Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bazılarının krizi fırsata çevirmeyi yanlış anladıklarına dikkat çekerek, “Marketlerde benim halkımı sömürme mücadelesini devam ettirenler varsa bunun hesabını sorma görevi de bizimdir ve hesabını sorarız. Herkesi ben bu konuda insafa, vicdana, hepsinden önemlisi ahlaka davet etme noktasındayım” uyarısı yaptı.
Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) düzenlediği Türkiye Ekonomi Şûrası’nda iş dünyasına seslendi. Ekonomide hep istişare içinde davrandıklarını kaydeden Erdoğan, “Geçtiğimiz ağustos ayında döviz kurunda başlayan faiz ve enflasyona da sirayet ederek ekonomimizi tehdit etmeye yeltenen sıkıntıların aşılması için gereken tedbirleri yine sizlerin taleplerine göre uygulamaya aldık. 2023 hedeflerimize de yine sizlerle birlikte ulaşacağız” dedi.
AKIL VE AHLAKDIŞI ARTIŞ
Türkiye’nin geçen yıl yaşadığı kur-faiz-enflasyon üçgenindeki dalgalanmada bazı kesimlerin iyi bir imtihan veremediğine dikkat çeken Erdoğan şöyle konuştu: “Kur ve enflasyondaki dalgalanmayla asla orantılı olmayan akıl ve mantıkla izah edilemeyecek fiyat artışlarıyla ilgili örnekler her gün karşımıza geliyor. Mal ve hizmet fiyatlarındaki bu akıl ve ahlak dışı artışların sebebi üzerinde hep birlikte düşünmeliyiz. Devlet; teşviklerle, indirimlerle, muafiyetlerle, yapılandırmalarla bu süreçte reel sektörümüzün ve milletimizin üzerindeki yükleri azaltmak için elinden geleni fazlasıyla yapmıştır. Buna karşılık birilerinin piyasanın şartları kılıfıyla fırsatçılığa yönelmesi gerçekten çok üzüntü vericidir. Madem ki biz ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyen bir idare anlayışına sahibiz, madem ki biz ‘komşusu açken tok yatan bizden değildir’ diyen bir medeniyetin mensubuyuz, madem ki biz komşusunun siftahını gözeten bir esnaf ahlakıyla övünüyoruz, öyleyse son dönemde yaşanan hadiseler karşısında kendimizi sorguya çekmek zorundayız. Şüphesiz kimseye zararına iş yap demiyoruz, elbette kimseye kendini sıkıntıya sokma pahasına hareket et demiyoruz. Ancak faiz oranları düşmüş, enflasyon belli oranda düşmüş, buna rağmen bakıyorsunuz marketlerde hâlâ bütün sebze meyvede fiyatlar düşmüyor. Onlar hâlâ yükseliyor. Bunu neye izah edeceğiz? Bunun ahlaki bir temeli olabilir mi, şüphesiz ki olamaz.”
“Bize düşen nedir” diye soran Erdoğan, “Bu marketlerde eğer kalkıp benim halkımı sömürme mücadelesini devam ettirenler varsa bunun hesabını sorma görevi de bizimdir ve hesabını sorarız. Her şey ortada, rakamlar ortada, üreticiden çıkışı ortada ama bakıyorsunuz bunlarda en ufak bir oynama, düşüş söz konusu değil. Hâlâ vatandaşımı nasıl sömürürüm bunun gayreti içerisinde. Herkesi ben bu konuda insafa, vicdana, hepsinden önemlisi ahlaka davet etme görevliliği noktasındayım. Milletimizin bu konuda dillendirdiği şikâyetleri kulak arkası edemeyiz. Böyle dönemler dalgalanmayı fırsat bilip kârı arttırma değil gerekiyorsa kârı bir miktar düşürerek ülkeyi ve toplumu ayağa kaldırma dönemleridir. Anlaşılan bazıları krizi fırsata çeviriyor, bu sözü yanlış anlıyorlar. Öyleyse bu yanlış anlayanlara doğruyu anlatmamız lazım” dedi.
YENİ ATILIMLAR
Bu sözle kastedilenin elindeki mala veya sunduğu hizmete olması gerekenden fazla fiyat istemek değil boşlukları görerek yeni atılımlara girmek olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları söyledi: “İhracatçılarımız ne demek istediğimi çok iyi anlarlar. İhracatta bir ara Rusya pazarında sorun çıktı, Avrupa pazarı sıkıntıya girdi, istikrarsızlıklar sebebiyle güney komşularımıza ulaşmakta zorluk çektik. Bu durumlarda ihracatçılarımız hemen kolları sıvadı Afrika’ya gitti, Asya’ya yüklendi, diğer coğrafyaları araştırdı, pazarlama yöntemlerini değiştirdi, ürün kalitesini yükseltti. Böylece ihracatımız sürekli arttı, ileriye gitti.”
TRUMP 75 MİLYAR DOLAR HEDEFİ TEKRARLADI
CUMHURBAŞKANI Erdoğan, şöyle konuştu: “ABD Başkanı Sayın Trump, son görüşmelerimizde hep en az 75 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmamız gerektiğini ifade ediyor. Dün akşam (önceki akşam) yaptığımız görüşmede de tekrar bunu hatırlattı. Bunu biz beraber yapacağız, her alanda. Hatta ben açmadan şunu da açtı, ‘tersanecilikte ne kadar güçlü olduğunuzu biliyoruz, demir çelik konusunda da arkadaşlarımız masaya otursunlar, çalışsınlar bu konuda da adımlarımızı atalım’ dedi. Aynı mala, aynı hizmete kur ve enflasyonla izah edilemeyecek zamlar yapmak yerine işimizi geliştirip, güçlendirerek kazancımızı arttırmanın yollarını aramalıyız. Ekonomimizi büyütmek ve milletimizin refahını arttırmak için doğru yolları takip etmeliyiz. İş dünyamızın yanındayız ama spekülatörlerin de karşısındayız. Her sıkıntıyı, dalgalanmayı ‘öldük, bittik’ havasıyla yılgınlık, moral bozma, karamsarlık aşılama kampanyasına dönüştürenler bu özlemle yanıp tutuşanlardır.”
FİNANSMANA ERİŞİMDE BÜYÜK SIKINTI VAR
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu dışarda hava bozarken, içerde safları sıkılaştırmak gerektiğini belirterek “Bankalarla Anadolu’yu dolaştık. Şunu gördük, KOBİ’lerin en büyük sıkıntısı nakit açığı. Finansmana erişimde büyük sıkıntı var. Yüksek kredi faizleri, reel sektörümüzün yakasını bırakmıyor. İşimizin bereketi kalmıyor. Ne yatırım yapabiliyor, ne de iş hacmimizi artırabiliyoruz. Bu ortamda, yüksek faize karşı gösterdiğiniz hassasiyet ve mücadele, bizlere güç ve moral veriyor. Güveni ve istikrarı muhafaza etmeliyiz ki, ekonomide yeni bir atılım başlatalım, reform ateşini güçlendirelim” diye konuştu.
TOPLANTIDA NELER KONUŞULDU
KDV ALACAKLARI: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ev sahipliğinde gerçekleşen ve bin 100 iş insanının katıldığı zirveye, reel sektörün talepleri damga vurdu. Konseyler ve bölgeler adına taleplerini dile getiren iş insanlarının ortak taleplerinden biri de, KDV alacaklarının ödenmesi oldu. Sektör temsilcileri, “Birikmiş KDV alcakları için alacak tutarı kadar devlet tahvili ile de ödeme yapılabilir” önerisini gündeme getirdi. KDV alacağının ödenmesi ile ilgili daha önce bir yasal düzenleme de gündeme gelmişti. Ancak son anda bu yasal düzenlemeden vazgeçilmişti.
FİYAT FARKI KARARNAMESİ: Kamu alacaklarının ödenmesi de, sık sık dile getirilen talepler arasına girdi. Söz alan iş insanları kamu alacaklarının nakden ödeme planına bağlanmasını talep ederken, nakden ödenmeyen kısım için de devlet tahvili, alacak temliki ve kredi garantisi sağlanmasını istedi. Kamuya iş yapan firmalar için fiyat farkı kararnamesinin çıkarılması da talep edildi. Fiyat farkı kararnamesi talep eden sektörlerin başında ise, müteahhitlik sektörü geliyor.
SGK PRİMİNE ERTELEME: 2019 yılı ilk 6 aylık döneminde SGK prim ödemelerinin ötelenmesini isteyen iş insanları, erteleme süresinin ise bir yıl olmasını istedi. Söz konusu talebe benzer bir uygulama, 2017 yılında hayata geçirilmişti. 2016 Aralık, 2017 Ocak ve Şubat SGK primleri, 2017 Ekim, Kasım ve Aralık aylarına ötelenmişti.
İLÇE BAZLI TEŞVİK: Teşvikler için de yeni bir modelleme isteyen iş dünyası, artık teşviklerin ilçe bazlı yapılmasını gündeme taşırken, edinilen bilgilere göre gündeme getirilen diğer konular da şöyle oldu: “Geçici vergi uygulaması kaldırılsın. Teminat metubu komisyon ve masrafları yüzde 1 olsun. Mevcuda ek olarak, 100 milyar liralık Hazine destekli kredi kefalet limiti sağlansın. inerjide KDV oranı yüzde 18’den 1’e indirilsin. (Hacer BOYACIOĞLU/ANKARA)