Oluşturulma Tarihi: Kasım 08, 2004 00:00
Merkez Bankası, petrol ve doÄŸalgaz artışlarının yansıtılmasının çok kısa bir zaman diliminde ve yılın sonuna yaklaşırken gerçekleÅŸmesinin, gelecek yıl enflasyonu açısından dolaylı etkilerden kaynaklanan riskleri artırdığını bildirdi.Merkez Bankası, Ekim Ayı Enflasyon Görünümü Raporunu açıkladı. Raporda, ekim ayında TÃœFE’de gıda, giyim ve ulaÅŸtırma dışındaki alt kalemlerde belirgin bir enflasyonist baskı görülmediÄŸi belirtilerek, yapılan araÅŸtırmalara göre her yıl Ramazan ayında gıda fiyatlarında bir hareketlenme gözlendiÄŸi, bunun ilerleyen aylarda telafi edildiÄŸinin bulgulandığı kaydedildi. RAMAZANIN TÃœFE'YE ETKÄ°SÄ° 0.3 PUANEkim ayı içerisinde Ramazan ayı etkisinin genel TÃœFE endeksine katkısının 0.3 puan olarak hesaplandığı vurgulanan raporda, giyim sektöründe ekim ayındaki yüksek artışa raÄŸmen, fiyatların geçen yılla aynı düzeyde olmasının dikkat çekici olduÄŸu belirtildi."TÃœKETÄ°CÄ° FÄ°YATLARI ÃœZERÄ°NDE HENÃœZ BELÄ°RGÄ°N BÄ°R BASKI YOK"Giyim alt grubunda mevsimsel etkilerin dışında belirgin bir fiyat artışı hızlanması görülmediÄŸi kaydedilen raporda, ulaÅŸtırma grubundaki fiyat artışlarının ise daha çok akaryakıt gibi dışsal ve enflasyon üzerinde etkileri geçici olan maliyet baskılarından kaynaklandığı ifade edildi. Raporda, "Bu durumda, ekim ayı enflasyon rakamları tüketici fiyatları üzerinde henüz belirgin bir baskı oluÅŸmadığını teyid etmektedir" denildi."ZAMLARIN ERTELENMESÄ° RÄ°SKLERÄ° ARTIRDI" Raporda, 2004 yılı başından itibaren ithal hammadde fiyatlarındaki artışların, özellikle fiyatı kamu tarafından belirlenen enerji sektöründeki fiyat ayarlamalarını kaçınılmaz hale getirdiÄŸi vurgulanarak, son dönemde gerek akaryakıt, gerekse diÄŸer enerji fiyatlarında ayarlamaların gündeme geldiÄŸi, bunların bir kısmının ekim ayı itibariyle gerçekleÅŸtirildiÄŸi kaydedildi.Enerji sektörü fiyatlarının bir çok diÄŸer sektöre girdi maliyeti olarak yansıdığına ve enflasyon açısından özel bir önem taşıdığına dikkat çekilen raporda, fiyat artışları tasarlanırken doÄŸrudan etkilerin yanında dolaylı etkilerin de hesaplanmasının yararlı olacağı vurgulandı.Raporda, şöyle devam edildi: "KoÅŸullar oluÅŸtuÄŸunda bekletilmeden yapılan fiyat artışları ile koÅŸulların oluÅŸmasına karşın ileriye ötelenerek, sonuçta kaçınılmaz olarak daha az sayıda ama daha yüksek oranlı yapılan artışların bekleyiÅŸler üzerindeki etkisi farklılaÅŸabilmektedir. Bu nedenle, petrol ve doÄŸalgaz ithal fiyat artışlarının akaryakıt ve doÄŸalgaz ürünlerine yansıtılmasının çok kısa bir zaman diliminde ve yılın sonuna yaklaşırken gerçekleÅŸmesi, önümüzdeki yıl enflasyonu açısından dolaylı etkilerden kaynaklanan riskleri artırmıştır."Bu zamların önemli bir kısmının petrol ve doÄŸalgaz ithal fiyat artışlarına baÄŸlı olarak bekletilmeden yapılmasının, dolaylı etkilerin büyük bir bölümünün 2004 içinde gerçekleÅŸmesini saÄŸlayacağı belirtilen raporda, "Bu durumda hem 2005 yılı enflasyon hedefinin eriÅŸilebilirliÄŸi açısından önemli bir risk bertaraf edilmiÅŸ olacak, hem de özel tüketim vergi kayıplarının bir kısmı engellenerek bütçe gelirlerinden feragat edilmememiÅŸ olacaktı" denildi.PROGRAM AYNEN SÃœRDÃœRÃœLÃœRSE DIÅžSAL KOÅžULLARIN ETKÄ°SÄ° KISA OLURRaporda, mevcut programın önceden tasarlandığı biçimde uygulanması durumunda enflasyonda düşüş sürecinin devam edeceÄŸi, dışsal koÅŸulların maliyetler üzerine getirdiÄŸi etkiler nedeniyle bu ana eÄŸiliminden kısa süreli sapma olabileceÄŸi, ancak bu sapmanın geçici olmaya mahkum olduÄŸu ve bu olgunun kamuoyuna rahatlıkla izah edilebileceÄŸi vurgulandı."EKÄ°MDE ENFLASYONUN ANA EĞİLÄ°MÄ°NDE YÃœKSELÄ°Åž YOK"Bütün bunlara raÄŸmen son aylarda maliyet yönlü baskıların doÄŸrudan etkileri hissedilmekle birlikte henüz "ikincil" veya "dolaylı" olarak adlandırılabilecek etkilerin görülmemesinin olumlu olduÄŸu kaydedilerek, "Tüketici fiyatları alt kalemleri incelendiÄŸinde enflasyonun genel eÄŸiliminde belirgin bir farklılaÅŸma gözlenmemekte, hatta bir çok hizmet grubu fiyat artışında yavaÅŸlama olduÄŸu farkedilmektedir. Sonuç olarak, alt kalemlerin fiyat verileri ışığında, ekim ayında enflasyonun ana eÄŸiliminde bir yükseliÅŸ olduÄŸunu söylemek mümkün görülmemektedir" denildi."MALÄ° DÄ°SÄ°PLÄ°NÄ°N KALÄ°TESÄ° ARTIRILMALI"Merkez Bankası raporunda, gelecek dönemde toptan eÅŸya fiyatlarındaki hızlı artışların TÃœFE’ye yansıma derecesinin 2005 yılı enflasyonu için belirleyici olacağı belirtilerek, bu konudaki kritik faktörleri ise iç talebin kontrolü ve bekleyiÅŸlerin yönetimine iliÅŸkin gelirlerin oluÅŸturduÄŸu kaydedildi. Üç yıllık ulusal programda öngörülen yapısal düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi, bütçe disiplininden ödün verilmemesi ve mali disiplinin kalitesinin artırılmasının çok daha büyük önem taşıdığı vurgulanan açıklamada, "Özellikle ekim ayı verileri, enflasyonla mücadele açısından, mali disiplinin kalitesini artırmaya yönelik yapısal reformların önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Enflasyonda son 30 yıldır görülmemiÅŸ bir dönüşüm yaÅŸanırken, kamu iktisadi teÅŸebbüslerinde "mali disiplin"in en önemli belirleyicisinin kamunun ürettiÄŸi mal ve hizmetlerin fiyatlarının artışı olmaması, bunun yerine kamu sektöründe verimliliÄŸin artırılarak mali uyumun derinleÅŸtirilmesinin bu rolü üstlenmesi giderek artan bir önem kazanmaktadır" denildi."2004 ENFLASYON HEDEFÄ°NÄ° TEHLÄ°KEYE SOKACAK BÄ°R UNSUR YOK"Raporda, 2004 yılı enflasyon hedefinin gerçekleÅŸmesini tehlikeye sokacak bir unsurun bulunmadığına dikkat çekilerek, şöyle devam edildi: "Önümüzdeki dönemde sıkı maliye politikalarının devam edeceÄŸi ve yapısal reformları daha da derinleÅŸtiren bir program uygulanacağı varsayımı altında; bekleyiÅŸlerin bozulmayacağı ve iç talebin kontrollü artacağı tahmin edilmektedir. Bu durumda da enflasyonda dönem dönem küçük dalgalanmalar beklenmekle birlikte, ana eÄŸiliminin düşüş yönünde olmaya devam edeceÄŸi öngörülmektedir. Unutulmamalıdır ki, gelecek dönem enflasyonuna odaklı bir para politikası açısından önem kazanan fiyatlar, kısa dönemli ÅŸokların etkilediÄŸi fiyatlardan ziyade, makroekonomik temeller tarafından belirlenen fiyatlar olacaktır."İÇ TALEPTEKÄ° CANLANMA DÄ°ÄžER SEKTÖRLERE DE YAYILDI"Raporda, iç talep göstergelerinin, canlanmanın dayanıklı tüketim malları dışındaki sektörlere de yayıldığını, yarı dayanıklı ve dayanıksız tüketim mallari ile diÄŸer hizmetlere yönelik harcamaların hız kazandığını gösterdiÄŸi kaydedildi. Buna karşın, ertelenmiÅŸ talebin önemli bir bölümünün karşılanmış olması ve yılın ikinci yarısında bir dizi seçici önlem alınmasına baÄŸlı olarak iç talebin artış hızının yavaÅŸlayacağının tahmin edildiÄŸi vurgulanan raporda, yine de sözkonusu yavaÅŸlamanın dengeli olacağı ve güçlü seyretmeye devam etmesi beklenen dış talep ile tüketici güvenin de desteÄŸiyle yüksek üretim seviyelerinin korunacağının öngörüldüğü belirtildi. Açıklamada, "2004 yılı sonunda ulaşılacağı öngörülen üretim seviyesinin enflasyon üzerinde belirgin bir baskı yaratmayacağı tahmin edilmekle beraber, önümüzdeki dönemde talep geliÅŸmelerinin yakından izlenmesi giderek daha fazla önem kazanmaktadır" denildi."VERÄ°MLÄ°LÄ°K ARTIÅžLARININ Ä°Åž GÃœCÃœ TALEBÄ°NÄ° ARTIRMASI KAÇINILMAZ"Verimlilik artışları ve makine-teçhizat yatırımlarındaki yüksek seyrin devam ettiÄŸi belirtilen raporda, bu geliÅŸmelerin potansiyel üretim seviyesini yukarı çektiÄŸi, fiyatlar üzerindeki baskının, imalat sanayi sektöründe yüksek seyreden kapasite kullanım oranları ve iç talepteki göreli canlanlaya raÄŸmen sınırlı kalmasına katkıda bulunduÄŸu kaydedildi. Raporda, "Ne var ki, verimlilik artışları ve yüksek üretim seviyelerinin bir süre sonra yeni iÅŸ sahalarının açılması, iÅŸgücü talebinin artması ve ekonominin genelinde reel ücret artışlarına yol açması kaçınılmaz olarak görülmektedir. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde de enflasyondaki düşüş sürecinin devam edebilmesi açısından, enflasyon hedefiyle tutarlı kamu ücret ve gelirler politikasının sürdürülmesi kritik önem taşımaktadır" görüşü savunuldu.DIÅž GELÄ°ÅžMELER 2005 ENFLASYONU İÇİN ÖNEMLÄ°2005 yılı enflasyonuna iliÅŸkin önemli bir diÄŸer faktörün ise dış geliÅŸmeler olacağına dikkat çekilerek, ABD Merkez Bankası’nın faiz politikasında çok keskin hareketler yapmayacağı ve faiz artırımlarında "yumuÅŸak" davranacağına iliÅŸkin sinyaller verdiÄŸi, bunun da geliÅŸmekte olan ülkelerden ani sermaye çıkışlarını ÅŸimdilik düşük bir olasılık haline getirdiÄŸi belirtildi. Raporda, AB’ye uyum sürecinde beklenenden olumsuz bir haberin piyasalardaki risk algılamasını artırarak dalgalanma yaratabileceÄŸi kaydedilen raporda, yapısal reformların yürütülmesi ve mali disiplinin devam ettirilmesi durumunda dış geliÅŸmelerdeki olumsuzlukların temel eÄŸilimde ancak geçici sapma olarak kalacağı bildirildi.Â
button