Güncelleme Tarihi:
Sadece döviz bozduran bankanın lira isteği karşılanacak
MERKEZ Bankası dün yaptığı bir açıklamayla para programına yeniden uygun davranacağını bildirdi. Bu açıklama gecelik faizleri yüzde 315'e fırlattı. Borsa yüzde 8 düştü. Merkez Bankası, son günlerde IMF'yle birlikte koyduğu limitleri serbest bırakmıştı.
MERKEZ Bankası, çark etti. Para piyasalarında başlayan yüksek faiz ve döviz talebi sonucunda geçen hafta IMF'nin öngördüğü şekilde hazırladığı para politikasının dışına çıkan Merkez Bankası, piyasalardaki dalgalanmalar durmayınca, para programının esaslarına dönme kararı aldığını açıkladı.
Merkez Bankası'nın dün yaptığı açıklamada, daha önce alınan önlemlerle sistemin işlemesinin sağlandığı hatırlatılarak, ‘‘Gelinen bu noktada yeniden para programının esaslarına dönülmesi gerekmektedir’’ denildi. Açıklanan yeni karar çerçevesinde, Merkez Bankası'nın net iç varlıklar büyüklüğü donduruldu. Bu gelişmelerle, Merkez Bankası bundan sonra piyasaların nakit TL ihtiyacını karşılamayacağını açıklamış oldu. Merkez Bankası'nın yaptığı açıklamanın, bugünden itibaren nakit TL isteyen bankaların Merkez Bankası'na daha önce olduğu gibi dolar satması gerektiği şeklinde algılandı. Merkez Bankası'nın bu uygulaması, piyasadaki TL sıkıntısının kısa vadede devam edeceği ve dolayısıyla gecelik faizlerde yüksek oranların söz konusu olacağı yorumlarına neden oldu. Alınan yeni kararın, dolar alıp yurtdışına çıkartmak yerine, dolar getirip TL alma sonucunu doğuracağı da belirtildi. Kısa vadede yükselecek olan repo oranlarınınsa, sokaktaki vatandaşın işine yarayacağı vurgulandı.
DÜNKÜ GELİŞMELER
Para piyasalarında önceki hafta başlayan dalgalanmalar, Merkez Bankası'nın aldığı tedbirlere rağmen dün de sürdü. Dünkü işlemlerde gecelik İnterbank faizi yüzde 314.92 olurken, gecelik repo faizi de ortalama yüzde 155.10'u buldu. Bono piyasasında dün yapılan işlemlerde 20 Haziran 2001 vadeli tahvil yüzde 60.9'dan işle gördü. Bugün valörlü işlemlerdeki oranlarsa yüzde 71 oldu. Bu gelişmelerin paralelinde İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), düşüşünü dün de devam ettirerek 765 puan daha geriledi ve 8 bin 747 puandan kapandı. Yüzde 8.04 değer yitirirken işlem hacmi de 561 trilyon lira oldu.
Bankalar dün Merkez Bankası'ndan yaklaşık 800 milyon dolar satın altılar. Böylelikle önceki hafta başından itibaren Merkez Bankası'nın sattığı dolar miktarı 6 milyar doları aştı. 17 Kasım tarihi itibariyle 8 milyar 675 milyon dolar olan döviz fazlası 3 milyar doların altına indi.
Krize karşı ne yapmıştı?
MERKEZ Bankası, para piyasalarındaki dalgalanmaları ortadan kaldırmak için üç yoldan yararlanmıştı. Merkez Bankası'nın nakit para ihtiyacını artırmak için kullandığı yolların özeti şu:
Bankaların disponibilite yükümlülüğü dolayısıyla serbest tevdiat tutma dönemi bir haftadan altı haftaya uzatıldı. Bu şekilde bankaların, yaklaşık 1 milyar dolarlık nakit kaynak kullanımı üzerindeki inisiyatifleri artırıldı. Bankaların birbirlerine karşı güvensizlik duymaları nedeniyle Merkez Bankası, piyasaya ilave fonlama imkanı oluşturdu. Böylelikle bankalar birbirlerine Merkez Bankası üzerinden para aktardı.
Daha önce Rusya krizinde olduğu gibi sistemin faizlere olan duyarlılığını ortadan kaldıran hareketlerin önüne geçmek için Hazine ile koordineli olarak geri alım ihaleleri yapıldı ve ilave nakit kaynak aktarımı sağlandı.
Merkez Bankası neler dedi?
Net iç varlıklarda para programındaki esaslara dönüyoruz.
Baz alınacak rakam, 30 Kasım 2000 tarihi ile net iç varlıklarda oluşan rakam olacak. (Bu rakam 29 Kasım 2000'de 1 katrilyon 944 trilyon lira olmuştu. Merkez Bankası'nın, IMF ile vardığı anlaşma çerçevesinde, net iç varlıkların, her ayın son beş gününde eksi 1 katrilyon 200 trilyon lira olması öngörülüyordu.)
IMF ile sağlanan mutabakat çerçevesinde, para piyasalarına sağlanan ek nakit para 1 Aralık 2000'den itibaren, eskiden olduğu gibi sadece döviz karşılığı sağlanacak.
Merkez Bankası bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası'nda vadeli işlemler için tanınan global limitin ilavesiyle bankaların birbirleriyle yaptıkları gecelik işlemlerdeki limitler artırılacak.
Yeni uygulama neler getirecek?
GECELİK TL faizleri yükselecek. Gecelik faizlerde yüzde 400-500 veya daha yüksek oranlar söz konusu olacak. Bu durum uzun zaman sürmeyecek. Muhtemelen Şeker Bayramı öncesinde yüzde 70-80 gibi gecelik faiz oranlarına doğru inilmiş olacak.
Tüketim daralacak. Cari işlemler açığı düşecek.
Faizlerdeki yükseliş doğrultusunda, Merkez Bankası'ndan dolar satın almak kárlı olmaktan çıkacak.
Böylelikle sistem ters işlemeye başlayacak ve dolar alıp götürmek yerine, dolar getirip TL almak kárlı olacak.
Yurtdışından bir miktar döviz girişi sağlanacak.
Söz konusu gelişmeler nedeniyle bankalar kurumsal kredileri geri çağıracak.
Hükümet, bir süre sonra ekonomide durgunluk ile büyüme arasında bir tercih yapmak zorunda kalacak.
Hükümetin tercihi doğrultusunda, ya enflasyon yükselecek yada durgunluk yaşanmaya başlayacak.
Hisse senetleri borsada işlem gören şirketler, bu gelişmelerden olumsuz etkilenecek.
Yurtdışından sağlanacak döviz girişi kısa vadede borsa yatırımcısını olumlu etkileyebilir.
Borsanın orta vadede izleyeceği yönde hükümetin alacağı ‘durgunluk mu’, ‘büyüme mi’ sorularının cevabı etkin olacak.
Sokaktaki vatandaş yükselen gecelik faizlerin etkisiyle repodan yüksek kazanç elde edecek.
Türkiye'deki dalgalanma Alman bankalarını etkiliyor
ALMANYA'nın en büyük bankalarındanDeutsche Bank'tan sonra, Almanya'nın 2'nci büyük bankası HypoVereins Bank ve 4'üncü büyük bankası Commerz Bank'ta Türkiye ile bağlantılı bir sorunu olmadığını açıkladı.
Önceki gün yabancı basında Türkiye'de para piyasalarında yaşanan dalgalanmaların Deutsche Bank hisse senetlerinin değerindeki düşüşte etkin olduğuna yönelik haberler yayımlanmıştı. Aynı haberlerde bankanın, sermayesine yüzde 11.9 iştirak ettiği DaimlerChrysler'deki kötü gidişten de olumsuz etkilendiği yer almıştı. Bunun üzerine bir açıklamayapan Deutsche Bank, Türkiye'deki riskinin büyük olmadığını duyurmuştu.
Ancak, Türk bonolarına yatırım yapan diğer bankaların hisse senetlerinde de son iki günde düşüş yaşandı. Bu bankalardan HypoVereins Bank ve Commerz Bank, hisselerindeki düşüşlerden sonra ayrı ayrı yaptıkları açıklamalarda, Türkiye'deki gelişmelerin kendilerini etkilemediğini ve bu nedenle bir zorluk yaşamadıklarını duyurdular.
ENDİŞENİN NEDENLERİ
Almanya, Türkiye'nin yurtdışına ihraç ettiği yaklaşık 42 milyar dolarlık tahvilin, yaklaşık 11 milyar dolarlık kısmını elinde bulunduruyor. Almanya'nın elinde bulundurduğu belirtilen 11 milyar dolarlık tahvillerin yarısını oluşturan yaklaşık 5.5 milyar dolarlık kısmınsa, Almanya'nın dört büyük bankası olan Deutsche Bank, HypoVereins Bank, Dresdner ve Commerz Bank'ın elinde olduğu ifade ediliyor. Bu nedenle de söz konusu bankaların hisselerinde değer kaybı yaşandığı ileri sürülüyor.
Kullanılabilir döviz 3 milyar doların altında
PARA piyasalarında yaşanan dalgalanmalar Merkez Bankası'nın döviz fazlasının hızlı düşmesine neden oldu. Merkez Bankası verilerine göre, piyasalardaki dalgalanmanın başladığı geçen hafta dış varlıklar 3 milyar 198 milyon dolar azalarak 25 milyar 332 milyon dolara, döviz yükümlülükleri de 69 milyon dolar azalarak 19 milyar 786 milyon dolara indi. Böylece, 17 Kasım'da 8 milyar 675 milyon dolar olarak gerçekleşen döviz fazlası, 24 Kasım'da 3 milyar 129 milyon dolarlık düşüş kaydederek 5 milyar 546 milyon dolara kadar geriledi. Bir haftalık dönemde, döviz rezervi de 2 milyar 850 milyon dolarlık rekor düşüş göstererek 24 milyar 433 milyon dolardan 21 milyon 583 milyon dolara indi.
Bu hafta başından itibaren bankaların dolar talepleri sürdü. Son dört iş gününde Merkez Bankası'ndan yaklaşık 3.1 milyar dolar daha çıkış oldu. Bankaların yine son dört gün içinde gerçekleştirdikleri sendikasyonlardansa yaklaşık 600 milyon dolar giriş sağlandı. Böylece Merkez Bankası'nın döviz fazlası 3 milyar doların altına indi.
Rusya Borsası % 11 düştü
DÜNYA piyasalarındaki çalkantı Rusya Borsası'nı da olumsuz etkiledi ve RTS endeksi yüzde 10.89 düştü. Arjantin'deki krizle başlayan ve Türkiye'yi vuran global dalgalanma sonund aRusya'yı da etkisi altına aldı. Uluslararası gözlemcler, Türkiye'de para piyasalarında yaşanan dalgalanmalar sonucunda Rusya Borsası'nın da yüzde 10.89 düştüğünü ifade ettiler. Rusya'daki düşüşün altında yatan nedenin, global fonların diğer piyasalarda karşılaştıkları riskleri daraltmak için, Rusya'da da satışa geçtikleri şeklinde yorumlandı.