Güncelleme Tarihi:
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), geçen yıl toplam 1200 baz puan indirdiği politika faizini, 2020'in ilk ayında da düşürerek yüzde 11,25'e çekti.
Merkez Bankası, 2019'un temmuz, eylül, ekim ve aralık Para Politikası Kurulu (PPK) toplantılarında politika faizini güçlü bir şekilde toplamda 1200 baz puan indirerek yüzde 24'ten yüzde 12'ye indirdi.
2020'nin ilk toplantısında da indirimlerini sürdüren Merkez Bankası, "ölçülü" bir adımla politika faizini 75 baz puan düşürerek, yüzde 11,25'e çekti.
Politika faizi böylece Temmuz 2019'dan bu yana toplamda 1275 baz puan indirilmiş oldu.
Ekonomistler, gelecek dönemde enflasyon beklentileri ve ülke risk primindeki iyileşmenin seyrine göre "ölçülü" faiz indirimlerinin sürebileceğini belirtti.
"SWAP PARA PİYASASI DAHA YÜKSEK İNDİRİM FİYATLIYORDU"
AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, karar öncesi gerçekleştirilen anketlerde faiz indirimine ilişkin beklentilerin dağınık olduğunu belirtti. Bir grubun indirim beklemezken, diğer grubun 25 ila 100 baz puan arası farklı boyutta indirim beklediğini aktaran Bürümcekçi, "TCMB'nin faiz indirimi beklentilerin üst sınırına yakın gelirken, swap para piyasası ise zaten daha yüksek indirim fiyatlıyordu." dedi.
TCMB'nin yıl sonunda enflasyonu yüzde 8,2 olan tahminine yakın beklediğini ifade eden Bürümcekçi, PPK metninde "Gelinen noktada, mevcut para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla uyumunu koruduğu değerlendirilmektedir." şeklinde yeniden ifade edilmesinin, risk primi ve enflasyon beklentilerinde iyileşmenin devamı halinde faiz indirimlerine kapının kapanmadığı anlamına geldiğini söyledi.
Bürümcekçi, Merkez Bankası'nın "ölçülü" indirimlerle devam edeceğini belirterek, "Politika faizinin düşürülmesi ile, önümüzdeki dönemde ortalama fonlama maliyeti haftalık repo faizi ile yakın seyredecek, para ve repo piyasasında gecelik faiz ise ortalama olarak piyasa yapıcı oranına daha yakın olmak üzere yüzde 10,25-11,25 aralığında bankaların likidite durumuna bağlı olarak dar bir alanda dalgalanacaktır." diye konuştu.
Türkiye'nin beklenen enflasyona göre hesaplanan reel faizinin, bu faiz indirimi sonrası yüzde 1,6 seviyesine inerek Meksika ve Rusya'nın altına gerilediğini söyleyen Bürümcekçi, şunları kaydetti:
"Reel faiz, emsal gelişmekte olan ülkelerin ortalamasına yaklaşmıştır. Bana göre gelişen ülkelerin ortalamasının altında uygulanacak bir reel faiz, Türkiye'nin son dönemdeki düşüşe rağmen halen yüksek kalan kredi riskini (CDS 250 baz puan) de dikkate aldığımızda, uygun olmayacaktır. Enflasyonun, bu yıl en azından ilk çeyrek boyunca, 2019 sonu seviyelerinin biraz daha üzerinde seyretme durumu nedeniyle, faiz indirimlerine 'ölçülü' adımlarla devam edileceği anlaşılmaktadır. Merkez Bankası, enflasyon trendinde, gelecek enflasyon beklentilerinde ve risk priminde gözlenecek iyileşmeleri politika faizine kademeli olarak yansıtabileceği sinyalini vermektedir."
"2020 POLİTİKA FAİZİ TAHMİNİMİZİ YÜZDE 10 ŞEKLİNDE MUHAFAZA EDİYORUZ"
Deniz Yatırım Stratejisti Orkun Gödek de 2020'in ilk toplantısında atılan 75 baz puanlık faiz indirimi adımının piyasa anket beklentileriyle çoğunlukla uyumlu, 100 baz puan indirim şeklinde olan Deniz Yatırım Araştırma düşüncesinin ise gerisinde kaldığını söyledi.
Genel olarak 12 Aralık 2019'da paylaşılan politika metni ile uyumlu olan karar açıklamasında "parasal sıkılık" ile "parasal duruş" arasındaki geçişi önemsediklerini ifade eden Gödek, söz konusu değişikliğin aynı zamanda "gevşeme döngüsünün korunma çabası" anlamına geldiğini belirtti.
Gödek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"2020 yılına dair çalıştığımız makro projeksiyonlarımızda enflasyon tahminimizi yüzde 9,50 seviyesinde belirlediğimizden politika faizi tahminimizi de yüzde 10 şeklinde muhafaza ediyoruz. Mevcut koşullar dahilinde yaptığımız değerlendirmelere göre, 3 Şubat'ta açıklanacak olan ocak ayı enflasyon verisinin seyri sonucunda TCMB'nin bir sonraki adımının 'nötr' veya '25 baz puan indirim' şeklinde olabileceğini düşünüyoruz. Gerileme eğiliminde olan ülke risk primi,
destekleyici finansal koşullar ve globalde gözlenen zayıf Amerikan doları temasının devamına göre güçlü ve farklı bir sözle yönlendirme eşliğinde faiz indirim süreci devam ettirilebilir."