Güncelleme Tarihi:
BU kış dünya enerji piyasaları için her zamankinden problemli geçebilir. Geçtiğimiz hafta enerji fiyatlarında yaşanan rekor seviyedeki dalgalanmalar, elektrik kesintileri ve ülkelerin enerji tedarikindeki problemlere dair tüm dünyadan gelen haberler bunun en önemli işaretleri gibi. Dünya enerji piyasasına hakim uzmanların bu konudaki ortak görüşleri ise asıl tehlikenin havaların soğuması ve enerjiye olan talebin daha da artmaya başlaması ile kendini göstereceği yönünde. Hele bir de kuraklık devam ederse gerçekten alarm zilleri çalabilir.
PİYASA KÜÇÜLMÜŞTÜ
Peki bu kriz nasıl başladı? Çok kısa süre önce pandeminin etkisi zirvedeyken enerji ‘sudan ucuz’ olmamış mıydı? İşte temel etken de yine aynı noktada. O dönem dünya ekonomisi aşırı yavaşlamış hatta durmuştu. Üreticiler ve tedarikçiler ellerindeki petrolü tutmanın bile maliyetini ödemek istemiyor, neredeyse bedava vermeyi kabul ediyordu. Şimdi ise dünya ekonomisi kısa sürede hareketlenmeye başladı. Ancak yüksek devirle dönmek isteyen dünyanın dinamikleri buna ayak uyduramıyor. Zira pandemide dev limanlar çalışmamış personelleri dağılmıştı. Çok sayıda yeni enerji tesisi üretimine ara vermiş ve talepte ciddi düşüşler yaşanmıştı.
ARZ YETERSİZ KALIYOR
Çin gibi dünya devi bir ülke bile üretimde sıkıntılar yaşamaya başladı. Temel neden enerji talebine karşın arzın yetersiz kalması. Çin’in Avustralya’dan yeterince kömür alamayıp ABD ve Rusya’ya yönelmesi, Avrupa’nın rüzgar üretimindeki düşüşün etkisiyle yenilenebilir enerjiden istediği verimi alamamaması, kendi doğalgaz stoklarını yükselen fiyatların da etkisiyle kış öncesi dolduramaması sonucu kömürün fiyatı 3’e katlanırken doğalgaz da rekor fiyatları gördü.
Ayrıca ABD’de petrol şirketleri yeni kuyu yatırımı yapmaktan kaçınıyor. Rusya’nın gaz satarken dünyanın bu durumu karşısında naz yapması ve LNG gazlaştırma terminallerinin üretimlerine ara vermesi de fiyatlarda etkili oluyor. Uzun vadeli kontratlarda şimdilik bir sıkıntı olmasa da eğer bir ülke spot piyasadan enerji temin etmek zorunda kalıyorsa en pahalı seviyeden almaya mahkum. Türkiye’de de son dönemde doğalgaz, elektrik ve akaryakıta peş peşe zamlar gelmişti. Hükümetin muhtemel yeni zamlar konusunda atacağı adımlar ise henüz net değil.
SON TÜKETİCİ İÇİN DE KÖTÜ
Durum Avrupa’da kritik. Son tüketicinin faturalarında ciddi artışlar bekleniyor. Gaz fiyatları 2021’de 2020^ye göre yüzde 500 artış gösterirken kömür fiyatı ise 2011’den beri en yüksek seviyede.
KESİNTİLER BAŞLADI
Çin PMI endeksi eylül ayında beklenmedik şekilde 49.6’ya düştü. Önceki ay PMI 50.1 olmuştu. PMI da 50 kritik eşik kabul ediliyor. Uzmanlar düşüşte elektrik kullanımındaki kısıtlamalar ve artan girdi maliyetlerinin etkili olduğunu söylüyor. Çin ekonomisinde ivme, artan maliyetler ve enerji krizi nedeniyle zayıfladı. Çin, elektrik üretiminde ana kaynak olarak kömürü kullanıyor. Geçen ay kömür tedarikinde yaşanan sıkıntı nedeniyle ülkenin doğu bölgelerinde zaman zaman elektrik kesintileri yaşanmış, hatta trafik ışıkları ile internet hattının bile çalışmadığı olmuştu.
‘RUSYA STRATEJİK DAVRANIYOR’
Avrupa’da yaşanan gaz krizinde Rusya’nın spekülatif hamlelerinin de etkisi olduğu söyleniyor. Rakip Ukrayna’yı cezalandırmak isteyen Moskova, geçen hafta bu ülke üzerinden Avrupa’ya ulaşan gazın miktarını üçte bir oranında azaltmıştı. Almanya’ya Rus gazını taşıyacak ve Gazprom tarafından bitirilen boru hattının hizmete alınması amacıyla baskı yapmak için Rusya’nın Avrupa’yı enerji darboğazına itmek istediği de belirtiliyor. Gazı “silah” olarak kullanmakla suçlanan Rusya ise bu krizden tek avantajlı çıkacak ülke olarak gösteriliyor.
TÜRKİYE’NİN ELİ GÜÇLÜ
HER ne kadar dünyada doğalgaz tedariğinde sıkıntı yaşansa da, Türkiye’nin 2026 yılına kadar devam eden uzun dönemli doğalgaz alım anlaşmaları mevcut. Bu anlaşmalar sayesinde Türkiye’nin enerji konusunda kısmen eli güçlü konumda. Bu sayede Türkiye’nin doğalgaz fiyatlarında yaşanacak artışlardan çok fazla etkilenmemesi bekleniyor.
‘PAHALILIK SÜRECEK’
Uzmanlara göre bu sorun çok sayıda farklı işlemden oluşan ve çözülmesi için farklı formüllerin bir araya gelmesi gereken karmaşık bir matematik probleminden farksız. Problem çözülene kadar da dünya enerji fiyatlarındaki pahalılık devam edecek. Hatta şu anki seviyeler ocak ve şubat ayına göre çok daha ucuz kalabilir. Arzda yaşanan problemlerin birçok ülkede elektrik kesintilerine yol açmasından endişe ediliyor.
4 MADDEDE ENERJİ KRİZİNİN NEDENLERİ?
1- Dünyada etkili olan kuraklık hidroelektrik ve rüzgar santrallarındaki üretimi vurdu. Başta Avrupa olmak üzere herkes bu açığı doğalgaz, kömür gibi bas yük santralleriyle kapatmaya çalışıyor. Bu ise doğalgaz ve kömür talebini artırıyor. Ani gelişen bu talep piyasada kömür arzında sıkıntıya neden oldu. Fiyatlar 3’e katlandı.
2- Kömür fiyatları ile karbon vergisi fiyatlarındaki artış ise Avrupa’yı bir başka açmazla karşı karşıya bırakıyor.
Bu defa da kömüre ek olarak yaklaşan kış mevsimi ve Avrupa’da yer altı doğalgaz depolarının son 5 yılın en düşük seviyesine inmesinin etkisiyle doğal gaz fiyatları tarihi rekor seviyelere yükseldi. Artışın önümüzdeki aylarda elektrik üretimi ve ısınma amaçlı doğalgaz tüketimindeki artışın etkisiyle yükselmeye devam etmesi bekleniyor.
3- ABD’de petrol şirketlerinin yatırımcılarına temettü dağıtmak için yeni yatırım yapmaktan kaçınması. Şirketler ellerindeki karlarını hissedarlarına söz verdikleri gibi dağıtmak istiyor. Eğer temettü vermeyip karı yeni kuyu yatırımına ayırırlarsa hissedarların kaçacağından korkuyorlar.
4- Çin başta olmak üzere büyük üretici ülkelerin enerji temininde problemler yaşaması fiyatların ciddi derecede artmasına yol açtı.
YAŞANAN GELİŞMELER TÜRKİYE’Yİ NASIL ETKİLER?
Enerji krizinin birçok etkenin bir araya gelmesi ile oluştuğunu söyleyen Gas&Power Enerji Uzmanı Emin Emrah Danış, bu konuda Avrupa ve Türkiye’yi bekleyenleri şöyle sıraladı:
”Pandemi döneminde yaşanan tedarik sıkıntısı sonucu Avrupalı şirketler yeni yatırımlarla bu sorunu çözmeye çalışmıştı. Bu da kıtada enerji talebini arttırdı. Doğalgaz stokları hızla eridi ve son 10 yılın en düşüne geriledi. Depoların doluluk oranı yüzde 70’lerde. Avrupa ülkeleri yüksek gaz fiyatları ve gaz tedarikinde yaşadıkları problemler nedeniyle yaz aylarında doldurulması gereken bu depoları dolduramadı.
REKOR SEVİYEDE
Avrupa’dan Asya’ya Latin Amerika’dan Orta Doğu’ya kadar bir çok ülke gaz arayışını girince arzdaki düşüşün ve piyasalardaki spekülatif işlemlerin de etkisiyle uluslararası piyasalarda LNG fiyatları ve TTF’de işlem gören vadeli doğal gaz kontratları tarihi rekor seviyelere çıktı. Bin metreküp başına 1.800 doların üzerine çıktıktan sonra tekrar geri çekildi. İthal kömürün fiyatı 270 doların üstüne çıktı. Birçok ülke Rusya ve diğer üretici ülkelerden ilave kömür tedarik etme çabasında” diye konuştu.
TARIMI DA VURACAK
Uluslararası piyasalara baktığımızda bu artışların sadece enerjide değil pamuktan, kahveye alüminyumdan şekere, bakırdan buğdaya, soya fasulyesine kadar birçok emtia ürünlerinde de yaşandığını görüyoruz. Önümüzdeki aylarda uluslararası piyasalarda enerji ve diğer emtia ürünlerindeki artışların devam etmesi bekleniyor.
Türkiye’de hidroelektrik üretimindeki düşüşe bağlı olarak HES’lerden elektrik üretiminin düşmesi, elektrik talebindeki hızlı artış ve kış aylarında konutlardan gelecek talebin de etkisiyle doğalgaz tüketimimizin bu yıl 58 milyar metreküpe gelecek sene ise 60 milyar metreküpe ulaşmasını bekliyoruz bu artış ne yazık ki doğalgaz ithalatımız da arttıracak.
Ülkemizde elektrik ve doğalgazda devletin uyguladığı sübvansiyonlar artan fiyatların etkisiyle daha da artacak. Buna ek olarak artan enerji fiyatların etkisiyle ülkemizin enerji ithalat faturasının artıracağını da göz önüne aldığımızda halkımızın bu sene enerjiyi verimli kullanması oldukça büyük önem arz ediyor.”
‘FEDAKARLIK YAPIYORUZ’
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, NTV’ye verdiği röportajda, doğalgaz fiyatlarıyla ilgili olarak “Fedakarlık yaparak vatandaşa en az şekilde yansıtıyoruz. Hane halkına ve küçük tüketiciye artan maliyeti tam yansıtmıyoruz. Gerekirse Rusya’dan ilave gaz alınır, yetkililer bu konuda bir sıkıntı olmayacağını belirtti” ifadelerini kullandı.