Güncelleme Tarihi:
Batman'ın Koçaklar köyünde kurulan iftar sofrasında Kral TV ve Kral FM'de “Mehmet'in Gezegeni” adlı programa konuk olan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, soruları yanıtladı.
Vergilerin daha makul seviyelere çekilerek Türkiye'nin tamamına yaymanın mümkün olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine Şimşek, vergi konusunda algının tersine mesafe katedildiğini söyledi.
Herkesten geliri ölçüsünde vergi almayı şiar edindiklerini dile getiren Şimşek, Türkiye'de vergilerin oranını başka ülkelerle ya da Türkiye'nin geçmiş dönemdeki oranlarla karşılaştırılması gerektiğini kaydetti.
Bakan Şimşek, Türkiye'de toplanan bütün harç, prim ve vergilerin milli gelire oranının yüzde 26 seviyelerinde olduğunu ifade etti.
Türkiye vergi oranının yüzde 18-19 civarında olduğunu anlatan Şimşek, OECD ülkelerinde ise aynı oranın yüzde 34 seviyelerinde olduğuna dikkat çekti.
Türkiye'de genel olarak şirketlerin karı üzerinden yüzde 20 oranında kurumlar vergisi alındığını anlatan Şimşek, bu oranının 2002'de yüzde 33 olduğunu anımsattı. Şirketlerin elde ettikleri karı sermayeye eklemeyip hissedarlara dağıttığı takdirde, ayrıca gelir vergisi alındığını ve böylece toplam vergi oranının yüzde 34'e çıktığını hatırlatan Şimşek, 2002 yılında aynı oranın yüzde 65 olduğunu belirtti.
Şimşek, Türkiye'nin eskiden şirketlerin karı üzerinden alınan vergiler konusunda OECD ülkeleri arasında ilk sırada yer aldığını bildirerek, “Şimdi en düşük vergi alınan 5. ülke haline geldik” dedi.
Bu sene bazı alanlarda Türkiye'de yatırım yapıldığı takdirde kurumlar vergisinin yüzde 2'ye indirilmesi yönünde adımlar attıklarına dikkati çeken Şimşek, İstanbul'da aynı oranın en fazla yüzde 8-10 olduğunu ifade etti.
Şimşek, asgari ücretli için vergiyi sıfıra kadar indirdiklerini dile getirerek, “Bugün birçok Avrupa ülkesinde gelir vergisinin üst dilimi yüzde 50. Bizde yüzde 35. Açık ve net” diye konuştu.
“4-5 üründe vergi yüksek”
Türkiye'de ortalama 14,4 olan KDV oranının Avrupa ülkelerinde yüzde 21 seviyelerine çıktığını ifade eden Şimşek, “Peki o zaman sorun nerede? Türkiye'de 4-5 üründe vergiler çok yüksek. Nedir bunlar? Akaryakıt ürünleridir, sigaradır, alkollü içkilerdir, otomotiv, iletişimdir” ifadesini kullandı.
Şimşek, aslında son 10 yıl içinde alkol, tütün ürünleri ve ithal edilen küçük bir otomotiv segmenti hariç vergilerde artışa gidilmediğini de belirterek, akaryakıta gelen zamların vergiyle bir ilgisinin olmadığını vurguladı.
“2009 sonundan bu yana akaryakıt ürünlerinde ÖTV'de bir kuruşluk artış olmamıştır ama her gün fiyatlar inmiştir, çıkmıştır” diyen Şimşek, bu alandaki vergilerin enflasyona karşı erimesine izin verdiklerini söyledi.
Verginin 75 milyonun hakkı, vergi ödemenin kutsal bir görev olduğunu kaydeden Maliye Bakanı, “Aslında vergi ödenmediği zaman bu, 75 milyon kişiden hırsızlık yapmak demektir. Bir kişiden hırsızlık yaparsanız, sonra gidersiniz, bulursunuz ve helalleşirsiniz. 75 milyon ile nasıl helalleşir bir insan?” diye konuştu.
Kayıtdışı ile mücadele konusunda da bilgi veren Şimşek, şu anda dünyada önde gelen 10 vergi cenneti bulunduğunu, bu 10 ülkenin tamamıyla çifte vergilendirme anlaşması sürecinde olduklarını bildirdi. Şimşek, “Sadece ülke içinde değil, ülke dışında da vergiyi kaçıranların peşindeyim ben. Niye? Ülkemiz adına” dedi.
Öğrenci harçları
“Zaman zaman Sayın Başbakan'ın 'vergi harçlarını kaldıracağız' gibi radikal söylemleri oluyor, bunu sizinle önceden müzakere ediyor mu, yoksa siz de söyledikten sonra mı öğreniyorsunuz” yönündeki soru üzerine Maliye Bakanı Şimşek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gerçek bir halk adamı olduğunu ve zaman zaman da milletin lehine, sosyal devlet anlayışında çok ciddi inisiyatifler aldığını söyledi.
Vatandaşa yönelik jestlerden sonra yeni vergilerin gündeme gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine Şimşek, hiçbir Maliye Bakanı veya hükümetin çok kolay bir şekilde vatandaşın vergi yükünü artırmak gibi bir çaba içine girmek istemeyeceğini kaydetti.
Şimşek, bu sene bütçenin performansının çok iyi olmadığına dikkati çekerek, “Bu sene, gerek Avrupa krizi gerek içeride ekonominin yavaşlaması gerekse memur maaşlarının bizim öngördüğümüz dengelerin ötesine taşınması gerekse de özelleştirmelerde işlerin arzulandığı kadar hızlı gitmemesi gibi birtakım sebeplerden dolayı bütçede çok rahat olmadığımız açık” dedi.
Vatandaşların soruları
Vatandaşların sesli mesaj yoluyla ilettikleri soruları da yanıtlayan Şimşek, demir çelik fabrikasında çalışan bir vatandaşın esnaf kesiminin ödediğinden daha fazla vergi ödediğini belirterek, esnafın ödediği verginin kayıt altına alınmasını istemesi üzerine “Haklı bir talep. Aslında biz bütün kesimlerden vergi topluyoruz. Fakat maalesef bu kayıtdışılık, kanıtlama yükünün bizde olması işi zorlaştıran bir kısım” dedi.
Vergisini vermeyenler tespit edildiği takdirde de geriye dönük faiz ve duruma göre yüzde 50 oranında ceza kestiklerini ifade eden Şimşek, “Bazen o 100 lira 300'e katlanıyor. Niye? Caydırıcı olsun diye” ifadesini kullandı. Şimşek, ihbarcılar için de ödül olduğunu dile getirdi.
Şimşek, naylon faturaların denetlenmesine ilişkin bir soru üzerine, naylon fatura denetleme yükümlülüğünün Maliye Bakanlığı'nda olduğunu söyledi. Şimşek, “Ama gitmiş bir yerden naylon fatura almış, iyi niyetli mi kötü niyetli mi ben bilemem ki. Önce benim bakmam lazım” diye konuştu.
Eşi servis şoförü olan bir kadının, “Eşim çalıştığı şirketten yılda bir kez zam alıyor. Ama benzine sürekli zam geliyor” yönündeki sözlerine karşılık Şimşek, petrol fiyatları artmasa benzin fiyatlarının artmayacağını kaydederek, hükümet olarak 2009 yılından bu yana benzin fiyatlarına ne indirim ne zam olarak bir kuruş katkıda bulunmadıklarını dile getirdi.
Milletvekili maaşları
Asgari ücretle çalışan bir işçinin “Milletvekillerinin bir gecede aldığı maaş zammı işçileri rahatsız ediyor” değerlendirmesi üzerine Şimşek, bunun istismar edilen bir konu olduğunu savundu.
2002 ile 2011 arası maaşı enflasyon karşısında eriyen sadece 2 kesim bulunduğunu belirten Şimşek, bunlardan birinin müsteşarlar diğerinin milletvekilleri olduğunu söyledi.
Şimşek, son yapılan artışla zam oranlarının tekrar enflasyon düzeyinin biraz üzerine çıktığını ifade ederek, “Dolayısıyla iddia edildiği gibi aslında bu anlamda bir kıyak yok” dedi. Türkiye'de 550 milletvekili olduğunu, emeklililer de katıldığı zaman bu rakamın 2 bin 300 olarak belirlendiğini kaydeden Şimşek, “10 milyon emeklimiz var şu anda. Birer lira verdiğiniz zaman 10 milyon lira yapıyor. 550 kişiye birer lira verdiğiniz zaman 550 yapıyor. Ama şu anlama gelmiyor. Kamu vicdanını zedeleyecek farklar oluşmadı” diye konuştu.
Terörle ilgili de değerlendirme yapması istenen Şimşek, Kürtler ve Türkler arasındaki bin yıllık kardeşliği hiçbir gücün bozamayacağını belirtti. Şimşek, “Kıblemiz aynı, inancımız aynı, kültürümüz aynı, aynı platformda ne mücadeleler vermişiz. Bizim bu fitne, fesada hiçbir şekilde izin vermememiz lazım” ifadesini kullandı.
Terör örgütünün “taşeron” bir örgüt olduğunu ifade eden Şimşek, “Ülkede teröre zemin hazırlayan hiçbir sebep yok. Bu ülke temel hak ve özgürlükler anlamında, demokrasi anlamında ekonomide ve bölgelerarası kalkınmışlığı azaltma anlamında çok ciddi adımlar atıyor. Terörün derdi demokrasi olsaydı hak, özgürlük olsaydı azalması lazımdı. Azalmıyor, artıyor. Bu da şunu kanıtlıyor. Başkasının maşası artık” diye konuştu.
Şimşek, terör örgütünün Kürt halkını temsil etmediğini belirterek, zorla, zulümle sözde bir hak arayışı içinde bunun sunulduğunu ancak bunun böyle olmadığını kaydetti.