Güncelleme Tarihi:
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, kur artışı karşısında neden faizleri yükseltmedikleri sorusuna, “Faizde öngörülebilir bir politika izliyoruz. Kur için faizi kullanırsanız işler ters dönebiliyor. Belirsizliği artırabiliyor. Faizi kullanan ülkeler kısır döngüye girebiliyor. Faiz artırarak, kurdaki yükselişi kesebilen ülke yok. Onun için likidite tedbirlerini kullanıyoruz. Enflasyon odaklı olmamız gerekiyor. Enflasyonda da sonuç alıyoruz. Faizi artırarak kurda başarı sağlamış ülke örneği dünyada göremezsiniz“ yanıtını verdi.
1.92 TAHMİNİNE NE OLDU?
Başkan Başçı, yılsonunda doların 1.92 olacağını tahmin etmesine karşın bugün 2.1 liraya yaklaştığının anımsatılması üzerine, “Arızi gelişmeler bu sapmalara yol açabilir. 1.92’yi orta ve uzun vadeli projeksiyon olarak almaya devam edebilirsiniz” değerlendirmesi yaptı.
Merkez Bankası’nın faiz artırımından kaçındığı, iddialarının anımsatılması üzerine Başçı,"Enflasyonda sınırlı bir yükselme meydana geldi. O sınırlı yükselmeye karşı biz, çok daha güçlü bir faiz oranlarında politika tepkisi verdik. Bunu önceden yapmak akıllıcaydı. Haziran, Temmuz aylarında bunu yapıp ondan sonra faiz oranlarıyla ilgili belirsizliği ve oynaklığı mümkün olduğu kadar azaltmak için perspektif verilmesi gerekiyordu. Onu da Ağustos ayında yaptık. Dolayısıyla o dönem 6,75-7,75 söylemimiz gerçekten gerçekleşti. Bundan sonraki dönemde ne olacak? Merkez Bankası yine ağırlıklı olarak enflasyon görünümüne bakacak ve enflasyon görünümünde tedbir alınması gereken bir durum ortaya çıkarsa, gereken tedbirleri yine faiz oranlarıyla ilgili de alabiliriz”
2013 SAKİN OLACAK, DEMİŞTİM YANILMIŞIM
Başkan Başçı, 2014 yılında izlenecek Para ve Kur Politikasına ilişkin düzenlediği basın toplantısına, "2013 yılının sakin olacağını söylemiştim. Yanılmışım. Erken konuşmamak lazımmış" sözleriyle başladı. İç talebin önümüzdeki dönemde artmaya devam edeceğini ancak BDDK ve bankanın izleyeceği sıkılaştırma politikaları, zayıf seyreden sermaye akımlarıyla bu artışın ılımlı kalacağı tahmininde bulundu. Böylece ekonominin ılımlı şekilde büyümeye devam ederken, toplam talebin enflasyon üzerinde baskı oluşturmayacağını söyledi.
DAHA ÖNGÖRÜLEBİLİR, ŞEFFAF MB
Başkan Başçı, konuşmasında Merkez Bankası’nın bundan sonra izleyeceği politikalarda daha öngörülebilir ve açık olacağı vurgusu yaptı.TL likidite politikasında öngörülebilirliği daha da artıracaklarını açıklayan Başçı, "TL likiditesi politikasıyla ilgili kafalarda hiç bir soru işareti kalmayacak şekilde bugün son derece net olacağız ve bundan sonra artık herkes, Merkez Bankası ne yapar, nasıl yapar, hangi araçlarla bunu yapar, net bir şekilde bunu bilecek ve bankalarımız çok rahat bir şekilde önlerini görebilecekler. Burada da oynaklığı sıfıra yakın seviyelere indirmeyi planlıyoruz. 2014 yılında kısa vadeli faizlerde oynaklığı sıfıra yakın seviyelere kadar indirmeyi planlıyoruz" dedi.
Piyasadaki net likidite açığının 2012 yılı sonunda 19.3 milyar TL iken 20 Aralık 2013 itibariyle 34.5 milyar düzeyine yükseldiğine dikkat çekti.
Döviz likiditesi politikasıyla ilgili de öngörülebilirliği kademeli olarak artırmayı planladıklarını anlatan Başçı, kendilerine ufak bir miktar esneklik de bırakacaklarını ancak asıl olanın öngörülebilirlik olacağını söyledi.
EN AZ 6 MİLYAR DOLAR SATACAK
Başkan Başçı, bugünden başlayarak yılsonuna kadar her gün en az 450 milyon dolar düzenli döviz satım ihalesi gerçekleştireceklerini açıkladı. Bunun 500 milyon dolara da çıkabileceğini, Pazartesi, Salı daha da artabileceğini belirtti. Başçı, bu sayede yıl sonuna kadar sisteme en az 3 milyar dolar döviz likiditesi sağlanacağını, bunun karşılığı TL’yi ise sistemden çekip sistemi fonlama ihtiyacını artırmış olacaklarını anlattı.
Başçı, “Ocak ayında yine en az 3 milyar dolar sisteme enjekte edeceğiz. Bunun için de her gün en az minimum 100 milyon dolar satış yapacağız. Bunun karşılığında da yine ne kadar Türk lirası likiditesi çekiliyorsa çekmiş olacağız. Sistemin fonlama ihtiyacı büyük ihtimalle 40-42 milyar lira seviyelerine kadar çıkacak" dedi.
KREDİ HIZI YARI YARIYA DÜŞECEK
Erdem Başçı, BDDK’nin aldığı önlemlere ilaveden bankanın izleyeceği likidite politikasıyla birlikte tüketicinin aşırı borçlanmasını engelleyeceklerini söyledi. Tüketici kredilerindeki yüzde 40’lık büyüme hızının sürdürülebilir olmadığına dikkat çeken Başçı, şuanda bu hızın 30’un biraz altına geldiğini ancak alınan önlemlerle bunun kademeli olarak önce yüzde 25’e, ardından yüzde 20’ye ve nihayet yüzde 15’e indirilmesini hedeflediklerini anlattı. Yüzde 15’lik seviyenin hem cari açık hem de enflasyon hedefleri açısından makul olduğunu vurguladı.
Başçı, ticari kredilerde büyüme hızının yüzde 20-25 civarında seyrettiğini, bunu da 15-20 aralığına getirmek istediklerini anlattı.
Başçı, bu yıl sonunda enflasyonun yüzde 7’ye yakın, belki biraz üzerinde gerçekleşeceği tahmininde bulundu.
RÜŞVET VE YOLSUZLUK OPERASYONU ETKİLEDİ
Kurdaki yükselişte FED’in aylık varlık alım miktarını 10 milyar dolar azaltmasının etkisi var mı, sorusuna, Başçı, “"Çok abartıldığı kadar, korkulduğu kadar bir etki yapmadı, diye düşünmek gerekir. İç belirsizlikler Salı gününden bu yana daha fazla etki yaptı gibi görünüyor" karşılığını verdi.
Türkiye’nin İran ile altın ticareti hesaplarının Merkez Bankası’nca nasıl izlendiğinin sorulması üzerine, bu ticarete ilişkin istatistiklerin TÜİK tarafından açıklandığını anımsattı. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun yargıya intikal etmiş bir konu olması dolayısıyla, kendisinin konuşmak istemediğini belirtti.
MERKEZ BANKASI KISA FARLARI YAKTI
Ekonomist Uğur Gürses Başçı'nın konuşmalarının kısa vadeli politikalara işaret ettiğini belirtti. Uğur Gürses şöyle konuştu:
"Birincisi Merkez Bankası Başçı'nın toplantıda söylediklerinin çok fazla uzun vadeye yayılan bir politika olduğunu düşünmüyorum. Merkez kısa farları yaktı diyebiliriz. Bu kısa farların gösterdiği yerdeki döviz kuruna ilişkin beklentileri kırmak istiyor. Hem yıl sonuna kadar günlük minimum 450 milyon dolar hem de Ocak ayında minimum 3 milyar dolarlık döviz satışı yapacağını açıkladı. Böylece yükseliş yönündeki beklentileri kırmak istiyor.
"İkincisi, döviz satışları ile ilave Türk Lirası talebi ortaya çıkacak. Bunun da özellikle tüketici kredileri kısmında baskı yapacağını düşünüyor. Ancak 'faiz oranı yeterli olacak mı' sorusunun yanıtını ise vermedi.
"Bence önümüzdeki birkaç aya ışık tutan bir açıklama oldu. Enflasyona yönelik olarak bir adresleme yok ama normalde bunun da olması gerekirdi. Bize uzun vadeli bir açı göstermesi gerekiyordu."
“ERDEM BAŞÇI HALA ÇOK İYİMSER”
Hürriyet Gazetesi Yazarı Erdal Sağlam Türkiye ekonomisinin diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla olumsuz ayrışmasına, parasal dengeler bozulmaya devam etmesine rağmen Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın hala piyasalara iyimser hava pompalamaya çalıştığının görüldüğünü söyledi.
Merkez Bankası’nın amacının yıl sonu bilançoları geldiğinde kurları biraz düşük seviyede tutmak olduğunu söyleyen Erdal Sağlam “Ancak yüklü bir geri çekiliş halinde bunun yetmeyeceğini, ayrıca kullanılabilir rezervlerin o kadar da yüksek olmadığını unutuyor. Belki kısa dönemde kurları biraz gevşetmeyi başarabilir ama talebin güçlü olması halinde sadece rezerv satarak bu dengeleri yeniden kuramayacağı açık. Başçı hala esnek para politikasını savunurken, faizlerde artışa gerek olmadığını söylüyor. Dolayısıyla tavır aynı; siyasi nedenlerle faiz artırmadan güçlü görünen çıkışlara rezervden satarak karşı koymaya çalışıyor, klasik para politikasına dönerek piyasalarda öngörülebilirliği artırma taleplerini karşılamıyor. Bence hatalı politikalara devam ediliyor; küresel ekonomideki değişimler ve siyasi gelişmelere bağlı güçlü bir çıkış yaşanması halinde işimiz çok zor” diye konuştu.
"DALGALANMA SIRASINDA NASIL TEPKİ VERİLECEĞİ NET DEĞİL"
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Burak Saltoğlu Merkez Bankası Başkanı Başçı'nın açıklamalarının piysa tarafından kısmen beklendiğini söyledi. Merkez Bankası'nın politikasının etkisinin normal zamalar için etkisi olumlu olacağını söyleyen Saltoğlu "Rezerv Opsiyon Katsayısı ve Rezerv Opsiyon Mekanizması ile de kur volatilitesinin sınırlamak önemli bir gelişme olabilir.piyasalar FED ya da iç gündem kaynaklı sanki daha derin dalgalarda faizde ne şekilde tepki verilecegine ilişkin verileri de merak ediyor. Ona iliskin şu aşamada net bir beklenti oluşmamış durumda.Benim beklentim kalıcı FED kökenli bir faiz olursa TL faizleri uzerinden tepki geleceği yönünde. Enflasyon üzerindeki baskı da şu an sadece kur tarafından gelebilir." dedi.
"ODAK MERKEZ BANKASI'NDAN İÇ POLİTİK RİSKE DÖNER"
Başçı'nın konuşmasını piyasaların gidişatı üzerinden değerlendiren Integral Yatırım Ekonomik Araştırmalar Müdürü Egemen Candır Başçı'nın konuşmasında en dikkat çeken detayın döviz satımlarının artırılması olduğunu söyledi. Candır "Başçı’nın Ocak sonrası hem döviz satışlarında azaltıma gitmesi hem de ROK’lar gibi etkisi uzun vadeli olmayan bir enstrümanı devam ettireceğini açıklaması Ocak sonrası ortamın sakinleşeceğini beklediğini gösteriyor. İç piyasalardaki döviz talebinin artıyor olması ve bu durumun döviz satış ihalelerine olan talepte belli olması da Sn. Başçı’yı rahatsız etmemiş gibi göründü." Politik koşullarda değişiklik görülmemesi durumunda doların 2,0410 – 2,0500 üzerinde kalmasını bekleyebileceğimizi belirten Egemen Candır "2,10 TL seviyesinin kritikliğini koruduğu bu durumda, piyasalar TCMB’yi bir kenara bırakıp iç durumumuza odaklanabilir şeklinde düşünüyoruz." dedi.