Güncelleme Tarihi:
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 2013 yılı para ve kur politikası konulu basın toplantısında konuşmasına “1211 sayılı Merkez Bankası Kanunu’nun 4.maddesini, ‘Bankanın temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır. Banka, fiyat istikrarı ile çelişmemek kaydıyla Hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekler” anımsatmasıyla başladı.
Başkanın bu vurgusu, kendilerinden faiz indirimi bekleyen hükümet üyeleri ile sanayici ve ihracatçılara yanıt olarak yorumlandı. Ekonomi Bakanı Çağlayan, düşük çıkan büyüme ve sanayi üretimi verilerinin ardından Merkez Bankası’na, “Faiz indirimi kararı almaktan, korkmasın! Kendine bahane aramasın. Faizi indirecekse indirsin. Bana göre indirmesi gerekiyor” diye seslenmişti.
Böylece Başçı, üstü kapalı da olsa “Kanun gereği Merkez Bankası’nın öncelikli hedefi fiyat istikrarıdır. Enflasyon hedefimizi bozmamak kaydıyla hükümetin büyüme ve istihdam politikasını destekleyebiliriz” mesajı vermiş oldu.
TANE TANE ANLATTI
Başkan Başçı, bugünkü toplantıda adeta bir iktisat hocası gibi, tane tane, üzerine basa basa fiyat istikrarının yanında neden finansal istikrar üzerinde durduklarını anlattı. Kısa vadeli sermaye akımlarının yani sıcak paranın, kredilerde ve döviz kurlarında aşırı oynaklığa neden olarak hem fiyat istikrarını hem de finansal istikrarı bozduğuna işaret etti.
Kurlarda ve kredilerde aşırı oynaklık istemediklerini ve buna izin vermeyeceklerini tekrarlayan Başçı, ani ve sert hareketlerin özellikle reel sektörü olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Merkez Bankası'nın temel görevlerinden bir tanesinin de finansal sistemde istikrarı sağlayıcı ve piyasalarla ilgili düzenleyici tedbirleri almak olduğunu hatırlatan Başçı, finansal istikrar denince aşırı dalgalanmalardan uzak bir finansal sistemin algılandığını, dolayısıyla kredi büyüme hızında aşırı oynaklık istemediklerini söyledi.
Lehman Krizi sonrasında IMF, Dünya Bankası dahil olmak üzere tüm dünyanın daha önceki dönemlerde olmadığı şekilde, kısa vadeli sermaye akımlarına karşı önlem alma konusunda kafa yorduklarına işaret etti.
Eskiden sadece fiyat istikrarı denirken, şimdi fiyat istikrarı ile birlikte finansal istikrarın da gözetildiği; bu hedefe ulaşmak için sadece politika faizi aracı
3 YIL BOYUNCA HEDEF YÜZDE 5 |
Başkan Başçı, 2013-2014 yılları için olduğu gibi 2015 yılı için de enflasyon hedeflerinin hükümetle birlikte yüzde 5 olarak belirlendiğini duyurdu. “Şu anda da resmen açıklıyoruz. Dolayısıyla önümüzdeki 3 yıl boyunca enflasyonun yüzde 5'e yakın gerçekleşmesini arzu ediyoruz” dedi. Enflasyon hedeflemesine başladıkları 2001 yılından itibaren hedeflenen ve gerçekleşen enflasyon oranlarını hatırlatan Başçı, “Bu yıl yüzde 5 hedefimize oldukça yakın bir gerçekleşme bekliyoruz. Enflasyon hedeflemesine başladığımız dönemin en düşük yıl sonu enflasyonu, bu yıl gerçekleşebilir” dedi. Başçı, para politikasını uygularken, aşırı borçlanma ve makroekonomik dengesizliklere dair riskleri de dikkate alacaklarını vurguladı. |
FAİZ KARARINI BÖYLE SAVUNDU: YAVAŞLAMANIN DİBİNİ GÖRDÜK
Başkan Başçı, son aldıkları faiz indiriminin yeterli görülmediği eleştirilerinin anımsatılması üzerine, faiz indirim kararını düşük çıkan büyüme ve sanayi üretimi nedeniyle almadıklarını vurguladı. Portföy girişlerini yavaşlatmak için, finansal istikrar için faiz indirdiklerini belirten Başçı, "Bu adımı büyümede sorun gördüğümüz için atmadık. Anketlere, öncü göstergelere bakın. 4. çeyrekte büyümede dikkate değer bir artış olacak. Zaten Ekim'de başladı, Kasım'da görünür hale gelecek. Yavaşlamanın dibini gördük, büyüme yeniden hızlanmaya başlıyor. Kredilerin yavaşlayacağına dair bir kaygımız olsaydı, faiz indiriminin yanısıra zorunlu karşılıkları artırmazdık" dedi.
YENİ SİLAHI ÇEKİYOR!
Erdem Başçı, Merkez Bankası’nın Lehman krizi sonrasında çektiği bazı silahları, normalleşme sürecinin başlaması nedeniyle, depoya kaldıracağı mesajı verdi. Bu çerçevede 2013 yılında döviz alım satım ihalelerinin yapılmayacağını açıklayan Başçı, ancak gerekli durumlarda bu tür araçların yeniden kullanılacağının da altını çizdi.
Başçı, 2013 yılında kullanabilecekleri araçları ise şöyle sıraladı: Faiz koridoru, Politika Faizi, TL ve Yabancı Para Likidite Yönetimi, Vadeye Dayalı Zorunlu Karşılıklar, Rezerv Opsiyon Mekanizması.
Başçı, yeni bir araç olarak da “Kaldıraca Dayalı Zorunlu Karşılıklardan (KDZK)” söz etti. Bir bankanın çok fazla kaldıraç kullanması, risk alması durumunda ilave zorunlu karşılık getirilmesine dayalı sistemin, 2013 yılında raporlamasının tamamlanarak, 2014 yılında uygulamaya gireceğini açıkladı.
DALGALIYA DEVAM AMA!
2013 yılında da dalgalı döviz kuru rejimi uygulamasına devam edeceklerini belirten Başçı, burada Merkez Bankası'nın nominal ya da reel herhangi bir kur hedefi olmadığının da altını çizdi. Başçı, “Bununla birlikte Merkez Bankası finansal istikrara yönelik riskleri sınırlamak amacıyla Türk Lirası'nın aşırı değerlenmesi veya değer kaybına karşı kayıtsız kalmamaktadır. Burada kelimelerin seçimi çok önemli, aynen yazıldığı gibi okunması gerekiyor. Bu doğrultuda reel efektif döviz kuru endekslerindeki gelişmeler de yakından takip edilmekte ve finansal istikrarı desteklemek amacıyla gerektiğinde politika tedbirleri alınmaktadır” uyarısında
KRİZ SONA ERDİ Mİ? |
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Başçı, Lehman’ın batışıyla başlayan küresel krizin sona erip ermediğine ilişkin bir soruya, “Küresel kriz toparlanma döneminde. Avrupa’da kriz şekil değiştirdi. Para ve maliye politikasında önemli adımlar atıldı, krizin varlığı iyice azaldı. Ama reel etkileri devam ediyor. Finansal açıdan kriz öncesi dönemlere geldik ama reel açıdan, büyüme ve istihdam açısından henüz değil” dedi. |
2013 yılında Merkez Bankası'nın rezerv biriktirmek için temel aracının ihracat reeskont kredileri olacağını bildiren Başçı, Rezerv Opsiyonu Mekanizmasını kullanmayı sürdüreceklerini söyledi.
BU UYARIYA DİKKAT!
Dalgalı kur rejiminde iktisadi birimlerin, kur riskinin piyasada olduğu bir ortamda faaliyette bulunduklarını unutmadan, bu riski yönetecek mekanizmaları oluşturmaları gerektiğinin altını çizen Başçı, “Yani ‘Merkez Bankası dövizdeki dalgalanmaların dalga boyunu azaltacakmış, o zaman ben de risk alayım’ dememek lazım. Dünyada ne olacağı belli olmaz. Herkes riskini iyi yönetsin. Biz elimizden geleni yaparız, her zaman yapıyoruz. Ama mutlaka risk yönetiminin herkes tarafından çok iyi yapılması lazım” uyarısında bulundu.
Başçı, 2013’ün döviz açısından oynaklığın düşük ama kur riskinin piyasa üzerinde olduğu bir yıl olacağını söyledi.