktalarını ön plana çıkartan, bunları azami derecede değerlendiren bir stratejik vizyona ihtiyaç var. Bu stratejik vizyonda Akdeniz boyutunun da önemli bir yer tutması gerekiyor. Mersin aslında bir Barcelona gibi, bir Marsilya gibi, bir Kahire gibi Akdeniz havzasının en önemli merkezlerinden biri olma potansiyeline sahip. Özellikle Ortadoğu’ya barış gelince yüzü Akdeniz’e bakan bir şehir olarak Mersin’in önündeki imkânlar daha da artacak ve bu havzanın önemli bir yıldızı olarak parlayacak” diye konuştu.

‘MEDENİYETLERE EV SAHİPLİĞİ YAPAN MERSİN, TURİZM İÇİN ÇOK UYGUN’

TEKNOLOJİK gelişmelerle birlikte tüm insanlar ve coğrafyaların birbiriyle daha sıkı etkileşim halinde olduğunu ifade eden Özdemir Çakacak, “Dünyanın en uzak köşesine dahi oldukça yakınlaştığımız bir dönüşüm içindeyiz. Bu da turizm sektörünün, gelişimine ve ülkelerin en önemli gelir kalemlerinden birinin oluşmasına zemin hazırladı. Ülkeler turizm pastasından daha fazla pay alabilmenin rekabeti halindeler. Bu yüzden Mersin’in daha fazla tanınması ve tanıtılması için düzenlenen Mersin’i Keşfet programı bizim için çok önemli ve çok değerli. Bir çok medeniyete ev sahipliği yapan Mersin, turizmin her çeşidi için uygundur. Bütün bunlara ulaşmak için altyapının da geliştirilmesi gerekiyor. Hükümetimiz de Mersin’de altyapıya ve turizmin gelişmesine ayrı bir önem veriyor. 25 tünel, bir o kadar viyadük ve otoyollar yapılıyor. Çukurova Havalimanı da 2 yıl içinde devreye girecek. Bu gelişmelerle birlikte birçok tur operatörünün ajandasında yer alacağız” diye konuştu.

BARIŞ İÇİNDE BU KENTTE YAŞAYABİLİRİZ

YAŞANILAN topraklardan kimlerin gelip geçtiğini bilmeden, onların arkalarında bıraktıkları değerleri tam manasıyla anlamadan, Mersin’de barış içinde, hür ve müreffeh yaşamanın imkânı olmadığını belirten Burhanettin Kocamaz, “15 Temmuz’da, Cumhuriyet tarihinin en kanlı darbe girişimine karşı cesaretle direnen milletimiz, Ulu Önderin gösterdiği ‘çağdaş uygarlık düzeyi’ hedefine ve demokrasiye ne kadar gönülden bağlı olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. İçinde bulunduğumuz sancılı sürecin, Anadolu’nun kadim ve sağlam köklerine, Türkiye’nin tüm renklerine kır çiçekleri misali tutunularak; ama bu coğrafya için ödediğimiz bedelleri de unutmayarak, aşılabileceğini bir kez daha ortaya koydu” dedi.