Güncelleme Tarihi:
Nuhoğlu, İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi 2015-2016 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde, lojistik sektörünün eğitim faaliyetlerine ve sektörün gündemine ilişkin değerlendirmeler yaptı.
İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Yüksekokulunun bu yıldan itibaren fakülte olarak hizmet vereceğini hatırlatan Nuhoğlu, UND'nin lojistik sektörüne eğitimli insan yetiştirilmesine katkı sağlamak amacıyla fakültede eğitimi tercih eden 20 başarılı öğrenciye burs imkanı sağladığını vurguladı.
Nuhoğlu, yüksekokulun 1999 yılından bu yana sektör için nitelikli insan kaynağı sağladığını aktararak, "Sektöre ve akademik dünyaya önemli değer katan Ulaştırma ve Lojistik Yüksekokulu, 1 yıl İngilizce hazırlık ve 4 yıl lisans eğitimi üzerinden sunduğu eğitim programı üzerinden bugüne dek 700'den fazla mezun vermiştir. Okulun mezunları bugün, sektörümüzün yurt içinde ve yurt dışında temsilcisi olarak katma değer yaratmakta. Bunun yanında üstlendiği özel misyon kapsamında, ulaştırma ve lojistik alanında yeni akademisyenler ve araştırmacılar yetiştirilmeye başlanmış bulunmaktadır" diye konuştu.
UND olarak 2000'li yılların başlarında öncülük ettikleri ulaştırma ve lojistik yükseköğretim programlarının uygulandığı üniversite ve meslek yüksekokulu sayısının bugün 100'ü geçtiğini belirten Nuhoğlu, şunları kaydetti:
"Lojistik sektörünün rekabet gücünün, en önce eğitim-öğretim ve mesleki bilgi-becerilerin arttırılmasından geçtiğinin bilincinde olan biz sektör temsilcileri, bu akademik programlar sayesinde lojistik alanında en son teknolojiye hakim, çağdaş sistemleri tanıyan ve kullanan, araştırmacı, yenilikçi ve vizyoner profesyonellerin sektörümüze kazandırılmasını umuyoruz.
Bu amaçla UND bünyesinde Türkiye'den farklı üniversitelerden gelen akademisyenlerimizin katkılarıyla başlattığımız bir çalışma ile lojistik müfredatında çağdaş bir reform sürecinin temellerini hazırlamaya çalıştık.
Türkiye'nin farklı üniversitelerinden gelen akademisyenlerimizin de değerli görüş ve katkılarıyla dünyadan örnekleri analiz ederek ilerlediğimiz bu süreçte, lojistik müfredatının olmazsa olmazlarını belirleyerek eğitim içeriğini, sektör beklentilerini karşılayacak şekilde ideal bir düzeyde tasarladık.
Bu çalışmalarımız sonucunda akademisyenlerimiz ile beraber, 'Ulaştırma ve Lojistik Eğitim Kurumları ve Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği'nin (ULAKDER) kurulması kararına varıldı. 26 kurucu üye ile yola çıkan ULAKDER, ülkemizde lojistik alanındaki lisans programlarının çağdaş gereksinimlere yanıt verecek ve uluslararası alanda rekabet edebilecek bir kalite standardını yakalanması için önemli bir rehberlik hizmeti sunacak.
Çok yakında kamudan ilgili karar alıcıların da katılacağı geniş çaplı bir organizasyon ile ULAKDER liderliğinde lojistik eğitim-öğretimi masaya yatırılacak. ULAKDER yeni üye katılımlarıyla güçlü bir yapıya kavuşacak. Bu sayede lojistik yükseköğretiminde arzu ettiğimiz reformu sizlerle beraber hayata geçirmeyi diliyoruz."
"Lojistik hizmet sağlayıcıları pazarı 22 milyar dolar"
Nuhoğlu, lojistiğin tüm dünyada, milli gelire katkısının ortalama yüzde 10 civarında değiştiğini belirtti.
Sektörün ürün maliyetlerindeki payının ise yüzde 12-20 arasında değiştiğini anlatan Nuhoğlu, Türkiye'de taşımacılık ve lojistik sektörünün yan iş kollarıyla beraber 1 milyona yakın kişiyi istihdam ettiğine dikkati çekti.
Nuhoğlu, Türk taşımacılık ve lojistik sektörünün genel pazar hacminin 258 milyar dolar, lojistik hizmet sağlayıcılığı pazarının da 22 milyar dolar olarak tahmin edildiğini aktardı.
Lojistiğin artan önemiyle ulusal sanayi gelişimi ve kalkınma planlarında giderek daha fazla yer aldığını dile getiren Nuhoğlu, sektörün resmi devlet politikalarının parçası olduğunun altını çizdi.
Nuhoğlu, "10. Kalkınma Planı" kapsamında lojistik alanında Ar-Ge destek programları müjdesinin verildiğini anımsatarak, hala lojistik sektörü firmalarının veya kuruluşlarının yararlanabileceği bir özel destek programının yayınlanmadığını da söyledi.