Güncelleme Tarihi:
Denizci ise, “Kondom kullanmak isterdim ama o sırada ortam, yani bardaki ortam ya da içki mantıklı düşünmemizi engelliyor ve gecenin sonunda genellikle kullanılmamış oluyor” sözleriyle özetliyor gerekçesini.
Türkiye’de AIDS riski yüksek inşaat işçileri, kamyon şoförleri, denizciler ve turizmciler üzerine bir araştırma yapıldı. Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler, Hacettepe Vakfı ve Sağlık Bakanlığı’nın desteğiyle İstanbul, İzmir, Antalya ve Trabzon’da bu sektörlerde çalışan gezici işçilerle birebir görüşüldü.
ÜÇ SORUYA YANIT ARANDI
Bugüne kadar Türkiye’de seks işçileriyle ilgili bazı çalışmalar yapılmış olsa da, bu araştırma onların müşterileri olan gezici işçi grupları üzerinde yapılan ilk çalışma oldu. 4 ilde, bin 239 çalışanla yapılan araştırmada üç soruya yanıt arandı. Gezici çalışanlar HIV enfeksiyonu ile ilgili hangi davranışlarda bulunuyor, HIV ile ilişkili bu davranışları etkileyen faktörler neler, bu çalışanlar arasında HIV enfeksiyonu bilgisi ve farkındalığı ne düzeyde?
BİLE BİLE LADES!
Hemen hemen tüm çalışanların HIV/AIDS hastalığından haberdar olduğu ve HIV’in bulaşması ve önlenmesiyle ilgili temel bilgiye sahip oldukları gözlendi. Ancak, bilgi sahibi olmanın, riskten uzak durmaya yetmediği anlaşıldı.
Rastgele ve paralı cinsel ilişkide bulunmaya, evden ayrı zaman geçirmenin ortam hazırladığı görüldü. Ayrıca alkol kullananların, riskli cinsel ilişkide bulunma eğilimlerinin 2.5 kat fazla olduğu ortaya kondu. Anketler, gemilerde, kamyoncuların mola yerlerinde, otellerde ve inşaat alanlarında yapıldı.
GEREK YOK ÇÜNKÜ TÜRK’ÜM
Kondom kullanıp kullanmadığı sorusuna inşaat işçisinin verdiği yanıt, dikkat çekiyor: “Gerek yok. Ben bir erkeğim. Türk’üm ve bizim kondom kullanmaya ihtiyacımız yok.”
Bir denizci ise şöyle özetliyor durumunu: “Kondom kullanmak isterdim ama o sırada ortam, yani bardaki ortam ya da içki mantıklı düşünmemizi engelliyor ve gecenin sonunda genellikle kullanılmamış oluyor.”
Bir turizm çalışanı ise, “Bazen kondom kullanıyorsunuz, bazen kullanmıyorsunuz. Sarhoşsanız görmezden gelebiliyorsunuz” sözleriyle anlatıyor.
Anket sonuçlarına bakıldığında ise inşaat çalışanlarının yüzde 44’ü ‘asla’ kondom kullanmadığını söylüyor. Turizm çalışanlarında bu oran yüzde 31 iken kamyon sürücülerinde ‘asla kullanmam’ diyenler yüzde 24 oluyor. Denizcilerin ise yüzde 22’si ‘asla kullanmam’ diyor.
EN BİLİNÇLİ KAMYONCULAR
‘Her zaman kondom kullanırım’ diyenlerin oranı ise yüzde 29 ile en yüksek kamyon sürücülerinde bulunuyor.
EVLİLER KONDOM KULLANMIYOR
- Evli çalışanların yüzde 27’si, seks çalışanlarıyla en azından ‘arada bir’ cinsel ilişkiye girdiğini söylüyor. Bekarlarda bu oran yüzde 47’ye çıkıyor.
Ancak seks işçileriyle ilişkiye giren evlilerde kondom kullanma eğilimi daha düşük. Evli çalışanların, seks işçileriyle son girdikleri ilişkide kondom kullanma oranı yüzde 41 iken; bekarlarda bu oran yüzde 50.
SERDE GENÇLİK VAR
- Riskli cinsel ilişki konusunda en önemli etken, evden uzak olmak. Evli erkekler ile yaşlı erkeklerin riskli cinsel ilişkiye girme eğilimi, diğerlerine göre yarı yarıya az. Bir başka deyişle gençler bu noktada daha fazla risk alıyor.
ALKOL CESARET VERİYOR
- Araştırma, alkol kullananların, riskli cinsel ilişkiye girme oranının, alkol kullanmayanlara göre 2.5 kat fazla olduğunu gösteriyor. Özellikle sık alkol kullanan kamyon sürücüleri, önemli sayıda riskli cinsel ilişkiye giriyor.
NEREDE BULUYORLAR?
Gezici çalışanların yüzde 31’i seks işçilerini bar/gece klübünde buluyor. Yüzde 22’si ise geçici/kiralık meskenlerde buluşuyor. Yüzde 13’ü yolda, yüzde 8’i de internetten buluştuğunu söylüyor.
ENDİŞE VERİCİ
Raporda, gezici çalışanlarda seks işçileriyle cinsel ilişkide bu derece düşük kondom kullanılmasının endişe verici olduğu belirtiliyor. Evli çalışanların yüzde 20’sinin başka partnerlerle de cinsel ilişkiye girdiği görülüyor. Evli denizcilerin yüzde 38’i, evli kamyoncuların yüzde 37’si başka partnerlerle de ilişkiye girerken, raporda “Denizciler ve kamyon sürücülerinin durumu özellikle endişe verici” deniyor. Çünkü çalışanın eşinin bu durumdan haberdar olmaması nedeniyle HIV’in yayılma riskinin arttığına dikkat çekiliyor.