Krizi film yapıp kahin oldum, güzel şeyler hissediyorum

SONRADAN yoksullaşan bir kitlenin çilesini anlattığı beşinci filmi Kutsal Yürek’ten sonra İtalyanlar’dan ’İtalya böyle bir yer değil. Neden böyle gösterdin’ şeklinde çok fazla eleştiri aldığına dikkat çeken ünlü yönetmen Ferzan Özpetek "İtalya’da ekonomik kriz yok diye bana kızanlar şimdi ’Bak adam nasıl bilmiş. Önceden farkına varmış’ demeye başladılar. İş bu tarafa gelene kadar altında yatan yükselen birşeyler vardı. O depremin gürültüsünü duyan da sanatla ilgili kişiler oluyor. Ama bence bundan sonra herşey çok güzel olacak. Sonuçta her kriz hoş şeylerin habercisidir" dedi.

Kriz gişeye yarar

En ucuz eğlence yolu olduğu için sinemaların krizde en çok tercih edilenler arasında başı çektiğini ifade eden Özpetek şunları söyledi: "Kriz gişe hasılatlarını değil, yapım masraflarını etkileyecek. Ancak, Multiplex sinemalarda tüketim sinema ile sınırlı kalmıyor. Farkında olmadan yeme-içmeye de bir sürü para harcanıyor. Bence kriz döneminde içinde sadece sinemanın olacağı sinemaların hükmü devam edecek. ABD’de 1929 buhranında sinemalar inanılmaz iyi iş yapmış. Ama tabi o zamanlar sadece film izlemek için gidilen sinemalar varmış."

Proje üstünden satıyoruz

İlk film Hamam’ın Cannes Film Festivali’ne katılmasıyla birlikte kendisine çok önemli bir yol açıldığının altını çizen Özpetek şöyle devam etti: "O film iş yapınca, ondan sonra her yaptığım film proje üzerinden alınmaya başlandı. Bu ne kadar sürer bilmiyorum. Ama bu durum yönetmene çok şey kazandırıyor. Birçok sorunu başından bertaraf etmiş oluyor."

İmaja Osmanlı etkisi

Bu yıl Marka Ödülü’nün sahibi olan Özpetek marka oluş sürecinde Türk olmanın yurtdışındaki etkilerini şu şekilde anlattı: "Türkiye’de yetiştim ve dünya sinemasına çalışıyorum. O nedenle yurtdışındaki bazı markaların zorlanma duygusunu anlıyorum. Biz nedense tüm dünyada insanları çok korkutmuşuz. Türk denince ilk akla gelen hemen Osmanlı İmparatorluğu oluyor. O yüzden de kaleyi içinden fethetmek önemli. Biz de onu yapmaya çalışıyoruz."

Zor olan kalıcı olur

İtalyanların bazen izledikleri bir film için ’Özpetekyan’ (Özpetek gibi) demelerinin kendisi için çok önemli olduğunu söyleyen Özpetek şöyle konuştu: "İtalyanların ’Dün akşam kendimi Özpetek’in bir filminde gibi hissettim’ demeleri önemli. Çünkü İtalya’da benim bakışımın ayrı olduğuna inananlar var. Ben bana bunun Türklüğün verdiği enerjiden geldiğini düşünüyorum. Kitchenette ve House Cafe’nin dünyaya açılması kolay. Kahve Dünyası’nın açılmasıysa daha zor. Ama keşke o açılsa. Çünkü zor olan kafada kalıyor. Örneğin İtalyanlar başta benim ismimi öğrenmekte zorlandı. Özpetek yerine Ozpetek oldum. Ama zor olsa da kalıcı oldu."

Yıllar sonra hatırlanan sinemada asıl kazanandır

FERZAN Özpetek son dönemde Türk sinemasında yaşanan tartışmaları ve yapımları şöyle değerlendirdi: "Bence Recep İvedik ve Issız Adam aynı yerde koşuyor. Ben hiçbir yapımı aşağıya çekmemek gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta yıllar sonra belki de Recep İvedik Issız Adam’dan daja çok konuşulacak. O nedenle o değerlendirmeleri hemen yapmamak lazım. Değeri zaman belirleyecek."