Merkez’in enflasyon tahmini yüzde 60.4

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, bu yıl sonuna ilişkin enflasyon tahminlerini 17.6 puan yukarı güncellediklerini belirterek, “Güncellemeyle yüzde 42.8’den yüzde 60.4’e yükselttik” dedi. Kavcıoğlu, enflasyonda atalete düşülmemesi için tüm tedbirlerin alındığını vurgulayarak, “Alınan kararlarla, enflasyonun atalete dönüşmemesi için çok yoğun ve sert tedbirlerle bu süreci terse çevirme gayretlerimiz hızlı şekilde sürüyor ve kararlar almaya devam ediyoruz” dedi.

2023 TAHMİNİ YÜZDE 19.2

Kavcıoğlu dün yılın üçüncü enflasyon raporunu açıklamak için düzenlediği basın toplantısında, 2023 yıl sonu enflasyon tahminini 6.3 puanlık bir güncelleme ile yüzde 12.9’dan yüzde 19.2’e yükselttiklerini belirterek, 2024 yıl sonunda ise yüzde 8.8 seviyelerine geleceğini söyledi. Kavcıoğlu Türk Lirası cinsinden ithalat fiyatları ve gıda fiyatları varsayımlarındaki güncellemelerin 2022 yılı enflasyon tahminlerini sırası ile 7.4 ve 3 puan kadar yukarı çektiğini dile getirirken, 2023 yılı enflasyon tahminlerini 0.1 ve 1 puan yükselttiğini kaydetti. Kurun enflasyona, fiyatlara etkisinin geçmiş döneme göre daha az olduğunu, tarımda iyi hasat dönemi beklendiğini anlatan Kavcıoğlu, “Dolayısıyla yıl sonu enflasyon hedefimizi verdik, onun altında bir noktada bekliyoruz. Tarihsel geçmiş dönemdeki noktalarda hareket ettiğinde bunun çok altında bir enflasyonla yılı kapatma şansımız var” dedi. Enflasyonda zirveye yönelik bir soruya Kavcıoğlu, bu konuda yüzde 80-90’lar gibi bir tespitleri olmadığını belirterek, “Zirveden ziyade yıl sonuna kadarki süreçte, önceki dönemdeki artış oranlarını yakaladığımızda, daha altında bir yerde kapatacağımızı düşünüyoruz. Göstergeler, veriler bunu gösteriyor” yanıtını verdi.

‘TEDBİR ALABİLİRİZ’

Kavcıoğlu, parasal aktarımın etkinliğinin artması ve korunması amacıyla, tahvil, kredi ve mevduat faizlerinin politika faizine yakınsamasını ve likiditenin liralaşma ekseninde sağlanmasını bir arada mümkün kılacak bir yaklaşımla hareket ettiklerini söyledi. Kavcıoğlu,  “Merkez Bankası, Türk lirasının temel sağlayıcısı olarak elindeki tüm araçlarla liraya olan talebi yapısal ve kalıcı olarak artıracak, bu amaçla çelişen tüm mekanizmalardan tedricen çıkacaktır. Aldığımız güçlü teminat ve likidite önlemlerini bu ilke doğrultusunda uyguluyoruz. Türk lirasının değerinin finansal sistemde istikrarlı bir şekilde oluştuğunu ve likiditenin verimli dağıldığını görene kadar etkilerini ölçerek ve kademeli bir yaklaşımla adımlarımızı atmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Liralaşma tarafının iyi gittiğini düşündüklerini ifade eden Kavcıoğlu, “Süreç içinde daha hızlandırmak ve etkin kılmak için bazı tedbirler alabiliriz” dedi.

RESESYON KONUŞULMAYAN TEK ÜLKE

Kavcıoğlu, Türkiye ekonomisinin, üretim, ihracat ve istihdamı merkeze alan bir yapısal dönüşüm sürecinde olduğunu belirterek, uluslararası küresel fiyat artışları normale döndüğünde Türkiye ekonomisinin cari fazla verdiğinin görüleceğini söyledi. Tüm dünyada resesyonun konuşulduğunu kaydeden Kavcıoğlu, dünyada resesyonun konuşulmadığı tek ülkenin Türkiye olduğunu dile getirdi. Bir resesyon durumunda Avrupa tarafında da Türkiye’nin en az etkilenen ülkelerden olacağını dile getiren Kavcıoğlu, Türkiye’nin, dezavantajlarını kısa sürede olumluya çevireceğini söyledi.

SWAP ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR

Swap anlaşmalarına yönelik olarak Kavcıoğlu, çalışmaların yoğun bir şekiyde devam ettiğini kaydetti. Swap anlaşmasını aynı zamanda ticarette aktif kullanmak istediklerini vurgulayan Kavcıoğlu, “Buna Çin’de, Güney Kore’de başlıyoruz. Diğer ülkelerle de yaptığımız görüşmelerde bunun etkin şekilde kullanılmasını öncelikliyoruz. Yerel paralarla ticareti önemsiyoruz” dedi. Rezervlere giriş kalemlerinin de arttığını dile getiren Kavcıoğlu, “Merkez Bankası olarak enerji dahil tüm ödemeleri gününde yaptık. Rezervlerimiz yeterli düzeydedir, artmaya devam ediyor. Dönem dönem inişli çıkışlı, çeşitli sebepler var ama bunu bir rezerv erimesi değil rezerv yer değiştirmesi şeklinde düşünebilirsiniz. Önümüzdeki süreçte sıkıntı görmüyoruz daha da iyi olacağını düşünüyoruz” dedi. Kavcıoğlu, Rus rublesi ile ticarete ilişkin soru üzerine de merkez bankaları olarak yerel para ile ticaret konusundaki görüşmeleri tamamladıklarını, karşılıklı görüşmeleri olumlu anlamda sonuçlandıracaklarını ifade etti. Kavcıoğlu, yerel parayla ticaret konusunun sadece Rusya ile değil Türkiye’nin swap anlaşması olduğu diğer ülkelerle görüşüldüğünü söyledi.

‘BUNU KABUL ETMİYORUZ’

Kavcıoğlu, son dönemde artan kredi risk primleriyle (CDS) ilgili olarak, birçok ülkenin yaşadığı sıkıntılara bakıldığında Türkiye’nin pozitif ayrıştığını vurgulayarak, “Türkiye, bunlardan pozitif ayrıştığı halde, hak etmediğimiz bir CDS değerlendirmesi ile karşı karşıya. Bunu kabul etmiyoruz” dedi.

‘KREDİ FAİZLERİ POLİTİKA FAİZİ ETRAFINDA ŞEKİLLENMELİ’

Kamu bankaları tarafından kullandırılan faiz ortalamasının yüzde 15’ler düzeyinde olduğunu dile getiren Kavcıoğlu, reel sektörün kullandığı kredilerin yüzde 50’ye yakınının da politika faizi etrafında olduğunu anlattı. Banka veya ürün bazında faizlerde farklılıkların olabileceğini ifade eden Kavcıoğlu, genel politikalarının kredi faizlerinin politika faizi etrafında şekillenmesi yönünde olduğunu söyledi. Alınan kararlar ve uygulanan politikalarla faizlerin istenilen noktaya geleceğini kaydeden Kavcıoğlu, “Serbest piyasa, herkes her şeyi uygulayabilir ama otokontrol ve talep-arz meselesi. Dolayısıyla insanlar düşük faizleri tercih ettiği sürece zaten o noktaya gelecektir. Bizim kararlılığımız kesindir, faizlerin aşağı gitmesinde finans kesiminin hassasiyet duymasını bekliyoruz” mesajını verdi.