Oluşturulma Tarihi: Nisan 12, 2011 00:00
Otomobil ithalatında son dönemde görülen yüksek artış, organize ya da bireysel çeşitli suistimal iddialarını da beraberinde getirdi. Gümrük kapılarından da konuyla ilgili Gümrük Müsteşarlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı’na çok sayıda ihbar ve şikayet iletildi. Bu ihbarların büyük bölümünde ithalatçıların düşük vergi ödemek için araç fiyatlarını gümrükte gerçek değerinin altında gösterdiği ve bu yolla yüksek tutarlarda vergi kaçırdığı belirtilirken, kiralama şirketleri aracılığıyla yapılan otomobil ithalatındaki patlama da yetkililerin dikkatini çekti. Maliye Bakanlığı’na yönelen ihbarlarda da otomotiv dışındaki sektörlerde faaliyet gösteren bir çok firmanın, taşıt kiralama şirketi kurduğu, bu şirketler için Hazine’den teşvik belgesi aldığı ve daha sonra da otomotiv ithalatına yöneldiği belirtildi. Yatırım malı gibi Türkiye’ye gelen bu otomobiller için de vergi muafiyetinden yararlanıldığı vurgulandı. Söz konusu tespit ve ihbarlar üzerine Devlet Bakanı Hayati Yazıcı’nın talimatıyla Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulunca soruşturma açıldı. Lüks otomobiller başta olmak üzere otomotiv ithalatının her yönüyle ele alındığı soruşturmanın devam ettiği bildirildi.
Şirketler araştırılıyor
Gümrük Müsteşarlığından sonra Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı da otomotiv ithalatı için kapsamlı bir inceleme başlattı. Gelirler Kontrolörlerinin yürüttüğü incelemede, öncelikle Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan araç kiralama şirketleriyle ilgili bilgi istendi. Gelir İdaresi söz konusu Bakanlıktan araba ithalatı için “uygunluk belgesi” alan araç kiralama şirketlerinin isim listesini talep etti. Gümrüklerden de otomotiv sektörüne ilişkin ithalat rakamları alındı. Otomobil ithal ettiğimiz çeşitli ülkelerdeki otomotiv firmalarından da Türkiye’ye satılan araçlarla ilgili bilgi istenmesi kararlaştırıldı.
Bir zamanlar ‘çeyiz eşyası’ formülü vardı
GÜMRÜK Müsteşarlığı yetkilileri, “20 yıl önce Türkiye’ye vergisiz olarak son derece lüks otomobiller sokuluyordu. Bunların büyük bölümü Türklerle evlenen Romenlerin, Yugoslavların, Almanlar ve diğer ülke vatandaşlarının ‘çeyiz eşyası’ adı altında ülkeye getiriliyor ve bu arabalar için o zamanki adıyla tek bir kuruş Taşıt Alım Vergisi ödenmiyordu. İdare buradaki suistimal üzerine yeni düzenlemeye gitti” dedi.