Oluşturulma Tarihi: Mart 07, 2009 13:19
Madencilik sektöründe faaliyet gösteren işçi işveren, yatırımcı ve mühendislerin oluşturduğu Madencilik Platformu, Hükümet’ten mevzuat karmaşasının giderilmesi, vergi ve maliyetlerde indirim gibi bir dizi talepte bulundu.
Madencilik Platformu’nun Ankara’da düzenlediği iki günlük 1. Madencilik Forumu’nda sektörün sorunları ele alındı. Forum sonunda yayınlanan Sonuç Bildirgesi’nde madencilerin çevre karşıtı gibi gösterilmemesi gerektiği vurgulanırken, Hükümet’ten bir dizi talepte bulunuldu. Platform Sözcüsü Cemil Ökten, küresel mali krizle boğuşan pek çok ülkeye göre; Türkiye’nin sadece yeraltı kaynakları ile pek çok sorunu alt edebileceğinin altını çizerek, Türkiye’nin maden sektörüne gereken önemi verememesinden dolayı yılda en az 10 milyar
dolar kaybettiğini vurguladı. Ökten, “Türkiye’nin mevcut 8.5 milyar ton bilinen 25 milyar tona yakın muhtemel kömür rezervi atıl durumda ve enerji üretimi için doğalgaz kullanan Türkiye dışa bağımlılığını madencilik sektörüne yönelik karmaşık birçok bakanlık ve yerel idarenin müdahalesine açık mevzuatı, bürokratik ilgisizlik ve maden politikasındaki eksiklikler yüzünden sürekli kaybediyor” dedi.
Ökten; öncelikle madencilik karşıtı söylem ve politikaların kasıtlı olarak üretildiğini, madenciliği “çevre düşmanı” ilan etme çabası içinde kesimlerin bulunduğunu kaydederek, “Farkında mısınız, yok etmeye çalıştığınız; yasalardan yana olan, dar gelirli halka hizmet eden, ülkenin kaynaklarını doğru ve etkin biçimde kullananlardır. Ülkemiz açısından Madencilik Sektörünün küçülmesi ya da yok olması bir binanın taşıyıcı kolonlarının kesilmesi kadar hayatidir bir o kadarda önemlidir” diye konuştu.
Forumda Platform üyesi Dünya Madenciler Kongresi Türk Milli Komitesi, Madencilik Sektörü Başkanlar Konseyi Birliği,
Altın Madencileri Derneği, TMMOB Maden Mühendisleri Odası, Türkiye Hazır Beton Birliği, Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği, Kireç Sanayicileri Derneği, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, TMMOB Orman Mühendisleri Odası, Türkiye Maden İş Sendikası, Genel Maden İş Sendikası, Trakya Madenciler Birliği, İstanbul Metal Maden İhracatçıları Birliği, Ege Maden İhracatçıları Birliği, Türkiye Madenciler Derneği, Yurt Madenlerini Geliştirme Vakfı, Seramik, Cam ve Çimento Hammaddeleri Üreticileri Derneği, Madencilik Araştırma Merkezi Derneği, Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makine Üreticileri Birliği temsilcileri yer aldı.
SONUÇ BİLDİRGESİPlatform üyelerin mutabakatıyla yayınlanan sonuç bildirgesinde, Madencilik sektörünün %90 yerli girdi kullanılarak 35 milyar dolar ihracat yapılmasını sağlayan, kırsal kesimde istihdam yaratan, iç göçü önleyen temel sektör olduğu vurgulanarak, “Dünyanın ve ülkemizin içinde bulunduğu koşullar dikkate alındığında, madencilik sektörünün acil, orta ve uzun erimli önlemleri gerektiren, yasal ve yönetsel düzenlemelerden kaynaklanan, etkin çözüm bekleyen sorunları bulunmaktadır.
Madencilik Sektöründe, aşağıda yer alan kuruluşlar bugün ve bundan sonraki süreçte, sektöre ait sorunları değerlendirerek, ortak görüş oluşturma iradelerini ve bu konularda ortak davranış ve dayanışma içerisinde bulunacaklarını beyan ederler” denildi. Bildirgede Hükümet’ten talepler de şöyle sıralandı:
- Sürdürülebilir madenciliğin devamlılığı açısından yasalarda yer almadığı halde, madencilikte üretim faaliyetlerini engelleyen, merkezi ve yerel otoritenin her türlü müdahalesinin ortadan kaldırılması,
- Ekonomik krizle birlikte çökmüş olan talebin artırılmasına yönelik (altyapı yatırımlarının, yenileme çalışmalarının vb.) düzenlemelerin yapılması.
- Madencilik sektörü üzerinde üretimi olumsuz yönde etkileyen (ötv, vergi, sigorta, prim, devlet hakkı vbg.) faktörlerin yeniden düzenlenmesi ve küresel kriz nedeniyle, maden stoklarına
kredi desteği sağlanması.
- Yasa ve yönetmelikler arasındaki farklı yorumlara ve uygulamalara neden olan uyumsuzlukların giderilmesi ve Kurumlar arası mevzuat karmaşasının giderilmesi.
- Madencilik faaliyetlerini ilgilendiren tüm yasa ve yönetmeliklerde yapılacak ve yapılması düşünülen he8r türlü değişim ve düzenlemelerin, madencilik sektörünün bilgisi, katkısı ve katılımlarıyla gerçekleştirilmesinin sağlanması,
- Başta Elektrik enerjisi üretimi ve ısı ihtiyacının karşılanması olmak üzere tüm Kamu ve Özel yatırımlarında öz kaynaklarımızın kullanılmasına öncelik verilerek teşvik edilmesi.