Güncelleme Tarihi:
2016 iyi başlamadı. Beklentileriniz, hedefleriniz değişti mi?
- Füsun Kuran (TMD Başkanı, Brooks Brothers ve Edwards markalarının Genel Müdürü): Perakende sektörü tüm olumsuzluklara rağmen 2015’i kâr ile kapattı. Özellikle terör olayları tüketiciyi daha temkinli davranmaya itiyor. 2016‘da perakende sektörünün büyümeye devam edeceğini düşünüyorum. Planlarımızda bir değişiklik yok. RMK Classic çatısı altındaki Brooks Brothers ve Edwards markalarımızda yeni mağazalar açarak büyümeyi hedefliyoruz.
- Aslı Tezcan (Swarovski Türkiye Genel Müdürü) Terör ortamı ve savaş ne yazık ki tüketicilerin daha moralsiz ve temkinli olmasına neden oluyor. Swarovski olarak 5 yıllık büyüme planımız mevcut ve bu planlar doğrultusunda da ilerliyoruz. Hatta 2016 ilk yarı geçene seneye göre hızlı başladı. 8 yeni satış noktamız daha olacak. Şimdiden 2017 projelerini neticelendiriyor, 2018 ve sonrası projelerini de yakından takip ediyoruz.
- Hülya Aslantaş (Global Blue Tax Free Genel Müdürü): Bu yıl genel anlamda, pek çok pazardan gelecek ziyaretçilerde bir azalma söz konusu. Türkiye giderek “Güvenli Ülke” olmama endişesi yaratıyor. Ancak tax free ile en çok alışveriş yapan İran ve Orta Doğu’dan gelen ziyaretçilere baktığımızda, bu ülkelerde önemli bir etkilenme beklemiyoruz. Ocak ayı rakamları da bu öngörümüzü doğruluyor. Bu pazarlarda, ortalama geçen sene Ocak ayına göre yüzde 20-25 artışlar var.
- Simge Telman Güngör (Harvey Nicholas ve La Fayatte Genel Müdürü): Perakende de bu olaylardan en fazla etkilenen sektörlerden biri. Ancak bu durum bizim stratejik planlarımızı etkilemedi, onun yerine mevcut planlarımızda bugünün koşullarına göre ayarlamalar yaptık. Örneğin bu yılın sonunda hayata geçireceğimiz bir Galleries LaFayette projesi var, bu yılın en önemli yatırımlarından biri. Birkaç hafta önce Gucci markasını Doğuş Grubu’ndan alıp Demsa bünyesine kattık. 2 hafta önce Harvey Nichols İstanbul ve Ankara’nın reyonlarında Gucci markası yerini aldı. Moralimizi bozmadan yeniliklere devam ediyoruz.
- Tasarımcı Gülçin Çengel Çelikel: 2016 için de sektör yüzde 15-25 arasında bir büyüme öngörüyor. Sektörü artık sadece iç piyasa ile değil yurtdışındaki gelişme çalışmaları ile de değerlendirmek lazım. Yurtdışına açılım konusunda bu yıl sektöre daha büyük destek veriyoruz. Yurt dışı ticaret turlarının yanı sıra Türkiye’de de markalara bu konuda bilgilendirme semineri yapıyoruz. Perakende Günleri ise yurtdışı açılım ve B2B’ ler konusunda en büyük çalışmaların yapılacağı yıl olacak. Yaklaşık 50 ülkenin temsil edildiği B2B’lerde Türk perakendeciler binlerce toplantı gerçekleştiriyor. İran’a açılım konusunda da sektöre destek için planlarımızı yaptık ve uyguluyoruz.
SIRA BEKLEYEN MARKALAR VAR
Şu ortamda Türkiye’ye yeni markalar gelir mi?
-Füsun Kuran: Türkiye perakende sektörü açısından dünya da önemli bir pazar ve bu şekilde talep görmeye devam edecek. Yeni markalar gelecek. Yer bakanlar olduğunu biliyoruz.
-Aslı Tezcan: Türkiye büyüyen bir pazar. Belirli yıllarda sıkıntı olsa bile yabancı markalar orta ve uzun vadede bu potansiyele göre hareket edeceklerdir. Türkiye ’hub’ (merkez) konumundan ötürü kendi yerel markaları dışında uluslararası markalar ile çeşitliliği sunmaya devam etmeli.
- Simge Telman Güngör: Lüks tüketmeye başlayan yeni bir kitle oluştu, bu rakamlara yansıyor. O nedenle yüksek kur ithalat vergisi ve iç-dış huzursuzluklar markaların Türkiye’ye iştahını kesmeye yetmiyor. Türkiye’ye yabancı markalar geliyor ve gelmeye de devam edecekler. GLF kapsamında yaklaşık 100 yeni marka gelecek. Sözleşme aşamasına gelenlerin yanı sıra bekleyen markalar var.
YABANCI MARKALAR İÇİN HÂLÂ CAZİBİZ
Yabancı markalar Türkiye’yi hâlâ cazip görüyor mu?
- Füsun Kuran: Görüyorlar. Bunda yapılan alışveriş merkezleri yatırımlarının da payı var.
- Aslı Tezcan: Yabancı markalar Türkiye’yi cazip görüyor ancak bu sektörden sektöre farklılık gösteriyor. Dünyadaki trend ‘ulaşılabilir lükse’ kaydığı ve bu kategoride büyüdüğü için genel olarak global trend çok iyi.
- Hülya Aslantaş: Yabancı markaların Türkiye’de olmaları pazarın büyümesi ve özellikle de Türkiye’nin bölgenin önemli bir Alışveriş Merkezi haline gelmesinde çok büyük etkileri oldu. Şu yaşadığımız zor şartlarda, yabancı markaların pazara girişinde bir yani yavaşlama olabilir. Bölgedeki ziyaretçilerin Türkiye’ye alışveriş için gelmeye devam ettikleri rakamlarla iyi anlatabilirsek bu tereddütler bir ölçüde aşılabilir.-
Simge Telman Güngör: Türkiye pazarının çabuk ayağa kalkan yapısı ve yenilikleri seven tüketici profili ile büyük potansiyel görüldüğünü söyleyebilirim. 2010-2014 yılları arasında global lüks pazarı yüzde 6 büyürken Türkiye’de yüzde 10 büyüme yakalandı
.- Gülçin Çengel Çelikel: Türkiye’ye gelmemiş markaların da planlar yaptıklarını biliyoruz. Yabancı markalar Türkiye’ye uzun vadeli bakıyorlar. Ayrıca, biliyorlar ki ne kadar geç gelirlerse, mağaza açacak doğru yer bulmak o kadar zorlaşacak. Markaların gelmesinin yanı sıra, Türk markalarını yurtdışına götürmek isteyen de çok sayıda kuruluş var. Biz de bu konuda onlara yol göstererek Türk firmalarıyla buluşmaları için platformlar sağlıyoruz.
KADINLARA YARDIMCI OLMAK GEREKİYOR
TMD yönetimi kadınların elinde. Perakende sektöründe de çok kadın çalışan var. Son dönemde esnek çalışma saatleri gündemde, siz buna nasıl bakıyorsunuz? Perakende sektöründeki kadınların en önemli sorunu nedir, sizin çözüm önerileriniz nelerdir?
- Füsun Kuran: Perakende de kadın gücünü artırmaya yönelik TİKAD ile ortak çalışmalar içerisindeyiz. 18-50 yaş işe ihtiyacı olan kadınlarımıza soysal destek ve eğitim verip perakendede bizi destekleyen firmalarda işe alım çalışmalarımız var.
- Aslı Tezcan: Esnek çalışma saatlerini destekliyoruz çünkü önemli olan işte bulunduğunuz saatlerde işinize konsantre olarak işinizi yapmanızdır.
-Hülya Aslantaş: Perakende de kadın istihdamının teşviki ve arttırılması için esnek saatler faydalı olacak. Ayrıca konuyla ilgili Meslek liseleri veya Üniversitelerde ön lisans bölümlerinin açılması
gerekir..
- Gülçin Çengel Çelikel: Esnek çalışma saatleri konusunda yapılan düzenlemeler yararlı olacak. Ancak yeterli değil, sektördeki firmaların ve yöneticilerin, daha olgun yaşta ve çocuk sahibi kadınları çalıştırma konusunda kendilerini geliştirmeleri lazım. Çocuklu bir kadının anlamak ve yönetmek konusunda da kendimizi geliştirmemiz lazım.