Kriz Ankara'yı da vurdu

Güncelleme Tarihi:

Kriz Ankarayı da vurdu
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 30, 2001 00:00

Tüm Türkiye'den yükselen sesler krizin Ankara'dan anlaşılamadığı yönünde olurken, Ankaralı tüketicinin de krizi derinden yaÅŸadığı belirlendi. Büyük market yöneticilerinin tespitine göre, Ankaralılar da krizle tüketim alışkanlığını deÄŸiÅŸtirdi. Tüketim miktarı Ankara'da da yarı yarıya azaldı, temel gıdalar dışında pekçok ürün Ankaralı'nın listesinden de çıktı. Kriz tüketimde daralma yaratmakla kalmayıp, Türk tüketicisinin karakterini de deÄŸiÅŸtirdi. Özellikle kriz öncesindeki dönemde alışveriÅŸ çılgınlığına tutulan Türk tüketicisi, artık parasının hesabını tutan, gereksiz alışveriÅŸ yapmayan, daha bilinçli hareket eden bir kimlik edindi. Tüketici eÄŸilimlerinin aynası olan büyük marketlere ziyaretler arttı, ancak alış veriÅŸ miktarları azaldı. Tüketiciyi yakından izleyen büyük marketlerin saptamalarına göre, lüks tüketim alışkanlıklarından vazgeçildiÄŸi gibi, temel gıda harcamalarınında da tercihler deÄŸiÅŸti. Son günlerde krizin Ankara'da yeterince hissedilmediÄŸi gibi sesler yükselirken, bunun tüm Ankara'yı içermediÄŸi anlaşıldı. Büyük market yöneticilerinin yaptırdıkları araÅŸtırmalara göre, ‘‘Ankara memur kenti, iÅŸsizlik oraya uÄŸramadı, Krizi Ankara'da kimse tam olarak anlamıyor’’ yönündeki yargı doÄŸru çıkmıyor. Ankara'da da tüketici eÄŸilimleri diÄŸer illerdeki gibi deÄŸiÅŸti. Tüketici ile içiçe olan büyük market yöneticilerinin, krizle birlikte geliÅŸen alışveriÅŸ trendine iliÅŸkin saptamaları şöyle:MARKETE GÄ°DEN ÇOK AMA: Büyük marketlerde gözlemlenen en belirgin tüketici davranışlarından biri özellikle ÅŸubat krizinden sonra ziyaret sayısının artmış, buna karşın alışveriÅŸ miktarının düşmüş olması. TansaÅŸ yetkilisi Bora Tanrıkulu, bu durumu şöyle anlattı: ‘‘Şubat ayının hemen sonrasında alışveriÅŸ frekansları artmaya baÅŸladı. Eskiden 15 günlük alışveriÅŸler yapılırken ÅŸu anda bizim müşterilerimiz haftada 3 kere alışveriÅŸe geliyor. Toplu alışveriÅŸ bitti. Nakitte kalma çabası var.’’ Genel Müdür Yardımcısı Kazım Bilgen'in aktardığına göre Contour'un tespitleri ise şöyle: ‘‘1999 yılında müşteri başına alışveriÅŸ miktarı 9 milyon liraydı. 2000 yılında bu rakam 12 milyon 150 bin liraya, 2001 yılında ise 12 milyon 900 bin lira oldu. Her ne kadar bu yıl ortalama yükselmiÅŸ görünüyorsa da, bunda aynı miktarda tüketim olmadığı halde kriz nedeniyle artan fiyatlar etkili.’’SADECE TEMEL Ä°HTÄ°YAÇLAR: Bütün marketlerde gözlenen bir nokta da alışveriÅŸlerin tamamen temel ihtiyaçlara yönelmiÅŸ olması. Bora Tanrıkulu, TansaÅŸ müşterilerinin temel ihtiyaç maddelerine kanalize olduÄŸunu söylerken, Nurullah Öztürk de, YimpaÅŸ'da en çok düşüşün mobilya, beyaz eÅŸya ve tekstil ürünlerinde olduÄŸunu kaydetti. Gıda da kriz sonrası yüzde 5'lik bir gerileme yaÅŸandığını belirten Öztürk, YimpaÅŸ'ların içindeki restoran ve kafeteryalarda ise yüzde 10'luk gerileme olduÄŸunu söyledi.MARKADAN KAÇIÅž BAÅžLADI: Kriz sonrası en büyük darbeyi birincil marka olarak adlandıran grup aldı. Tanrıkulu, ‘‘Markasıyla pazar lideri olan pekçok firma, kriz sonrası yerini ikincil markalar denilen daha ucuz ürünlere bıraktı’’ dedi. Kazım Bilgen ise, eskisi gibi marka tercihinin ön planda olmadığını kaydetti. Bunun sonucu market raflarında aynı üründe deÄŸiÅŸik fiyatları taşıyan markaların sayısı arttı. Bu arada market markaları denilen ürünlere de fiyat avantajı nedeniyle talep arttı. PROMOSYONA DUYARLILIK ARTTI: Büyük marketlerin öteden beri yaptığı promosyonlar krizle birlikte tüketici tarafından daha da önemsenir oldu. YimpaÅŸ Genel Müdürü Nurullah Öztürk, ‘‘Gıda da bile tüketiciler promosyona duyarlı bir hale geldi. Tercihler indirimlere giren ürünlere yöneldi, artık promosyonlar eskisine göre daha çok takip ediliyor’’ diye konuÅŸtu. Contour Genel Müdür Yardımcısı Kazım Bilgin ise, tüketicinin artık ‘‘daha ekonomik fiyatlı ürün’’ anlayışına yöneldiÄŸini kaydetti.LÃœKS TÃœKETÄ°ME ELVEDA: Son yıllarda lüks tüketime olan ilgi de krizle birlikte kesilmiÅŸ durumda. Özellikle parfümeri, kozmetik gibi kiÅŸisel bakım ürünlerinde ürünlerde ciddi bir düşüş var. Öztürk, salam, sosis, sucuk gibi ÅŸarküteri ürünlerinin eskisi gibi raÄŸbet görmediÄŸini vurguladı.AlışveriÅŸ krizde nasıl deÄŸiÅŸti?Marketlere gidenlerin sayısı arttı, ama alışveriÅŸ azaldı.AlışveriÅŸ neredeyse tümüyle temel ihtiyaç malına kaydı.Asıl markalar yerine, ucuz olan market markaları öne geçti.AlışveriÅŸte günlük, anlık indirimler yakın takibe alındı.Memur kenti Ankara'da da tüketim krizle düştü.Irsıdar: Et tüketimi yarı yarıya azaldıMigros Genel Müdürü Oktay Irsıdar, ‘‘99'da satın alma gücü iyiyken, 2000'de azaldı, 2001'de biraz daha iyi oluruz beklentisine raÄŸmen ÅŸubat krizinden sonra daha da derinleÅŸti’’ dedi. Irsıdar, temel ihtiyaç maddelerinde bile düşüşler yaÅŸandığını kaydetti. Migros Club kartıyla Migros'un 3 milyon 550 bin müşteriyi yakından takip ettiklerini belirten Irsıdar, tüketim eÄŸilimlilerindeki bazı deÄŸiÅŸiklikleri şöyle sıraladı:En çok düşüş refleks alımları denilen yani insanın görünce almayı düşündüğü ürünler olan ciklet, muz, mayonez, çikolata, gofret gibi ürünlerde oldu.BaÅŸta deterjan olmak üzere her üründe markalardan kaçış var. Birincil markalar yüzde 60-65 pazar payı, ikincil markalar yüzde 35-40 pazar payı alırken birincil markaların payı yüzde 50'nin altına düştü. Migros markalı mallar yüzde 17 arttı ama genelde ikincil markalar ön plana çıkıyor. Bütün gruplar incelendiÄŸinde çok ciddi düşüş et ve ÅŸarküteri grubunda yaÅŸandı. Burada pazar payı yüzde 50 azaldı. Gıda harcamaları içinde önceden yüzde 15 yeri olan bu ürünler artık yüzde 7.5'ini tutuyor. Buna karşılık süt ve süt ürünlerinde artış söz konusu. Åžarküteriden kaçan sütlüye yöneliyor.Beyaz ete yöneliÅŸ devam ediyor. Piliçin pazar payı Migros'ta yüzde 4 iken yüzde 4.3 arttı.Bakliyat grubu kendisini korudu. Sebzeler deÄŸil ama meyveler yüzde 10 düştü, ‘‘almasak da olur’’ denilebiliyor. Muz satışları yüzde 35 düştü.Müşteri sayısı yüzde 18 arttığı halde satış volümü düştü. Migros müşterileri rakiplere gitmiyor, yine Migros'a geliyor ama daha az alışveriÅŸ yapıyor. Bu da satın alma gücünün düştüğünün en büyük delili.Ufak gramaja kaçış yerine, büyük gramajlar tercih edilmeye baÅŸlandı. Çünkü büyük gramajın daha tasarruflu olduÄŸu bilincine varıldı. ÖrneÄŸin çamaşır makinesi deterjanları geçen yıl ufak ambalajlar yüzde 60, büyük ambalajlar yüzde 40 iken bu oranlar tam tersine döndü. Ama tüketim azaldı.Ä°stanbul ile Ankara'yı karşılaÅŸtırırsak, Ankara'daki göstergeler Ä°stanbul'un biraz daha altında. Memur iÅŸsiz kalmadı ama geliri azaldı. Anadolu, DoÄŸu Anadolu ise daha da etkilendi. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!