Güncelleme Tarihi:
Makine sektörünün ilk 6 aylık rakamlarına bakıldığında geçen yıla oranla yüzde 10’luk bir büyüme trendi yakaladıklarını belirten Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, 2023 yılı ihracat hedefi olan 100 milyar dolarlık rakamdan henüz uzak olduklarını açıkladı. Yılda ortalama yüzde 17’lik bir büyüme ile hedefledikleri ihracata ulaşabileceklerini bildiren Adnan Dalgakıran, “Türkiye ihracatı yüzde 3.4 oranında artış gösterirken, biz üç katı bir artış yakalamış durumdayız. Ancak hedef için yetersiz” dedi. Yeni teşvik paketinin sektöre olumlu yansıyacağını da kaydeden Adnan Dalgakıran, “ 5 yıl içerisinde özellikle Uzakdoğu ve Avrupa’dan makine sektörüne 40 milyar dolarlık dış yatırımcı bekliyoruz” dedi.
‘Makine Hikayeleri’ sektörü anlatıyor
Birlik olarak Türkiye makine tarihine iz bırakan yeni bir çalışma yaptıklarını söyleyen Adnan Dalgakıran, “Türkiye’nin teknolojik hamlelerini ve bu hamleler neticesinde nasıl bir uçak, araba ve tren yapıp, bundan nasıl vazgeçildiğirni anlatan ‘Makine Hikayeleri’ kitabını yayımladık” dedi. Türk toplumunun mukayese sevmediğinden yakınan Adnan Dalgakıran, “Her şeyi tek başına değerlendirdiğinizde hata yapma olanağınız çok yüksek. Biz sektörümüzü değerlendirirken, dünya pazarında aldığımız paya ve aynı kategoride olduğumuz ülkelerin ne konumda olduğuna bakıyoruz. Türkiye ihracatında sektörümüzün payı ve 100 milyar dolarlık hedefin neresinde olduğumuz bizim için önemli” dedi. Türkiye’nin ortagelir sendromundan kurtulması gerektiğinin de altını çizen Adnan Dalgakıran, “Yıllarını orada tüketen birçok ülke var. Bizim teknoloji olarak gördüğümüz şeyler, dünyada sıradan hale dönüşmüş durumda. Biz, birşeyler üretmeyi çok seviyoruz, ancak herkes üretiyor. Önemli olan; nasıl yaptığın ve nasıl pazarladığındır” dedi.
Türkiye ihracatının 3 katı büyüyoruz
Dünya ekonomisindeki çalkantıların sürdüğünü, özellikle nakliye ve emtia fiyatlarına bakıldığında, bu alanlarda olumsuz sinyaller verildiğini kaydeden Adnan Dalgakıran, “Avrupa’da sorunlar devam ediyor. Uzakdoğu’da büyüme rakamları düşüyor” dedi. Makine sektörü olarak Avrupa’daki pazar paylarını koruduklarını da söyleyen Adnan Dalgakıran, “Türkiye’nin Avrupa’daki ihracat çöküşü, sektörümüzde yaşanmıyor. Türk makine sektörü yenilikçi bir rol üstlenmeye başladı. Birçok firma Ar-Ge’sini kurdu. Kalite olarak yukarılara doğru çıkıyoruz” dedi. Makine sektörü olarak geçen yılın aynı dönemine göre bu yıl yüzde 10’luk bir büyüme kaydettiklerini açıklayan Adnan Dalgakıran, “Türkiye ihracatı yüzde 3.4 artarken, biz 3 kat daha fazla büyümüşüz. Sektörümüzde kapasite kullanım oranları da yükseliyor. Yılın ilk 6 ayında 6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik” dedi. İhracattaki büyüme rakamına rağmen henüz 2023 ihracat hedefine ulaşılamadığını vurgulayan Adnan Dalgakıran, “Hedefe ulaşmak için yıllık ortalama yüzde 17 oranında büyümemiz gerekiyor. Henüz o performansı yakalamış değiliz” dedi.
50 milyon dolar teşvik sınırı yanlış
Teşvik Paketi’ni, mental açısından, son derece olumlu bulduklarını bildiren Adnan Dalgakıran, ancak 50 milyon doların üzerinde yatırımların bu kapsamda destek alabilmesinin yanlış olduğunu ifade etti. Dalgakıran, “5 milyon dolarlık yatırımla da 5 yılda 100 milyon euroluk bir şirkete dönüşebilirsiniz. Bu rakamın revize edilmesi lazım” dedi. Teşvik Paketi’nin girişimciler için adeta bir sınav niteliğinde olduğunu hatırlatan Adnan Dalgakıran, “Biz eğer burada gerekli atraksiyonları gösteremez isek, o zaman bize ,’size teşvik verdik, Ar-Ge desteği verdik, ama ortalıkta yoksunuz’ derler” dedi. Yeni Teşvik Paketi sayesinde makine sektörüne 5 yıl içerisinde 40 milyar dolarlık dış yatırım geleceğini de söyleyen Adnan Dalgakıran, “Uzakdoğu ve Avrupalı birçok yatırımcı sektörümüze gelerek, ya şirket satın almaları yapacak ya da sıfırdan kendi tesislerini kuracaklar. Türkiye’nin jeopolitik konumu, bu yatırımların gelmesinde önemli bir rol oynuyor” dedi. Teşvik mevzuatında yeni bir düzenlemeye gidilecek ise, kaliteli, katmadeğerli, verimli ve ölçek ekonomisinde yapılan üretimin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Dalgakıran, “Batı’nın da kullandığı bu modelin adı Yeni Nesil Teşvik Sistemi” dedi.
ABD ve Avrupa’dan üretim talepleri geliyor
ABD ve Avrupa’dan, kendilerine üretim talepleri geldiğini de açıklayan Adnan Dalgakıran, “ABD ve Avrupalı firmalar Çin’de üretim yaptırıyorlar. Ancak Çin mallarında kalite yükseldikçe, fiyat artıyor. Ayrıca Çin yeni bir strateji belirleyerek, ihracatını yavaşlattı, iç pazara yöneldi. Çin artık avantaj olmaktan çıkıyor. Bu aslında Türk makine sektörü için önemli bir fırsat. Özellikle dolar – euro paritesi, Çinli firmaların ihracattan uzaklaşmasına neden oluyor. Türkiye ise bu konuda şanslı. Sektörümüz yüzde 80 yerli ürün ile imalat gerçekleştiriyor. Bu da pariteden etkilenmememize sebep oluyor” diye konuştu. Almanya’da yıl içerisinde makine üreticisi sayısının 9 binden 6 bine gerilediğini bildiren Adnan Dalgakıran, “Buna rağmen Almanya’nın dünyadaki pazar payı arttı. Biz ise hala yeni girişimci yaratalım diyoruz. Birbirini taklit eden bir zihniyetten kurtulmamız lazım. Nitelikli girişimciler istiyoruz. Unutmayalım ki; Almanya’da 6 bin üretici varken, ülkemizde bu sayı 20 bin civarında” dedi.
Türkiye ikinci el çöplüğü olmasın
İkinci el makine ithalatına izin verilmesi konusuna da değinen Adnan Dalgakıran, “Dünya teknolojik ürünler üretirken, bizim ithalatını serbest bırakarak, ikinci el makinayı talep etmemiz, çok sağlıklı bir şey değil. Biz zaten Türkiye’de üretilmeyen makinaların ithalatına karışmıyoruz. Türkiye’nin ikinci el teknoloji çöplüğü haline getirilip onlarla kalkınma çabası içerisinde olmaya karşıyız” dedi.