Merkez Bankası ‘Fed’i gözlüyor

Bankanın bu tercihinde küresel risk iştahındaki artış beklentisi etkili oldu.

MERKEZ Bankası Para Politikası Kurulu toplantısı sonrası faizlerde indirime gitmeyerek beklentileri karşıladı. Politika faizi olan 1 haftalık repo faiz oranı yüzde 4.50’de tutuldu. Borç verme faizi yüzde 7,5’ta kalmaya devam ederken borçlanma faizi ise yüzde 3.50’de bırakıldı. Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamada yurtiçi talep ve ihracatta olumlu seyrin sürdüğü belirtirken altın ithalatı dışında cari açıkta olumlu seyrin devam ettiği belirtildi. Enflasyon hedeflenen seviyelere gelene kadar gerektiğinde ek parasal sıkılaştırma yapılacağı vurgusu da yine bu açıklamada yer aldı.
Son günlerde dolar kurunda gerçekleşen iyileşme ile birlikte Merkez Bankası’nın kritik Fed toplantısı öncesi “bekle gör” konumunda kaldığı görüldü. Halk Yatırım Ekonomik Araştırmalar Müdürü Banu Kıvcı Tokalı’ya göre Merkez Bankası, küresel risk iştahındaki iyileşmenin hemen ortadan kalkmayacağı düşüncesiyle hem faiz hem de döviz araçları konusunda değişiklik yapmadı. Mevcut durumda TL likidite araçları ve döviz satış ihalelerinin kullanıldığına dikkat çeken Banu Kıvcı Tokalı küresel risk iştahında yaşanacak değişiklikle Merkez Bankası’nın ek araçlar kullanmasının gündeme gelebileceğini belirtti.

BAŞÇI FED’E GÜVENİYOR

İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Egemen Candır Merkez Bankası’nın herhangi bir önlem almayarak piyasalarda gittikçe yerleşen “Başçı FED’e güveniyor” mantalitesini canlandırdığını belirtti. Fed’den çıkacak tahvil alımı kararıyla Hindistan, Güney Afrika, Türkiye gibi ülkelerde yükselişlerin sınırlı kalabileceğini söyleyen Candır, “Başkan Başçı’nın öngördüğü 1.92’den çok 1.94-1.9450 seviyelerine odaklanılabileceğini düşünmekteyiz.
2 TL üzeri hareketlerin ise kısa vadede olası, orta vadede sınırlı kalmasının söz konusu olabileceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

Piyasalar sınırlı tepki verdi

MERKEZ Bankası’nın faizleri değiştirmemesi ve kurlara yönelik ek önlem açıklamaması dolar ve gösterge faiz de yukarı yönlü hareketlere yol açtı. Suriye helikopterinin düşürülmesi haberleriyle güne 2 TL üzerinde başlayan dolar Merkez Bankası faiz kararı öncesi 2.0037 TL seviyesinde seyrederken kararın açıklanmasının ardından 2.01 TL’yi geçti. Piyasalar kapanırken ise 2.0070 TL’de kaldı. Gösterge tahvil faizleri ise yüzde 8,94’e kadar çıkarken piyasalar kapandığında yüzde 8,86 seviyesine geldi. Borsa da günü yüzde 0.70 artışla 74 bin 783 puandan kapadı.

S&P’ye göre Suriye Türkiye’yi etkilemez

ULUSLARARASI kredi derecelendirme kuruluşu Standards&Poor’s’un (S&P) Türkiye Baş Analisti Eileen Zhang, “Suriye’deki durumun, Türkiye’nin kredi notunu doğrudan etkilemesini beklemiyoruz. Türkiye’den ani sermaye çıkışları beklemiyoruz” dedi. Gelecek hafta İstanbul’da toplantı düzenleyecek olan S&P’nin Baş analisti Zhang ve S&P Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölge Müdürü Zeynep Holmes şöyle konuştu:

FED BELİRSİZLİĞİ

“Öncelikle, ABD Merkez Bankası Fed’in tahvil alımını azaltma planının etkisiyle küresel likidite koşullarına ilişkin belirsizlik var. Bizim temel tahminimiz Fed’in tahvil alımını azaltması planı kademeli sürecek. Bu yüzden Türkiye’den ani sermaye çıkışları beklemiyoruz. Temel öngörümüz, Türkiye’ye sermaye akışı yavaşlar fakat cari açık kısmen dış finansman akışı ile finanse edilmeye devam eder ve kısmen döviz rezervinde azalma görülebilir.”
Türkiye’nin Suriye’deki gerilimden ekonomik olarak fazla etkilenmeyeceğini belirten Zhang, “Suriye’nin Türkiye ekonomisine kıyasla küçük bir ekonomi olması sebebiyle, mültecilere yapılan yardımlar, Türkiye GSYH’ı içinde küçük bir pay. Ürdün ve Lübnan gibi ülkeler Suriye’deki krizden ekonomilerinin görece küçük olması nedeniyle daha fazla etkilendiler” dedi.
S&P Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölge Müdürü Zeynep Holmes ise “Türkiye şirketlerin ucuz finansman ulaşmalarının biraz daha zorlaşacağı ülkelerden biri. Fakat buna rağmen, Türkiye’nin ekonomik temellerini halen uzun vadeli ekonomik büyümeye işaret ediyor” dedi. A.A.

Gelişen ülkelere ilgi artacak

ODEA Bank Ekonomik Araştırmalar ve Stratejik Planlama Genel Müdür Yardımcısı Serkan Özcan, uzun vadede enflasyon endişesi ve paraya güvenin azalmasına yol açacak faktörlerin altın fiyatlarını destekleyeceğini belirterek, yatırımcılara “Bu açıdan yatırım sepetleri içinde altına makul ölçüde yer verilebilir” tavsiyesinde bulundu. Özcan, “Etki analizi yapıldığında, değer kayıplarının aşırı olduğunu düşünüyor ve yılın geri kalanında gelişmekte olan ülkelere ilginin yeniden canlanabileceğini düşünüyoruz” dedi.