Güncelleme Tarihi:
ABD Merkez Bankası Fed’in Çarşamba günü tutanakları açıklamasıyla gelişmekte olan ülkelerde gerçekleşen dolar fırtınasının Fed’in tahvil alım programının netleşmesiyle kasırgaya dönüşmesinden korkuluyor.
ABD VERİLERİ NEFES ALDIRDI
Fırtınanın kasırgaya dönüşmesini ilk anda Cuma günü 17’de açıklanan ABD yeni konut satış rakamları engelledi. 395 bin adet satışla geçtiğimiz aya göre yüzde 15’lik düşüş yaşanması ile ABD’de yeni konut satışları Ekim 2012’den bu yana en düşük seviyesine geldi. Fed tutanaklarında yer alan ekonomide güçlenme vurgusuna zıt gerçekleşen bu veri gelişmekte olan ülkelerin bir nebze olsun nefes almasını sağladı. .
BOYUTU BELİRLEYİCİ
Bu küçük nefes alma periyodunun ise Türkiye’de Merkez Bankası tarafından nasıl değerlendirileceği merak konusu. Uzmanlar, ABD’de açıklanan kötü verilerle birlikte Merkez Bankası’nın eline daha sert müdahale yapma fırsatı geçtiğini düşünüyor. Global Menkul Değerler Strateji Müdürü Gökhan Uskuay “Merkez Bankası’nın güçlü müdahalesi ile doların 1.96’lara gitmesi mümkün. Ancak eninde sonunda tahvil alım sonlanacak. Bizde Merkez Bankası’nın ne yapacağı konusunda netlik oluşması gerekir” diye konuştu.
YABANCILARIN TAVRI ÖNEMLİ
Ata Portföy Fon Yönetim Direktörü Cem Tözge ise Fed’in Eylül toplantısına kadar yabancıların çıkış seviyesinin önemli olacağını belirtiyor. Türkiye’nin geçtiğimiz haftaki süreçte negatif ayrıştığını belirten Tözge “Fed’in Eylül’deki toplantısına kadar bulanık ortamın devam etmesi olası gözüküyor. Yabancıların yoğun çıkışı durumunda Merkez Bankası acil eylem planına geçer. Ya da Eylül ayındaki toplantıyı bekleyip sonuçlarına göre karar alacak” diye konuştu.
Abartılacak bir durum yok
MALİYE Bakanı Mehmet Şimşek dolardaki yükselişin abartılacak bir konu olmadığını ifade etti. Gelişmekte olan ülkelerden para çıkışlarının gerçekleşmesiyle doların arttığını kaydeden Şimşek “2002 yılında dolar 1,6 lira civarındaydı. Bugün ise 2 lira olmuş. Yani yaklaşık 11 yıllık bir süreçte dolardaki artış ortada. Ama enflasyon bu dönemde yüzde 150 olmuştu. Dolayısıyla lirada son bir yıldaki düşüşe baktığınız zaman, o kadar abartılacak bir durum yok. Bu gelişmekte olan bir para çıkışının sonucudur. Türkiye’ye özgü bir hareket değildir. Yani Türk piyasasındaki iniş çıkışlar, gelişmekte olan ülkelerin çoğunda gördüğümüz iniş çıkışlardır” diye konuştu.