Konut projelerinde "sismik izolasyona" ilgi arttı

Güncelleme Tarihi:

Konut projelerinde sismik izolasyona ilgi arttı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 17, 2020 12:13

Deprem İzolasyon Derneği Başkanı Mehmet Emre Özcanlı, deprem etkilerinin azaltılmasını sağlayan sismik izolatör kullanımının kamu binaları ve karayollarının ardından konut projelerinde de yaygınlaşmaya başladığını söyledi.

Haberin Devamı

17 Ağustos 1999'da meydana gelen depremin ardından yüzlerce bina yıkılıp, binlercesi de ağır hasar alınca, gözler yapıları büyük sarsıntılara dayanıklı hale getirecek teknolojilere çevrildi. Yapılarda depremden kaynaklanan etkilerin azaltılması veya zeminden gelen deprem etkilerinin yapıya geçmesinin engellenmesini sağlayan "sismik izolasyon" da bu teknolojilerden birisiydi.

Tokyo Üniversitesi Maden Mühendisliği profesörlerinden John Milne tarafından 1876 yılında ortaya atılan "sismik izolasyon" kavramı, ilk olarak 1921 yılında Amerikalı Mimar Frank Lyond Wright tarafından Tokyo'daki Imperial Hotel'in temellerinde kullanıldı. Wright tarafından inşa edilen otel, 1923 yılında meydana gelen Tokyo depremini hasarsız şekilde atlattı.

Dünyadaki ilk kauçuk sismik izolasyonlu yapı ise 1969 yılında İsviçreli mühendisler tarafından Makedonya'nın Üsküp şehrinde bir ilkokul
binasında uygulandı.

Haberin Devamı

KAMU BİNALARININ ARDINDAN KONUT PROJELERİNDE DE YAYGINLAŞIYOR

Türkiye'deki sismik izolasyon kullanımına ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Deprem İzolasyon Derneği Başkanı Mehmet Emre Özcanlı, 17 Ağustos depreminin ardından Sağlık Bakanlığı kararıyla Türkiye'de inşa edilen devlet hastanelerinde sismik izolasyon kullanımının zorunlu hale getirildiğini kaydetti.

Sismik izolatör firmalarının bugüne kadar devlet ve şehir hastanelerinin temellerine sismik izolatör yerleştirdiğini belirten Özcanlı, ayrıca bazı data merkezleri, server'ların bulunduğu binalar ve bazı bankalarda da izolasyon çalışması gerçekleştirildiğini anlattı.
Türkiye'de son dönemde yapılan karayollarında ve Osmangazi Köprüsü ile Dilovası arasındaki viyadüklerin temellerinde deprem izolatörü bulunduğuna dikkati çeken Özcanlı, şöyle konuştu:

"15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde ve Mecidiyeköy Viyadüğü'nde güçlendirme amaçlı kullanıldı. Kamu binaları ve karayollarının ardından şimdi konut sektöründe de deprem izolatörleri kullanılmaya başlandı. Konut sektöründe bu anlamda bir uyanış var. İstanbul'daki toplu konut projelerinde satışı artırmak için deprem izolatörü kullanıldığı özellikle belirtiliyor. Deprem nedeniyle riskli bulunan bazı binalarda da izolatör sayesinde güçlendirme yapıldı. Bu sayede binalar, kat kaybı olmadan güçlendirildi. Depremin hasar verme riski bulunan kıymetli tarihi yapılar da deprem izolatörüyle koruma altına alındı."

Haberin Devamı

"BİNA TEKERLER ÜZERİNDEYMİŞ GİBİ GİDİP GELİYOR"

Deprem meydana geldiğinde yer çok yüksek frekansta sallanırken, yukarıdaki binanın daha yavaş sallandığını anlatan Özcanlı, "Temelinde deprem izolatörü bulunan bina deprem anında sanki tekerler üzerindeymiş gibi gidip geliyor. Örneğin bir yerde 7,5 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişse, deprem izolatörü olan binada bulunan kişi bu depremi 5 büyüklüğü gibi hissediyor." dedi.

Mehmet Emin Özcanlı, Türkiye'de insanların depremin ardından sadece binadan sağlam canlı çıkmayı önemsediğini, halbuki depremin ardından binaya girmeden geçirilecek her anın hem kişi hem de ülke için "ekonomik zarar" hanesine yazıldığını anlattı.

Haberin Devamı

Binalarda deprem izolatörü kullanımının yapım maliyetlerine etkisinin, toplam bina maliyetinin yüzde 1-3'ü arasında olduğunun altını çizen Özcanlı, "Yani binada İtalyan seramik yapmayıp deprem izolatörü yapmayı tercih edebilirler." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin, deprem izolatörlerinin akredite edildiği test laboratuvarı bulunan dünyadaki sayılı ülkelerden biri olduğunu da vurgulayan Özcanlı, laboratuvarın Eskişehir Teknik Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösterdiğini sözlerine ekledi. 

BAKMADAN GEÇME!