Kuveyt Finance ve Albaraka kârının en büyük dilimi Türkiye’den sağlanıyor

BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu  (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, şu anda Türk finans piyasasında hakim oyuncunun bankacılık sektörü olduğunu belirterek, “Türkiye’de 48 banka bulunuyor. Bunun içinde 3’ü katılım biri yatırım bankası olmak üzere 6 Arap bankası bulunuyor. Sayı olarak bakıldığında Arap bankaları tüm sektörün içinde yüzde 13’e tekabül ediyor. Ancak aktifteki payları sadece yüzde 4 dolayında. Bu oran, yıllar itibariyle de değişmedi, büyümedi. Türkiye’de ilk 10 banka arasında hiçbir Arap kökenli banka yok” dedi.

‘Cesaretle’ yatırıma çağırdı

Arap Bankalar Birliği, Türkiye Bankalar Birliği ve Dünya Arap Bankacılar Birliği işbirliğiyle düzenlenen ‘Arap-Türk Bankacılık ve Finans Forumu’nda konuşan Bilgin, şunları söyledi: “Ancak ben Arap bankalarının cesaret göstermelerini istiyorum. Size potansiyeli yüksek bir pazarı gösteriyoruz. Oyunun kurallarına göre oynandığı, BDDK gibi bir kurumun olduğu, yerli-yabancı, Kuzey-Güney, Doğu-Batı sermayedarı arasında hiçbir fark gözetmeyen bir kurum olduğunu sizlere aktarmak istiyorum. Bu ülkeye yatırım için tekrar cesaret göstermenizi istiyorum.”

Kârın büyük dilimi Türkiye’den

Bilgin sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben genelde konuşmalarımda banka ismi vermem,  ama burada vermek zorundayım. Kuveyt Finance House’ın 2011 tüm konsolide kârının yüzde 40’ı Türkiye’deki faaliyetlerinden gidiyor. Albaraka Grubu’nun Türkiye’deki bankası Albaraka Türk. 2011 kârının yüzde 45’ini bu ülke oluşturuyor. Dolayısıyla rakamlar, bu ülkenin bankalarının hem Avrupa’dan gelen yatırımcılar için, hem sizin bölgenizden gelecek bankacılar için Türkiye’deki bankacılık faaliyetinin performansını göstermektedir. Belki de Türk bankacılığı, dünyada  krizler olduğunda bir anlamda kötü gün dostluğu da göstermektedir.”

Aktif ve krediler yüzde 20 büyür�

Bankacılıkta düzenleyici otoritelerin her zaman ihtiyatlı ve temkinli konuştmaları ve bu hallerini sürekli muhafaza etmeleri gerektiğini vurgulayan Bilgin, şöyle konuştu: “Sizin yanınızda, sizleri uyaran ve bazen kısa dönemde kötü adam olmayı peşinen  kabul eden kurumlar var. BDDK da bunlardan biri. 2012’de aktifleryaklaşık yüzde 20 büyüyeceğini tahmin ediyoruz.”

‘Türev’i frenledik kârı saklayıp banka değerlerini artırdık

TÜRKİYE’de 5 yıl önce sermaye yeterlilik rasyosunu yüzde 8’den 12’ye yükselttiklerini, likidite zorunluluğu ve bununla ilgili detay regülasyon getirdiklerini hatırlatan Tevfik Bilgin, şunları söyledi: “4 yıldır kâr dağıtımında çok hassas davrandık. Paraları bankaların içinde bıraktık ve bankaların değerini yükselttik. Zehirli türev ürünlere izin vermiyoruz. Set çektik. Yeni banka lisanslarında çok dikkat ediyoruz. Bundan sonra da dikkatimiz devam edecek. Basel III, hepimizin bildiği bir süreç, aslında bizde bir anlamda yıllar önce başlamıştı. Bundan sonra inşallah sizlerle birlikte Doğunun eskisi, Batının yenisi olacak. Batılı düşünürler batının eskisinin doğunun yenisi olduğunu düşünüyor. Ama son yıllarda bu Çin, Hindistan, Endonezya, Malezya, Arap ülkelerinden gelen dinamizm ile Türkiye’de bu mantığı değiştirici hamleler oldu. Ama elbette ihtiyatı bırakmayacağız. İhtiyatlı bir iyimserlikle yolumuza devam edeceğiz.”

Sermaye saf ve temiz

TÜRK bankacılık sektöründe  ‘saf ve temiz’ bir sermaye bulunduğunun altını çizen Bilgin, şöyle devam etti: “Sektörde 2011’de kârlılık, bir önceki yıla göre yüzde 10 düşerek 11.3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bunun temel sebebi, Merkez Bankası’nın munzam karşılıklarla ilgili aldığı kararlar ve munzam karşılıklara faiz verilmemesidir. Bunları da eklediğiniz zaman aslında sektör, bir önceki yılın karını aşmaktadır. Türk bankacılık sektöründe bilançolar şeffaf. Türk bankaları yurt dışında 31 ülkede faaliyet gösteriyor.”