Güncelleme Tarihi:
Erdoğan, Birleşik Arap Emirlikleri ziyareti öncesinde İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yaptığı açıklamada iptal edilen ihaleyle ilgili olarak şunları söyledi:
"Rakamı küçük bulduğumuz için ihaleyi iptal ettik. Bir çok kurumun, kuruluşlar çok çok önemli. Beklediğimiz rakam çok çok fevkinde bir rakamdı. En üst düzeyde bir rakam vardı. Bir de onun altı ve en altta rakam vardı. En alttaki rakamı bile yakalayan olmadı. İlla blok satış olacak diye bir şey yok.Halka açmak gibi bir çalışma yaptırıyoruz.Belli bir oranını halka açmak gibi bir adımını da bu özelleştirmede atabiliriz."
İstanbul 1. ve 2. köprü ile bazı otoyolların 25 yıllığına özelleştirilmesi için düzenlenen ihalede en iyi teklifi 5.7 milyar dolarla Koç Holding AŞ-UEM Group Berhad-Gözde Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı AŞ Ortak Girişim Grubu vermişti.
Başbakan Erdoğan’ın bu miktarı az bulup iptal sinyali verdiği ihalenin kaderi dün Maliye Bakanlığı'nın iptal kararıyla belli oldu. Başbakan Erdoğan, 2 Şubat’ta yaptığı açıklamada, bazı özelleştirme ihalelerinde alınan tekliflerin yeterli olmadığını ve bunların iptal edilebileceğini belirtmişti.
Erdoğan havalimanında gündemdeki konulara ilişkin başka açıklamalarda da bulundu. İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
İmralı’daki görüşme devam ediyor. Bitmiş değil henüz. Öcalan BDP heyetine ne gibi telkinlerde bulunur bunu bizler BDP heyetinden dinlemeden bilemeyiz.
Döndüklerine ne söylediklerini öğreneceğiz. Sürece ilişkin verdiğimiz mesaj silahların bırakılmasıdır. Silahların bırakılmasıyla birlikte ülkemizdeki teröristlerin ülkemizi terk etmesidir. Bu konuda daha önce yaşanmış bazı talihsiz gelişmelerin yaşanmaması için tedbirlerimizi alırız dedik. Temenni ederim ki bu istikamette tedbirler alınır. Taşın altına hep birlikte elimizi, vücudumuzu koymalıyız.
MERKEL’İN ZİYARETİ
Merkel’in Türkiye ziyaretiyle ilgili olarak imtiyazlı ortaklık ifadesini kullanmış. Dönem başkanlığında bizler orada bazı fasılların açılmasını sağlamıştık. 2,5 yıldır fasıl açmak gibi bir durum olmadı. Almanya’nın tutumu Fransa ile örtüştü.Fransa’daki değişim ve Fransa ile Almanya’nın bakışlarında da daha farklı bir gelişme söz konusu. Fasılların açılması noktasında Merkel’in yapmış olduğu olumlu açıklama İrlanda Dönem Başkanlığı’nda karşılığını bulacaktır dilerim. Hollande’ın olumlu yaklaşımı, bu ima edilmiştir. Herhalde bu istikamette olumlu bazı gelişmeler başlayacaktır diye düşünüyorum.
SURİYE’DEKİ İÇ SAVAŞ
Suriye’de 70 bine yakın insan öldü. Binlerce yaralı var.Bizim ülkemizde 250 bine yakın mülteci var. Bizim iki katımız Ürdün ve Lübnan’da var.
Bütün bunlara rağmen biz Türkiye olarak işin birinci derecede zarar görebilecek kısmıyız. Biz bütün tedbirimizi aldık, alacağız. Rejime yönelik tavrımız olumsuzdur.
Suriye halkının özgürlük mücadelesinde yanında olmaya sonuna kadar devam edeceğiz. En azından AK Parti iktidarında devam edeceğiz. Bu konuda bazı muhalif sesler çıkmasına rağmen o seslerin nerede nasıl beyanlar verdiği ortadadır. Bizim o seslerden farkımız ortadadır.
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AK Parti’nin yaptırdığı anketlerde süreçte halkın yüzde 95’inin süreci desteklemesiyle ilgili olarak "Başbakan anketlere güvenmesin. Bu iş anketlerle yürütülecek bir iş değil. Yüzde 99 sürece karşı çıksa barıştan vaz mı geçeceğiz. Anketler yerine insanların yüreğine, gözlerine bakılmalı" demişti.
Anketler hakkındaki bilgileri daha önce verdik. Son dönemlerde sürekli 50’nin üzerinde bir oranda partimiz istikametini devam ettiriyoruz. Demirtaş siyasetin daha acemisidir. Anketleri yaptırmayan bir siyasi partinin nereden nereye geldiğini görmesi mümkün değildir. Durumunun ne olduğunu anlamak istiyorsa Demirtaş durmasın anket yaptırsın. Çok çok önemlidir tavsiye ederim. İşi elinde silahı olanlara bırakmasın, eli kalem tutanlara bıraksın. Eli kalem tutanlarla halkın nabzını tutsun. Bizim de deneyimimiz onu gösteriyor.