Köpek mamasıyla yangın söner mi?
Güncelleme Tarihi:
Standartlara uygun olmayan yangın tüpleri, insanların hayatını tehlikeye atıyor. Türkiye’de denetimi yeterince yapılmadığı için yangın söndürme tüplerinin içine maliyeti düşürmek için mermer tozundan köpek mamasına kadar farklı malzemelerin konulduğu ortaya çıktı.
YANGINA ilk müdahale anında en hızlı önlemlerden biri olan yangın söndürme tüpleri, Türkiye’de hayat kurtarmak yerine insan hayatını tehdit ediyor. Denetimlerin yetersizliğinden kaynaklanan boşluğu değerlendiren birçok yangın söndürme tüpü üreticisi, maliyetleri düşürmek için başta mermer tozu, traş köpüğü ve hatta köpek maması yapılması için kullanılan malzemeleri kullanıyor. Söz konusu malzemelerin kullanıldığı tüpler, yangını söndürmek yerine yangının şiddetini arttırıyor.
KOD NUMARALARINA DİKKAT
Geçen haftalarda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma, yangın söndürme tüpleri konusundaki sorunu ortaya çıkarttı. Türkiye’de üretilen veya yurtdışından ithal edilen yangın söndürme tüplerinin üzerinde kullanılacak alana göre değişen bazı kod numaralarının olması gerekiyor. ‘21A’ koduna sahip yangın söndürme tüpleri, minimum 2 metre 10 cm uzunluğunda 50 tane kalası ve kağıt gibi maddeleri söndürebiliyor. Bunun yanı sıra ‘133B’ kodlu yangın söndürme tüpleri ise 80 litrelik akaryakıtı söndürülebilecek performansa sahip durumda. Ancak standartlara uygun olmayan ve daha fazla kâr etmek isteyen üretici şirketler, tüplerin içine koydukları malzemelerle insanların hayatını tehlikeye atıyor.
TÜPE MERMER TOZU
Yangın söndürme şirketlerinden aldığımız bilgilere göre söz konusu malzemelerin başında mermer tozu veya taş tozu geliyor. Ağırlıklı Eskişehir’den kamyonlarla getirilen mermer tozları, standartlara uygun olmayan yangın tüpü üreten şirketler tarafından satın alınıyor ve son kullanıcıya ulaşan tüplerin içine konuluyor. Bunun yanı sıra yangın tüplerine konulan maddeler arasında saç spreyi, traş köpüğü, jel, deodrant, spreylerin yapılabilmesi için gerekli olan maddeler Tirklorflormetan, Diklordiflormetan, Klorpentafloretan, Tirkloretan’ın yanı sıra kuru köpek mamalarının koruma maddesi de yangın söndürme tüplerinin içerine konuluyor.
20 TL’nin altında olmaz
STANDARTLARA uygun olmayan yangın söndürme tüplerinin anlaşılabilmesi satın alınacak fiyat önemli bir etken olarak gösteriliyor. İsmini açıklamak istemeyen bir üretici 1 kilogramlık yangın söndürme tüpünün maliyetinin 15 TL civarında olduğunu söyledi. Şirketin ve satıcının kârıyla beraber bu rakamın 20 TL’nin üzerine çıktığını ifade eden üretici, “Bu yüzden 20 TL’nin altına alınacak yangın tüplerinin standartlara uymama oranı artıyor. Ancak ‘merdiven altı’ olarak belirtilen sahte yangın tüpü üreticileri kasıtlı olarak fiyatları yukarıya çekiyor” dedi.
Yangın tüplerinin bakımı nasıl yapılmalı
UZMANLARIN paylaştığı bilgilere göre yangın tüplerinin basınçları her ay kontrol edilmesi gerekiyor. Tüplerin üzerinde olması gereken manometre yani basınç ölçerin yeşil bölgede içinde yer alacak. Bunun yanı sıra yeni yangın söndürme tüpü alanlar en az 6 ay en fazla ise 1 yıl içinde tüpü aldıkları şirkete veya uzman bir şirkete ‘TS ISO 11602-2’ standardı dahilinde bakım yaptırmak zorunda. Bunun yanı sıra yangın tüpleri yerden 90 cm yukarıda duvara asılması gerekiyor.
Denetim sonrası malzeme değişiyor
YANGIN söndürme cihazları pazarındaki en büyük sorunlardan biri denetimlerin yeterince yapılmaması olarak paylaşılıyor. Konu hakkında bilgi veren Hassa Yangın Söndürme Sistemleri Genel Koordinatörü Hasan Sarıcı, üretici şirketlerdeki yangın söndürme tüpleri yerine satışta olan ürünlerin kontrol edilmesi gerektiğini belirtti. Sarıcı, “Sanayi Bakanlığı yetkilileri, üretici şirketlere giderek kontrolleri gerçekleştiriyor. Ancak asıl sorun son kullanıcıya ulaştırılan yangın tüplerinden kaynaklanıyor. Denetleme sırasında yetkililere standartlara uygun yangın söndürüme tüpleri gösterilirken raflarda yer alan veya son kullanıcıya ulaşan ürünler genellikle standartlara uymuyor. Bu yüzden denetlemelerin çat kapı ve sıklıkla yapılması gerekiyor” diye konuştu. Türk Standartları Enstitüsü’nün (TSE) ise belgeyi verdikten sonra da denetim gerçekleştirmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Sarıcı, şirketlerin standartlara uygun örneklerden sonra tüpün içindeki malzemeleri değiştirdiğini kaydetti.