Merkez’in rezervleri 27 milyar dolar arttı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Merkez Bankası rezervinin arttığını belirterek, “22 Eylül itibarıyla brüt rezervimiz 125.5 milyar dolar seviyesine ulaştı. 3-3.5 aylık dönemde 27 milyar dolar rezerv artışı gerçekleşti. Bünyemizi risklere karşı güçlendiren, Türkiye’nin geleceğe daha sağlam şekilde yürümesini sağlayacak bir rakam” ifadelerini kullandı.

TESK Genel Merkezi’ndeki, TESK Başkanlar Kurulu Toplantısı’nın açılışında konuşan Yılmaz, özetle şunları söyledi:

132 MİLYAR LİRA KREDİ KULLANDIRDIK

“Sadece bu yıl içerisinde esnaf ve sanatkârımıza 132 milyar lira kredi kullandırdık. Kredi ve kefalet kooperatiflerine olan gecikmiş borçların faizlerinin silinmesi, ana para ödemelerinin de ertelenmesi imkânı getirdik.

AKILLI VE YEŞİL İMALAT İNŞA EDİLECEK

6 Şubat depremlerinin ardından sanayi siteleri hayata geçirildi. Esnaf ve sanatkâra yönelik küçük sanayi siteleri yapımında TOKİ imkanlarını kullandırmaya başladık. Şu ana kadar 6 ilimizde esnafımız için 4 bin 120 iş yeri inşa ettik. Yine 6 ilimizde 6 bin 240 esnafımız için yeni işyerlerinin inşası halihazırda devam ediyor. Bu programlarımız da ileride meyvelerini vermeye devam edecek. Önümüzdeki süreçte deprem bölgesi başta olmak üzere 10 bin yeni akıllı ve yeşil imalat hanenin inşasını ve tahsisini gerçekleştireceğiz.
Şimdi orta vadeli programla (OVP) birlikte teknik anlamdaki öngörülebilirliği de sağlamış durumdayız. Belirsizlikleri ortadan kaldırmış durumdayız. Dolayısıyla önümüzdeki dönem çok daha etkili bir şekilde politikalarımızı hayata geçireceğiz.

KADEMELİ RAHATLAMA

OVP ile, önümüzdeki 3 yıl için, 4 amaç belirledik. Yüzyıllar içindeki en büyük felaketi yaşadık. OVP döneminde, üç yılda, deprem bölgesine harcayacağımız para 3 trilyon lirayı aşacak. 2025’ten itibaren kademeli şekilde rahatlama sürecine giriyoruz. Önümüzdeki yılın büyük yükünü milli dayanışma içinde omuzlamamız önemli. Birinci amacımız bu yol açtığı zararları tahribatı gidermek.

2.7 MİLYON YENİ İSTİHDAM

İkinci amacımız enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara düşürmek. Bu, kademeli bir şekilde olacak. Gelecek yıldan başlayarak bir düşüş trendine giren enflasyonun 2026’da yüzde 8.5’lere kadar düşmesini bekliyoruz. Üç yıllık süreçte 2.7 milyon yeni istihdam oluşturmayı öngörüyoruz. Büyümenin olmadığı yerde kamu geliri de olmaz. Sosyal refah da olmaz. Ortalama 4.5’lik büyüme hızıyla devam edeceğiz.”

SOSYAL REFAH ARTACAK

Dördüncü amacımız sosyal adalet, sosyal refahı artırmak. Dolayısıyla enflasyonun düştüğü bir ortamda sosyal refahı artırıcı tedbirlere devam edeceğiz. Vergi düzeninden eğitime yaptığımız yatırımlara başka birtakım politikalarla da birlikte sosyal refahı, sosyal adaleti artırıcı politikalar dördüncü eksenimizi oluşturuyor.

İŞ VE YATIRIM ORTAMI İÇİN YENİ DÜZENLEMELER

“Gündemimizde iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi var. Kentsel dönüşüm başta olmak üzere afet riskini azaltıcı başlıklar meclisimizin gündemine gelecek. İnanıyorum ki önümüzdeki dönemde hep birlikte Türkiye’yi büyüteceğiz, güçlendireceğiz. Ekonomimizin can damarı olan esnafımız sanatkarımız da OVP başta olmak üzere Türkiye Yüzyılı’nı, inşa adımlarımızı sahiplenecek ve bize burada büyük bir güç verecektir diye yürekten inanıyorum. Türkiye Yüzyılı, bir partinin, bir görüşün, bir kesimin yüzyılı değil 86 milyon tüm milletimizin yüzyılıdır. Bunu da hep birlikte inşa edeceğiz ve burada da esnafımız temel direklerden biri olacak.”

ENFLASYONDA GEÇİCİ BİR YÜKSELİŞ VAR

“Yatırım, istihdam, üretim, ihracat bu dört kavram bizim için çok önemli. Bunları sağlayarak hem enflasyonun hem faizlerin gerilediği bir ortamı hep birlikte göreceğiz. Ancak şu anda bir geçiş sürecindeyiz. Geçici olarak bir yükseliş var enflasyonda. Bir süre sonra bu, yerini düşüşe bırakacak. Önce aylık sonra da yıllık düşüşleri göreceğiz. Aylık düşüşler daha erken başlayacak. Yıllık bazda enflasyondaki önemli düşüşler ise 2024 yılının ortalarından itibaren başlayacak ve bu bizi 2026’da tek haneli rakamlara götürecek.”