Güncelleme Tarihi:
Ancak gayrimenkulde fiyatların düşmediğine, sadece artışın durduğuna dikkat çeken Taş şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye’de yılda 1 milyon konut talebinden bahsediyoruz. İkinci eli de düşünürsek, arzın yıllık en az 600 bin seviyesinde olması gerekiyor. Arzda ciddi sıkıntı var ve arz sıkıntısı devam edecek, dolayısıyla fiyatların artacağına ilişkin ilk neden bu. İnşaat şirketleri maliyetleri öngöremediği için yeni projelere başlayamıyor. Bu da yeni arzı engelliyor. Ayrıca hatırlayalım Kasım 2021’de 2.5 milyon TL olan bir konut, Mayıs 2022’de 5.5 milyon TL, Ağustos’ta 7 milyon TL oldu. Herkes kıtlık psikolojisi ile gayrimenkul almaya çalıştı. Bunun üstüne bir de depremden dolayı bölgede 600 bin konut üretilecek olması konusu geldi. Deprem bölgesinde 600 bin konut üretmek demek, inşaat malzemesi üretiminin yüzde 40’ının iki yıl boyunca o bölgeye gitmesi demek. Dolayısıyla arz ile ilgili sıkıntı 2 yıl devam edecek, bu da fiyatların artış potansiyelini ortaya koyuyor. Keza 20 yıl önce yüzde 73 seviyelerinde olan ev sahipliği oranının da yüzde 56’ya gerilediğini görüyoruz. Dolayısıyla devletin arz sorununu çözmesi lazım, çözülmezse iş krize doğru gidebilir.”
ARSAYA DİKKAT
Oluşan piyasada orta gelirlilerin eve ulaşımının zorlaştığını kaydeden Taş, “Orta gelir grubu da artık en azından tapum olsun diye arsaya yöneldi. Ancak tüketicilerin arsa olayına dikkat etmesi gerekiyor, bu ülkede cak cek hayal satan çok, tüketici kendisini korumalı. Devletin bu işi regüle etmesi lazım” dedi. Era’nın Avrupa Başkanı Francois Gagnon da Avrupa’da oturum amaçlı verilen Golden Visa programlarının zorlaştırılması veya kaldırılması ile ilgili de değerlendirme yaptı ve şunları söyledi: “Avrupa’da Golden Visa işlemleri azalıyor. Yapılan resmi açıklamalar, gelenlerin, kültürel mozaiği negatif etkilediği yönünde. Ama asıl sebep, yabancılar, yerlinin fiyatının çok üzerinde fiyatla emlak alabilmesi. Bu sebeple fiyatların yukarı tırmandığı tartışmaları zorlaştırmalardaki asıl sebep.”