Güncelleme Tarihi:
Türkiye'de önemli boyutta bir yabancı sermaye olmadığını söyleyen Dış Ticaret Müsteşarı Yavuz Ege, kriz açısından Türk vatandaşlarının dövize yönelmesini önemli bulduğunu belirterek, ‘‘Faizin yüksek olması global kriz açısından Türkiye'nin bir sigortasıdır’’ dedi.
Dış Ticaret Müsteşarı Yavuz Ege, Türkiye'de önemli boyutta bir yabancı sermaye olmadığını, kriz açısından Türk vatandaşlarının dövize yönelmesini önemli bulduğunu belirterek, ‘‘Faizin yüksek olması global kriz açısından Türkiye'nin bir sigortasıdır’’ dedi.
İşadamlarıyla birlikte temas ve görüşmelerde bulunmak üzere Mısır'da bulunan Ege, Kahire'de, basın mensuplarının gündemdeki konulara ilişkin sorularını yanıtladı.
İhracatın artmasında uygulanan politikaların yanında işadamlarına da önemli roller düştüğünü ifade eden Ege, ‘‘İhracatı artırmak için daha fazla kaynak ayırmak gerektiğini, 1999 yılında bu tür imkanların sağlanacağını’’ bildirdi.
Ege, ‘‘Bu, birkaç türlü olacak. İhracatın finansmanında en önemli rolü oynayan Tü Eximbank'ın olanaklarının artırılması şekliyle olur. Böyle birşey olacak. Devlet yardımlarının büyüklük olarak artırılması, daha çok sayıda girişimciye hitap eder hale getirilmesi gibi’’ diye konuştu.
Ege, Eximbank'a ayrılacak kaynakla ilgili soruyu ise ''Maliye Bakanı açıklamasını yapsın, ondan sonra birşeyler söylemek mümkün'' şeklinde yanıtladı.
İHRACAT HEDEFİ
Dış Ticaret Müsteşarı Yavuz Ege, ihracatla ilgili 1999 için öngörülen rakamlarla ilgili olarak da şunları kaydetti:
‘‘Hedefler, yıl içinde her zaman revize edilebilir. Bizim dışımızda olumlu ya da olumsuz gelişmelere göre revize edilebilir. 30 milyar dolarlık ihracat olabilir bir hedef. Özellikle alınması öngörülen tedbirlerin yürürlüğe girmesiyle birlikte ki bunlar daha fazla kaynak artırmak şekliyle ortaya çıkar, zannediyorum 30 milyar dolarlık ihracat hedefi yakalanabilir.’’
KUR'UN DURUMU
Ege, kur'larla ilgili bir soru üzerine de Türk lirasının yabancı paralar karşısında sürekli değiştiğini belirterek, şöyle dedi:
‘‘Dünyadaki gelişmelere, paranın değerindeki gelişmelere ve Türkiye'deki enflasyona bağlı olarak esnek bir şekilde sürekli revize oluyor. Kur politikası, enflasyon ve diğer önemli paralardaki kur sepetini oluşturma, paralardaki gelişmeleri izleyecek şekilde devam edecek. Yani, kurun hızlandırılması veya yavaşlatılması ya da geride kalması diye birşey söz konusu değil. Şu an izlenmekte olan politika ne ise o sürdürülecek.’’
ABD dolarındaki aşırı düşüşün etkisi konusunda, ‘‘Özellikle AB ülkelerinin paralarının değer kazanması Almanya başta olmak üzere dış ticaretimizin üzerinde olumlu bir etki yaratır’’ diyen Yavuz Ege, ''Ticaretimizin yarıdan fazla bir bölümü AB ülkeleriyle. AB paralarının diğer paralara göre değer kazanması olumlu etki yapar. Önümüzdeki yılın başından itibaren Euro devreye giriyor. Onun da yaratacağı olumlu etki olacak. Değerli bir Euro, AB ülkelerinin satın alma gücünün daha da yukarıya çıkması anlamına gelir. Bunun sonunda da AB ülkelerine en yakın ekonomi bizimki. Kuvvetli bir Euro bizim lehimize olacaktır. AB ülkelerinin para birimleri oldukça güçlü bir şekilde gelişme gösteriyor'' yorumunda bulundu.
SEÇİMLERİN ETKİSİ
Dış Ticaret Müsteşarı Yavuz Ege, seçimle ilgili soru üzerine de ‘‘Seçimlerin, büyüklükleri etkilemesi politikaların değişmesiyle mümkün. Mevcut uygulanan politikalar, 1999'un hazırlanan programı ve bütçesinde farklı bir takım uygulamalar olursa elbette farklı sonuçlar olur’’ karşılığını verdi.