Lüks devlerine butik üretim yapıyor, küçük adetlerde sıkıntı çekiyor

HENÜZ 20’li yaşlarında Türkiye’nin ilk konfeksiyon ihracatçılarından olan New Concord Tekstil’in sahibi Sema Saydam Volkan, lüks devlerine üretim yapan dünyadaki sayılı üreticiler arasına girdi. Yaptığı butik işle Fransa ve İtalya’da iyi tanınan Sema Saydam Volkan, şu anda Escada, Dior, Alexander McQueen, Balenciaga, Celine, Prada Acne, Vanessa Bruno, Paul&Joe gibi lüks markalar için yılda 500 bin adetlik üretim gerçekleştiriyor.
Sektör refleks göstermiyor
Lüksün devleri sipariş için can atarken, Türkiye’de üretim yapmakta zorlandıklarını belirten Sema Saydam Volkan, “Küçük adetli üretimde sıkıntı var. ‘Ay ama sizin adetleriniz çok küçük. Zor beğeniyorsunuz’ deniyor. Örneğin boyahanelerde ya büyük kazanlar var ya numune kazanları. Küçük kazanların sayısını artırmıyorlar” dedi. Volkan, katma değerli, küçük adetli, nitelikli üretimin tekstil ve konfeksiyonda Türkiye’nin geleceği olduğu söylenirken, pratikte sektörün bu reflekse sahip olmadığını da vurguladı.
Sipariş kaçırdığımız oluyor
Volkan, şöyle konuştu: “İtalya’yı örnek alıp onlarla yarışmak yerine ucuzcu, kitlesel üretim yapan ülkelerle yarışta ısrar ediyorlar. Türkiye’nin tekstil altyapısı çok güçlü. Ancak boyahaneden iplikçiye, kumaşçıya kimse katma değeri yüksek üretim yapmaktan yana değil. Yüksek tonajda basit ürünler yapmayı tercih ediyorlar. Benim gibi lüks markalara üretim yapmak isteyenleri zorluyorlar. Eski alışkanlıkları bırakmamaları çok kötü.
Fakat Türkiye kaliteli, nitelikli lüks markalara üretim yönünde ilerlemeye mecbur. Ama yan sanayi kendini adapte etmiyor. Bu yüzden sipariş kaçırdığımız oluyor.”
El sürülmemiş pasta
New Concord Tekstil’in çok butik bir iş yaptığını belirten Volkan, 100 kişilik bir ekipleri olduğunu, yakında bu sayının iki katına çıkacağını ancak asla çok büyük bir firma olmayacaklarını söyledi. Fransızlara iş yapmanın zorluğuna değinen Volkan, “Fransızlara üretim yapmak çok zor. Burası işin en tepe noktası. Biz orada kendimizi kabullendirdik. Bizim gibi 5 firma olsa İtalyanların korkulu rüyası olurduk, bütün lüks üretimi Türkiye’de gerçekleşirdi” dedi. Volkan lüks üretimin Türkiye’ye çekilmesiyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: “Hiç el sürülmemiş bir lüks üretim pastası var. Fransa ve İtalya’da kalan bir kısım üretim de bitecek. Bu üretimi kaydırabilecekleri bir uydu arıyorlar. Neden Türkiye olmasın? Neden bunu Romanya’ya Portekiz’e veya Tunus’a kaptırsın? Kimse Alexander McQuin elbisesini başkasının üzerinde görmek istemiyor. Çünkü o elbiseye bir sürü para ödüyor. Şimdi bu elbiseden çok fazla adet üretmek mümkün mü? Lüks de böyle bir iş. Buna adapte olmalıyız.”
Lüks olmayanı reddediyor
Global kriz döneminde yılda ortalama yüzde 30 büyüdüklerini belirten Sema Saydam Volkan, yüksek adetli siparişleri olan, dev hızlı moda markalarının kapılarını çok çaldığını ancak böyle bir üretime sıcak bakmadıklarını söyledi.

Moda ve konfeksiyonda çok  iyi bir hırsız olacaksın

KALİTE, yenilikçilik ve titizlikle lüks markaların gönlünü kazandıklarını vurgulayan Sema Saydam Volkan, “Bu sektörde çok iyi bir hırsız olacaksın. Mükemmel bir hırsız olacaksın. Gözünüz çok iyi fotoğraf çekecek. Gördüğünüz her şeyi ama her şeyi birbiriyle harmanlayıp yepyeni şeyler ortaya koyacaksınız. Tasarımcıların işi de bu. Kimsenin sıfırdan bir şey yarattığı yok. Herkes doğadan, manzaradan gördüklerinden etkileniyor” diye konuştu.�

Türkiye’de tekstilin Oxford’u Penyelüks mezunu

SEMA Saydam Volkan, pek çok firma sipariş peşinde koşarken, marka seçen üretici bir şirket olmaya giden yolun şöyle başladığını anlattı: “Penyelüks tekstilde Türkiye’nin Oxford’uydu. Ben orada stilist olarak tekstil sektörüne adım attım. 1985’te ayrıldım, iç piyasada boy göstermeye başladım. Henüz 20’li yaşlardaydım ve herkes benimle alay ediyordu. 1989’da ilk ihracatı yaptım. Yani 20’li yaşlarımda Türkiye’nin ilk ihracatçılarından oldum. Tekstim sektörü tıp gibidir. Sürekli yenilikler olur. Her zaman yenilikler ve sürpirzlerle doludur. Öğrenmenin sonu yoktur. Biz müşterinin talebini beklemeyiz. Onlardan önce onların ihtiyaçlarını tespit ederiz, muhtemel taleplerini belirleriz.”

Paris’te bir akşam yemeğinde hayatı değişti

SEMA Saydam Volkan, lüks markalara üretimin bir tesadüfle başladığını belirterek şöyle konuştu: “Bundan 16 yıl önce Paris’te arkadaşlarımla yemek yiyordum. Masada Fransız lüks markalara üretim yaptıran bir ajansın Fransız patronuyla tesadüfen tanıştım. İstanbul’da bizi ziyaret etti ve çok beğendi. Dior’a üretimle başladık. Sonra arkası geldi. Acentadan başka markalar da bizimle çalışmaya başladı. Çember kendiliğinden genişledi. Sonra markalar bizim kapımızı çalmaya başladı. Uzun yıllardır da markalarla dirikt çalışıyoruz; hiçbir aracı yok.”