Kriz lüks otomobilleri de vurdu

Fer Mas Oto Genel Müdürü Orhan Ülger, 28 Mayısta Gaziantep'te başladıkları İtalyan lüks ve yüksek performanslı spor otomobil üreticisi Maserati'nin modellerini daha yakından tanıtmak için güney illerimizi kapsayan Maserati Roadshow 2009 kapsamında geldiği Adana'da, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2005 yılında Tofaş bünyesinde kurulan şirketin, Maserati ve Ferrari marka araçların Türkiye distribütörlüğünü gerçekleştirdiğini kaydetti.

Ülger, 2003 yılı öncesi her iki markanın da yılda 3-5 adet satıldığını kaydederek, “Tofaş ve Koç Grubuna geçmekle bir açılım yaptık. Her iki marka için yılda 30'lu rakamlara çıkan satış yakaladık. Bu yıl ekonomik krizin etkisiyle, hedefimizi 20 otomobile düşürdük” dedi.

Yaşanan ortamda geleceği görmenin kolay olmadığını belirten Ülger, “Ancak, bir düzelme yaşandığını düşünüyorum. Kriz hemen bitecek değil, uzun sürebilir. Yine de bu rakamları telaffuz edebiliyorsak, birtakım çabalarla yaşanan düşüşlerin telafisi mümkündür. Biz de bu yönde çaba harcıyoruz” dedi.

Lüks spor otomobil için ana pazarın İstanbul olduğunu belirten Ülger, şöyle devam etti:

“Maserati'nin, İstanbul pazarında doğru müşterilerle telaffuz edilmesi, algılanabilmesi, Avrupa ve dünyadaki imajının Türkiye'de de aynı şekilde gerçekleşmesi için bazı şeyler yapmak gerekiyordu. Biz bunları fazla fazla yaptık. Servis, satış sonrası hizmet kalitemizle ve kadromuzla, şu anda oldukça iyi bir yerde olduğumuzu düşünüyoruz. Bundan sonra işimiz biraz daha açılım gerektiriyor. 3 sene boyunca Bursa, İzmir, Ankara ve Bodrum'a gittik. Buralardan hemen dönüş alamadık ama sonunda aldık. Bugün baktığınızda, o bölgelerden her iki markamızdan da müşterimiz var. Güney illerine yaptığımız tanıtım turunda büyük ilgi görüyoruz. Bu yıl satışımız düşse de, Türkiye'de gelecek için umutluyuz.”

ÖZEL SİPARİŞ VE EL İŞÇİLİĞİYLE YAPILIYOR

Ülger, tanıtımını gerçekleştirdikleri lüks spor otomobili Gran Turismo ve 4 kapılı sportif coupe sedan segmentinin öncüsü Quattroporte'u 220 bin avrodan başlayıp 270 bin avroya çıkan fiyatlarla satışa sunduklarını kaydederek, şöyle devam etti:

“Tamamen el işçiliğiyle yapılan bu tür otomobillerin kişiye özgü özellikleri olduğu için, dikiş ipliğinden tutun da birtakım iç renk ve dış rengine, çeşitli aksesuarlarına kadar müşterinin seçimiyle yapılabiliyor. Böyle sipariş için 3 aydan başlayan sürelerle beklemek gerekiyor. Tabi stoklarımızdan bulunan bir araç tercih edilirse, hemen teslimatını yapabiliyoruz.

En çok gelen soru, 'servis yok ne yapacağız?'. Arıza durumunda biz kendi ekibimizi gönderiyoruz. Eğer orada yapılamayacak bir arızaysa, araç İstanbul'a getiriliyor. Tamirat sürerken aynı marka bir aracı müşterinin kullanıma veriliyor.”

Müşteri kitlesi için özenle çalıştıklarını belirten Ülger, şöyle devam etti:

“Otomobillerimizi düzenlediğimiz etkinliklerle potansiyel müşterilerimize tanıtıyoruz. Örneğin Adana'da 100 kişiye davetiye gönderdik, 50'sinden cevap geldi. Tabi bunları araştırıp bulduk. Hiç kimse tesadüfi olarak davet edilmedi. Adana'da bu otomobili alabilecek maddi güce sahip çok kişi var. Ancak, Maserati gibi otomobilleri alacak kişinin, sportif araca meraklı olması, markaya yakın durması, bugüne kadar kullandığı araç ve araçların bu paralelde olması lazım. Yani bizim için kişini sadece alabilecek maddi güce sahip olması, ismi ve kim olduğu değil, bu marka ve modeli kullanabilecek bir tarza ve potansiyele sahip olması önemli. Davetlerimizi, bu kriterleri değerlendirerek gönderiyoruz.”