Güncelleme Tarihi:
Son dönemde süpermarket zincirlerinin ve e-ticaret uygulamalarının yayılması en çok mahalle esnafını etkiledi. Özellikle her sokakta bulunan bakkallar, eve teslim uygulamalarının gelişmesi ile beraber zor günler yaşıyor. Son yıllarda müşterilerin gün gün eridiğini ifade eden mahalle esnafı, “Bu uygulamalar artık her sokağa girdi. Önceden zincir marketlerle mücadele etmeye çalışıyorduk. Onlar bizim müşterilerimizin büyük bölümünü almıştı. Şimdi de e-ticaret uygulamaları geldi. Bunlar araba zinciri de satıyor ekmek de. Böyle olmaması lazım. Mahalle esnafına büyük zarar veriyorlar” diyor.
BAKKALDAN BORÇ ALIYORLAR
Bakkalların mahalle için bir sosyal koruyucu olduğunu ifade eden esnaf, “Mahalle esnafı sadece ürün satmıyor. O mahalle ile birlikte yaşıyor. Burada sosyal bir döngü var. Acil hastaneye gitmesi gereken bir vatandaş taksiye binecek parası olmadığında koşup bakkaldan borç alıyor, ertesi gün veriyor. Alım gücü düşen vatandaşa bakkallar bankaların vermediği krediyi veriyor. Uzun süre veresiye alışveriş yapılıyor. Bakkalların sosyal bir görevi var” ifadelerini kullandı.
SİPARİŞTE ÖNCELİK OLSUN
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı ve aynı zamanda Ankara Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı olan Bendevi Palandöken, mahalle esnafının dayanacak gücünün kalmadığını belirterek eve teslim e-ticaret ve market uygulamalarında bakkallara öncelik verilmesini talep ediyor. Bu uygulamaların adil bir rekabet ortamı bırakmadığını ve zincir haline gelen marketlerle beraber büyük bir güce sahip olduklarını aktaran Palandöken, “Bir fiyat birliğinin sağlanması gerekiyor. Ben 1962 yılından beri bakkal dükkanı işletiyorum. Önceden böyle değildi. Esnafın Anayasa’nın 173. maddesine göre korunması gerekiyor. Her isteyen her şeyi satamaz. Bir bakkal hem kendi ailesini geçindiriyor hem de vergi ödüyor” dedi.
800 YILLIK GELENEK, 200 BİN BAKKAL
Türkiye’de 200 bini aşkın bakkal esnafının bulunduğunu söyleyen Bendevi Palandöken, “800 yıllık bir gelenekten bahsediyoruz. Mahalle esnafının bittiği noktalarda mahalle kültürü de kalmıyor. Özellikle pandemi sürecinde bakkallar ve mahalle esnafı çok zor zamanlar geçiriyor. Bu konuda atılan adımlarda vergi konusunda esnafı rahatlatacak düzenlemeler yapılmalı. İş yapamayan esnaf vergi borcu altında ezilmemeli. Çoğu esnafın kredi ödemesi geldiği halde ödemelerini yapamadığını görüyoruz. Burada atılacak adımlarda esnafa verilen sürenin pandemi sonrasını da kapsaması gerekiyor” diye konuştu.
‘PİYASADA DENGE BIRAKMADILAR’
Zincir marketlerin ve evlere teslim çalışan yeni nesil market uygulamalarının bakkalların faaliyet alanının büyük ölçüde sınırlandırdığını ifade eden İstanbul Bakkallar Odası Başkanı İsmail Keskin, “Bu uygulamalar piyasada bir denge bırakmadı. Bazen ciğerimiz yanıyor” diyor. Bakkalların son dönemde sadece bu uygulamalarla değil hemen komşusu konumundaki fırın gibi diğer esnaflarla da mücadele ettiğini aktaran Keskin, “Artık kimse kendi işini yapmıyor. Fırın bakkaliye ürünleri satıyor. Kasap yumurta satıyor. Kimse kurallara uymuyor. Böyle böyle parçaladılar bizi. Bakkal yemek yapıp satıyor mu? Bunların hepsinin yasada karşılığı var ama uyan yok. İlçe belediyelerinin bu durumu denetlemesi gerekiyor. Bakkallar için daha adil bir rekabet ortamı şart” şeklinde konuştu.