Kriz yüzünden Türkiye’ye fren koydu, şimdi pişmanlık yaşıyor

SALVATORE Ferragamo, 1928’de kendi ismini taşıyan markayı Floransa’da kurmuştu ancak ikonik bir hâl almalara Hollywood’a giderek film endüstrisi için ayakkabı üretmesiyle başladı. Aurdey Hepburn, Ava Gardner, Marilyn Monroe gibi yıldızların hem filmlerde giydikleri hem de özel yaşamlarında sahip oldukları ayakkabıları üreterek bütün dikkatleri üzerine çekmişti. Nicole Kidman, Catherine Zeta-Jones, Monica Belluci gibi günün ünlülerinin de ayaklarından eksik olmayan Salvatore Ferragamo’nun 2007’de 687 milyon Euro olan cirosu, 2008’de yüzde artışla 691 milyon Euro’ya çıktı. 2009’un kolay bir yıl olmadığını söyleyen Selvatore Ferragamo CEO’su Michele Norsa, Fashionable istanbul etkinliği için geldiği istanbul’da sorularımızı yanıtladı.*   Sizi hep havalimanı markası gibi algılıyoruz. Havalimanlarını özellikle mi tercih ediyorsunuz?-  Dünyada 90 ülkede 2 bin 700 çalışan ve 570 civarında mağaza ile faaliyetteyiz. Bu rakama shop-in-shop’lar da dahil. Havalimanlarındaki satış noktalarımızın sayısı 100. Ekonomik krize kadar havalimanı, seyahat noktalarındaki işler çok hızlı büyüyordu. Havalimanı çok görünür bir yerdir. Yılda 4.5 milyar insan havalimanlarından geçiyor. En çok havalimanında bulunan markalardan biriyiz ama Burberry, Gucci de oradalar, unutmayın. *   2009’u nasıl geçiyor, kriz neleri etkiledi? -  Kriz iki şeyi etkiledi: Yatırımlar ve pazarlar. Mağaza, alışveriş merkezi, otel, proje yatırımları azaldı. Hepimizin mağaza açma oranı düştü. 2008’de 30 mağaza açmıştık, bu yılı 18-20 mağaza açarak kapatacağız. Faaliyette bulunduğumuz pazarlarda ise çeşitli etkileri oldu.*   Nasıl etkiler?-  Grip salgını gibi... Örneğin Latin Amerika’da krize rağmen iki haneli büyüdük. çin’de 8-9 mağaza açtık. Japonya ve abd en çok etkilenen pazarlardı. En büyük küçülmeyi orada yaşadık. İspanya, italya, fransa, İsviçre de kötü etkilendi. Zayıf sterlinin yardımıyla İngiltere’de büyüdük. abd’de yıl berbattı ama Miami gibi, Latin Amerikalılar’ın yazlıklarının olduğu yerlerde büyüme yaşadık. rusya krizden çok etkilendi. Ruslar gelmeyince, Avrupa’daki satışlar da düştü. Ortadoğu aynı kaldı. Biz nakitte kalarak krizle mücadele ettik.Türkiye için geç kaldık*   Ya Türkiye?-  Türkiye’de çok küçük bir faaliyetimiz var. Harvey Nichols’da satılıyoruz. Türkiye’de mağaza açma zamanımız geldi de geçiyor. Geçen yıl istanbul mağazası için karar verdik ama kriz nedeniyle ertelendi. Ortak olabilir, franchise olabilir. Türkiye’yi görmezden geldik. Bu büyük bir hata. Fashionable istanbul için geldik ve çeşitli görüşmeler yapıyoruz. 2010’da istanbul mağazasını açmış olmalıyız. Türkler Avrupa’da bizim iyi müşterimiz. Burada büyük potansiyel görüyoruz. Ve Türkiye erkek tüketiminin de yüksel olduğu muazzam bir pazar. Çok fırsat görüyorum çook.

12 bin sterline çanta sattık internet göz ardı edilemez

*   Herkes inovasyon diyor ama bu içi doldurulmadan söyleniyor. Siz neler yapıyorsunuz? -  Çok doğru bir tespit. Biz yeni bir inter sitesiyle on-line satışa başladık. Gelecekte bu çok önemli olacak. Çok yaratıcı bir site. istanbul’daki defilemizi de orada yayınlayacağız. *   Lüks ve internetten satış çok alışılmış bir şey değil. İnsanların lüks alışverişte yaşamak istediği görmek, dokunmak, koklamak, hissetmek duygularını veremeyeceksiniz ama...-  Bakın bu da değişti. Biz inanılmaz detaylar sunarak o saydığınız duyguların hepsini olmasa da görmeyi fazlasıyla sunuyoruz. İlk çantayı dün İngiltere’ye sattık örneğin. 12 bir sterline bir kadın çanta aldı. Dokunmadan, hissetmeden, koklamadan...

Alışverişe yatırım gibi bakılıyor, moda yerine klasik tercih ediliyor

*   Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak deniyor. Lükste neler değişecek?-  Tüketici artık fiyatı daha çok önemsiyor. Bunu herkes bir yere not etsin. Bazen sezon sonu ürün bazen outlet alışveriş tercih ediyorlar. İnsanlar moda ürün yerine daha klasik olanları, daha uzun yıllar giyecekleri, kulanacakları şeyleri alıyor. Çünkü artık buna bir yatırım gibi bakıyor. Alışveriş yapma güdüsünü yatırım ile bütünleştiriyor. Eski alışveriş heyacanı artık olmayacak. Her şey çok değişti ve değişiyor. Resmi iyi okumak lazım. *   Bu değişiklikleri ekonomik kriz hızlandırdı değil mi? -  Geçmişte çok kriz gördük. Ve hepsini unuttuk. Bu krizin sonuçları biraz uzun sürecek. Bunu tamamen unutabilir miyiz, açıkçası bilmiyorum.

2.5 milyon Euro bütçeyle dünya devlerini getirdi

DÜNYANIN en büyük moda organizasyon ve modellik ajanslarından IMG Fashion’ın danışmanlığında 23-25 Ekim tarihlerinde Dolmabahçe Sarayı’nda Fashionable istanbul düzenleniyor. istanbul’u dünya moda başkentleri arasına ve moda takvimine sokmaya çalışacak Fashionable istanbul by Avea’da Roberto Cavalli, Gianfranco Ferre, Salvatore Ferragamo, Missoni, Vivienne Westwood ve genç tasarımcıların defileleri yer alıyor. Baykam&RBM tarafından düzenlenen Fashionable istanbul’un bütçesi 2.5 milyon Euro.

Moda takvimleri çok dolu istanbul umut vaat ediyor

*   Fashionable istanbul yeni bir etkinlik olarak moda dünyasında nasıl bir yer alabilir?-  Bu kesinlikle iyi bir şov. Moda takvimi çok dolu. Markalar için de oralarda yer almak güç. Bir ülke ya da şehir olarak o takvimin bir parçası olmak da öyle. Görünmek için böyle etkinlikler önemli. istanbul umut vaadediyor. Uluslararası basına, gençlere zirvedeki müşterilere ulaşmakta faydası çok. Biz bu pazara adapte edilmiş bir koleksiyonu gösteriyoruz.

Erkeğin kravatı kadının Vara ve Varina’sıyız

*   Sizi neden kravat markası olarak algılıyorum?-  Adet olarak en çok kravat satıyoruz, haklısınız. Yılda 700 bin kravat... Fakat ikonik olarak biz ayakkabıyız. Vara bizim ikonik ayakkabımız. Onun daha balerin sitilini Varina’yı ürettik. Müthiş bir etki yarattı. Çok beğenildi. Erkeğin kravatı, kadının Vara ve Varina’sıyız.