Merkez’in 1.92 TL hedefi ne kadar gerçekçi

Güncelleme Tarihi:

Merkez’in 1.92 TL hedefi ne kadar gerçekçi
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 28, 2013 15:23

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın yıl sonu dolar fiyatı için 1.92 TL’yi işaret etmesi tartışmaları da beraberinde getirdi. Peki bu hedef ne kadar gerçekçi? Başçı 2012 yıl başlarında da TL’nin değerlendireceğini öne sürmüş 2012 yılsonunda TL değerlenmişti. Ancak uzmanlar bu kez çok farklı bir dış ortamda bu hedefe ulaşmak için birçok zorluk bulunduğuna dikkat çekiyor.

Haberin Devamı

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın “dolar kuru yılsonunda 1.92 TL olursa şaşırmayın” açıklamasının ardından, rekor üstüne rekor kıran doların bu seviyelere döneceği sorgulanmaya başlandı.

TL’nin dolar karşısında bugünlerde yanlış yerde olduğunu savunan Erdem Başçı yılsonunda doların 1.92 TL olmasına şaşırılmaması gerektiğini söyledi. Ancak bunu söylerken faiz silahının da kullanılmayacağını açıklaması, 40 milyar dolarlık net döviz rezervine işaret etmesi ve “bizden sürprizler bekleyin” demesi doların 1.92’ye nasıl ulaşacağı konusunda kafalarda soru işareti bıraktı.

‘TL DOLARI YENECEK’ DEMİŞ DOLARI DÜŞÜRMÜŞTÜ

Aslında Merkez Bankası Başkanı Başçı’nın dolar ve TL üzerine belirli hedef gösteren açıklamaları ilk kez gerçekleşmiyor. 2011 yılında faiz koridoru üst bandını yüzde 9’dan yüzde 12.5’a çıkaran Merkez Bankası kuru düşürmeyi başarmıştı. Hatta Erdem Başçı 2012 yılının başlarında “TL doları yenecek. Yatırımcılar TL’ye yatırım yapsın” tavsiyesinde bulunmuştu. Başçı bu görüşünde haklı çıkmış, 2011 yılsonunda 1.92 TL’yi gören dolar 2012 yılsonunu 1.78 TL’den tamamlamıştı.

Haberin Devamı

BU SEFER KONJÖNKTÜR ZORLU

Ancak Başçı’nın ikinci öngörüsü için daha zorlu engelleri aşması gerekiyor. Ekonomistler ve piyasa uzmanları 2011 yılsonu ve 2012’den çok daha farklı dış ve iç koşullar oluştuğuna dikkat çekiyor. Doların bugünkü seviyesi 2.05 TL seviyesindeyken yıl sonuna kadar 1.92 TL değerinin tutması için yüzde 7’lik bir düşüş sağlanması gerekiyor.

Ekonomist Uğur Gürses bu hedefin tutturulmasının matematiksel olarak çok uzak olmadığını ancak dış ortamın 2011’den çok farklı olduğunu belirtiyor. Ayrıca o dönem Merkez Bankası’nın faiz enstrümanını kullandığına dikkat çeken Gürses ABD Merkez Bankası kaynaklı Türkiye’den sermaye çıkışı senaryosunun yaşanmadığına dikkat çekerken “ABD 'bu sene alımlarımızı kısmaya başlayacağız' dedi. ABD 10 yıllık faizler yükselince gelişmiş ülkelere para dönüşü olacak. Bizi olumsuz etkileyecek” diye konuştu.

Gürses doların düşürülmesi başarılsa bile bir başka tehlikeye de dikkat çekiyor. Şu an piyasadaki oyuncuların TL varlıklarından çıkamadığını belirten Gürses doların düşmesiyle oyuncuların döviz alarak TL varlıklarından çıkabileceğini belirtti. Yılsonu için 1.92 TL seviyesi tahmini konusunda iyimser olamadığını söyleyen Gürses “Belki yıl içinde bu seviyeleri görebilir. 2011’de faizi kullandığı için etkili oluyordu. Ayrıca dış olumsuz faktör de yoktu” dedi.

Haberin Devamı

MERKEZ’İN YENİ ROTASI ABD 10 YILLIKLARINA BAĞLI

Merkez Bankası’nın piyasalara çizdiği yeni rota özellikle gelişen ülkelerden sermaye çıkış hızının sakinleşmesine ve Eylül ayında Fed’in tahvil alım programı konusunda net mesajlar vermesine bağlı gözüküyor. Bu konuda en net gösterge ise ABD 10 yıllık tahvil faizleri olacak. Bu faizler bugün için 2,74’te bulunuyor. Fed’in tahvil alımı yavaşlatmasına dair net olmasa da işaretler geldiğinde bu faizler yüzde 2.90’ı görmüş ve dolar 2 TL’ye ulaşmıştı.

Bu oranın yüzde 3’e yaklaşması durumunda Merkez Bankası’nın 1.92 TL hedefi yolunda zorlukları da artacak. Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Burak Saltoğlu Merkez Bankası’nın ABD faizlerinde artışın sürmemesi konusunda ikna olduğunu belirtirken global şartlar ve politik riskler elverirse 1.92 TL hedefinin tutabileceğini belirtiyor. Ancak Saltoğlu özellikle politik belirsizliklere dikkat çekerken “bunun petrol fiyatları üzerinde olumsuz etkilerini nasıl fiyatlarız, kestirmek zor. Politik risk, gelişmekte olan ülkelerden para çıkışı ve petrol fiyatlarında artış devam ederse hedefi yakalamak çok zor olur. Bu olumsuz şartlar gerçekleştiğinde faiz artışı da yeterli olmayabilir” dedi.

Haberin Devamı

“SÜRPRİZLERİ YAKINDA GÖRÜRÜZ”

Bu riskler Merkez Bankası’nın beklediği gibi gün geçtikçe düşse bile piyasalar Merkez Bankası’nın hangi araçları kullanacağını merak ediyor. Başçı’nın 40 milyar dolarlık net rezervi işaret etmesi üzerine gözler rezerv odaklı politikalara çevrildi. Brezilya’nın açıkladığı 60 milyar dolarlık müdahale takviminin bir benzerinin uygulanacağı konuşulduğu gibi Rezerv Opsiyon Mekanizması müdahalelerinin de Merkez Bankası’nın cephaneliğinde bulunduğu belirtiyor.

Merkez Bankası’nın 1.92 TL hedefi telaffuz ederek riskli bir karar aldığını belirten Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi’ye göre kurdaki artışın devamı durumunda bu hedefe ulaşmak için olumlu konuşmak mümkün değil. Her ülkenin farklı yollar izleyebildiğini belirten Bürümcekçi “Merkez Bankası faizde netliği sağlayarak tahvillere alım getirmek istiyor. Bu yöntem çalışabilir ama bundan sonra faiz artırımı beklentisinin oluşmaması gerekir. Bunun için de doların aşağı çekilmesi gerekir. Bunun nasıl yapılacağı net değil. Döviz satım ihaleleri devam edecektir, onun dışında sürprizlerin ne olacağını görmemiz gerekir. En geç pazartesiye kadar sürpriz müdahalelerin ne olduğunu görmeye başlarız. Bundan sonra nasıl bir seyir izleyeceğini ise şimdiden kestirmek zor” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!