Merkez: Faizde artış ihtimali azaldı, TL daha fazla değer kaybederse enflasyonu etkiler

Güncelleme Tarihi:

Merkez: Faizde artış ihtimali azaldı, TL daha fazla değer kaybederse enflasyonu etkiler
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 29, 2011 00:00

TL’nin daha fazla değer kaybetmesinin enflasyon üzerinde istenmeyen etkileri olabileceğini belirten Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, “Hiç kimse Türk Lirası’nın aşırı değerli olduğunu iddia edemez. TL üzerinde ilave bir değerleme baskısı kesinlikle yok” dedi. Enflasyon tahminleri yapılırken yıl sonuna kadar faiz artışı öngörülmezken Başçı da, artış ihtimalinin azaldığını kaydetti.

Haberin Devamı

MERKEZ Bankası, enflasyon tahminlerini değiştirmezken, Başkan Erdem Başçı, Türk Lirası’nın seyri ve faiz konusundaki açıklamalarıyla piyasaların en çok merak ettiği konularda mesajlar verdi. Türk Lirası’nı aşırı değerli olmadığını ve üzerinde bir değerleme baskısı bulunmadığını savunan Başçı, şu anda faiz artışı ihtimalinin ise 3 ay öncesine göre azaldığını da söyledi. Enflasyon Raporu’nu açıklayıp sorulara yanıt veren Başçı, 2011’in ikinci çeyreğinde dünyada büyümenin yavaşladığını, aşağı yönlü risklerin belirginleştiğini, gelişmiş ve gelişen ülkelerde büyüme rakamlarının ayrışmaya devam ettiğini kaydetti. Başçı, yeni politika yaklaşımlarında önceliklerinin fiyat istikrarı olduğunu ama finansal istikrarı da gözettiklerini kaydetti.
Kur taahhüdünde bulunmaz
“Kamunun kesinlikle hiçbir zaman, hiçbir şekilde kur taahhüdü yok” diyen Başçı, şunları söyledi: “Kurlarla ilgili taahhüt verildiğinde başımıza neler geldiğini daha önce gördük. Fakat, piyasalarda finansal şoklardan dolayı bazen kurlar olması gereken temel değerden sapabiliyor. Bu iktisatçılar arasında da tartışmalı bir konu. Biz bunun olabildiği görüşündeyiz. Türkiye’nin tecrübesi de bunu gösteriyor.”
TL’ye değerleme baskısı yok
Bir soru üzerine de TL’nin daha fazla değer kaybetmesinin enflasyon üzerinde arzu edilmeyen katkıları olabileceğine dikkat çeken Başçı, şöyle konuştu: “Türk Lirası aşırı değerli değil, hiç kimse aşırı değerli olduğunu iddia edemez. TL’nin cari açığa yapabileceği azami katkıyı da biz yaptığını düşünüyoruz. Bugün için gerçekten şunu başardık; TL üzerinde ilave bir değerleme baskısı kesinlikle şu anda yok. Bizim benzediğimiz ülkelere göre TL yüzde 20’nin üzerinde nispeten daha az değerli durumda.”
Faiz artışı ihtimali düştü
Başçı, faiz artışında şu an ihtimalin 3 ay önceye göre azaldığını, ilave faiz artışı ihtiyacı görmediklerini ama faizi de bir araç olarak mutlaka bulundurmaları gerektiğini vurguladı. Başçı, enflasyon tahmini yaparken de yıl sonuna kadar faiz artışı öngörmediklerini ifade etti. Başçı, bundan sonra alınacak tedbirlerin stok üzerinden, daha az maliyetli olacağını, bankacılık sektörüne ek maliyet getirmeyeceğini de söyledi.
İyi başkan kurdan konuşmaz
Kurlarla ilgili soru üzerine de Başçı, “En iyi merkez bankası başkanı kurlarla ilgili konuşmayan merkez bankası başkanıdır. En fazla açık pozisyonla ilgili konuşuyoruz” yanıtını verdi. IMF’nin gelecek yıla ilişkin yüzde 2.5’luk büyüme tahmini için, “Genellikle bizim tahminlerimiz daha doğruya yakın çıkıyor. IMF tabii çok uzaktan bakıyorlar, çok da işin içinde değiller” diyen Başçı, altın fiyatlarına ilişkin olarak da, fiyatlar 1000 doların üzerine çıktığında IMF’den altın alan Hindistan Merkez Bankası’nı örnek verdi, ancak başka da bir yorum yapmadı.

Haberin Devamı

Başbakan kadar güzel konuşabilseydim siyasetçi olurdum

Haberin Devamı

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın “Bu defa teğet bile geçmeyecek” sözlerini değerlendiren Erdem Başcı, “Ben de o kadar güzel konuşabilseydim siyasetçi olurdum. Açıklamada, maliye politikasına vurgu var. Vatandaşa mesaj anlamından da olumlu buluyorum. Bu tür mesajlar şu sıralarda faydalı” dedi. Başçı, şöyle devam etti: “Ben de çok rahatladım. Maliye politikalarıyla ilgili demek ki iyi bir haber geliyor. Orta Vadeli Program’dan (OVP) çok ümitliyim şu anda. Yurtdışındaki riskler kimsenin aklına hayaline bile gelmeyen konular. ABD’de temerrüt riski konuşuluyor. Siyasi süreç işliyor, herkes emin ki bu çözülecek. Avrupa’daki problem biraz daha büyük. Döviz alım ihalelerine ara verirken de ona atıfta bulunduk. Türkiye’de durum çok iyi, gidişat çok iyi. Yatırımlar son derece mükemmel toparlanmış
şekilde gidiyor. Bu durum çok iyiyken içinde bulunduğumuz dünya bir takım risklerle karşı karşıya. Şöyle bir avantaj var bizim için; dengeleyici yönde politikalar uygulayabiliyoruz.”

Haberin Devamı

Bu yıl için yüzde 6.9’luk enflasyon tahmini değişmedi

Merkez Bankası enflasyon tahminlerini değiştirmedi. Merkez’in enflasyon tahmini yüzde 70 olasılıkla 2011 yılı sonunda orta noktası yüzde 6.9 olmak üzere yüzde 5.9 ile yüzde 7.9 aralığında kaldı.
2012 yılı sonu için ise öngörüler, içinde orta noktası 5.2 olmak üzere yüzde 3.5 ile yüzde 6.9 aralığında gerçekleşeceği, orta vadede de yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağı yönünde oldu.
Tahminler, petrol fiyatlarına ilişkin varsayımlar 115 dolar olarak korunarak yapıldı. 2011 yılı sonunda gıda enflasyonu varsayımı yüzde 7.5 düzeyinde tutuldu.
Tahminlerini oluştururken, maliye politikasının bir miktar sıkılaştırılacağı varsayıldı.
Kredi büyümesinin yıllık yüzde 25 düzeyine indiği, politika faizinin de yıl sonuna kadar sabit kaldığı bir çerçeve esas alındı.

Haberin Devamı

Aşırı ısınma da yok sert iniş riski de

ERDEM Başçı, hızlı ve aşırı kredi büyümesinden sonra “ani duruş” diye bir olay bulunduğunu ve bunun yurtdışından gelen fonlamanın ani bir şekilde kesilmesi anlamına geldiğini anlatırken, “Ama ani bir duruş olursa, Merkez Bankası ani bir başlangıç yapabilir. Yani, eksilen fonlamayı birebir olmasa da birebire yakın bir şekilde telafi edebilir” dedi. Başçı, bunu düzenli döviz satış ihaleleri ve açık piyasa işlemleri ile piyasayı fonlayarak yapabileceğini söyledi. Başçı, “Şu anda ekonomide aşırı bir ısınma görmüyorsak, bir sert iniş riski de görmüyoruz Türkiye için” diye konuştu.

Türkiye çok iyi durumda olumlu yönde ayrışır

Haberin Devamı

ABD ve Avrupa’daki gelişmeleri izlemeye devam ettiklerini söyleyen Erdem Başçı, şöyle konuştu:
Türkiye’nin durumu gerçekten çok iyi şu anda. Ama dünya risklerle karşı karşıya. Şöyle bir avantajımız var, dengeleyici politikalar uygulayabiliyoruz.
Türkiye’yi olumlu yönde ayrıştırabilecek yeteneğimiz mevcut. Eskiden bir türbülans olduğu zaman biz de sıkılaştırıcı yönde hareket etmek zorunda kalıyorduk. Şimdi destekleyici hareket etme imkanımız var. Pazartesiden itibaren bu başladı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!