Köprüaltı dükkanları bomboş

Yapımını Sezai Türkeş-Fevzi Akkaya İnşaat A.Ş ve Thyssen Engineering Gmbh ortak girişiminin üstlendiği Yeni Galata Köprüsü'nün altında bulunan milyarlarca lira değerindeki dükkanlar Karayolları ile müteahhid firma arasındaki yıllardır süren hukuki savaş yüzünden açılamıyor.

30 milyon dolara mal olması öngörülürken 61 milyon dolar harcanarak 30 ay yerine 78 ayda tamamlanan köprü, Karayolları Genel Müdürlüğü ile müteahhit firma STFA'yı mahkemelik etti. 31 milyon dolarlık fazla ödeme yapıldığı gerekçesiyle açılan davalar sonunda STFA'ya görevden el çektirildi. Yeni Galata Köprüsü'nün 15 yıllık hukuki öyküsü hala sürüyor. İstanbullu'ya hizmet vermesi beklenen çalışmalar ise 6 yıl önce bırakıldığı yerde kalmış durumda. Yargıtay'ın aldığı bir kararın üzerine gidilmemesi ve yeni bir ihale açılamaması da konunun müzminleşmesine bir neden.

Karayolları 17. Bölge Müdürlüğü yetkilileri yapımına 1987'de başlanan ve trafiğe 1992'de açılan köprünün eksikliklerinin mahkeme tarafından tespit edildiğini, eksikler tamamlanmadan teslim alınamadığını belirttiler.

Kesin kabulü olmadığı için Karayolları da köprünün altındaki dükkanları İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne teslim edemiyor. Teslim için köprünün kesin kabulünün yapılması gerek. Halbuki köprü altındaki dükkanların 1993 ekiminde projeye uygun olarak teslim edilmesi gerekiyordu.

Boş duran dükkanlar yüzünden belediyenin yılda 550 milyar, bugüne kadar ise yaklaşık 3 trilyon lira zarar ettiği belirtiliyor.

Tamamen bittikten sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne teslim edilecek olan köprünün altında, yaklaşık 6 bin 500 metrekarelik alışveriş merkezi bulunan 130 dükkanlı bir tesis olacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Köprü ve Atölyeler Müdürlüğü, dükkanlar kendisine teslim edilir edilmez, büyük olanlarını ortalama yıllık 8 milyon marka, 15-20 metrekarelik olanlarını da bugünün fiyatıyla aylık 150 milyon liraya kiraya verecek.

KÖPRÜNÜN 15 YILLIK HUKUK SAVAŞI

Yeni Galata Köprüsü inşası sözleşmesi Ocak 1985'de imzalandı. Finansmanın sağlanamaması nedeniyle müteahhit firma projeye 11 Haziran 1987'de başlayabildi. Sözleşmeye göre köprüyü 912 iş gününde bitirmesi gerekirken 29 Ekim 1993'e kadar uzadı.

Dalan döneminde ihaleyi, verilen fiyat sıralamasında 5. olmasına karşın bu konsorsiyumun kazanması; yabancı kredi kuruluşunun kredi verdiğine dair imzasının aslında konsorsiyumun öbür üyesi olan Thyssen firmasının müdürlerince atıldığının ortaya çıkması usulsüzlük iddiaları arasında yer aldı.

Krediyi veren kuruluşun yaptırdığı fizibilite araştırmaları sırasında köprünün gemi çarpmalarına dayanıklı yapılmadığı anlaşıldı.

Müfettişlerin beş ay süren teftişi sonucu STFA'ya 30 milyon 997 mark fazla ödeme yapıldığı, Karayolları'nda 13 üst düzey yetkilinin bu ödemelede sorumlu bulunduğu ortaya çıktı.

Fazla ödenen paranın müteahhit firmadan karşılanması kararı verilince konsorsiyum inşaatı durdurdu.

Anlaşmazlığın hakem yoluyla giderilmesine çalışıldı. İlk hakem davasını konsorsiyum kazandı. Ancak Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 3 Mart 1994'te davanın reddine karar verdi. Karar müteahhide yapılan fazla ödemelerin geri alınması anlamına geliyordu.

Bayındırlık Bakanı Erman Şahin 7 Temmuz 1995'de müteahhidin namı hesabına yeni bir ihale açılmasını öngördü. Ama Erman Şahin'in görevden istifa etmesiyle talimat da rafa kaldırıldı. Bayındırlık Bakanı'nın kararı, Otoyolları Daire Başkanı Hikmet Tuğlu tarafından süresiz olarak ertelendi.