Güncelleme Tarihi:
Fuara katılan Vitra Seramik Grubu'ndan Şadi Burat, mutfak ve banyo da son trendleri anlattı
Üretimde dünya beşincisi
Amerika'daki Ulusal Mutfak ve Banyo Birliği (National Kitchen & Bath Association) Orlando'da 22. Mutfak & Banyo Endüstri Show'u düzenledi. Türkiye seramik üreticileri de bu fuara tek bir bayrak altında katıldılar. Markalarını değil, Türk seramiğini tanıttılar. Türk standında seramiğin Anadolu topraklarındaki 8000 yıllık öyküsü, ‘‘Toprağın ve Ateşin Şiiri: Seramik’’ başlığında anlatıldı.
Sektöre yabancı olanlar için küçük ama yazının devamı için faydalı bir bilgi. Seramik iki şekilde ticari ürüne dönüşüyor. Birincisi ‘‘Seramik sağlık gereçleri’’ yani lavabo, küvet gibi ürünlere verilen genel ad. İkincisi ‘‘Seramik kaplama malzemeleri’’ yani yaygın kullanımıyla fayans dediğimiz yer ve duvar kaplamaları.
Türkiye'de endüstriyel anlamda ilk kaplama malzemeleri üretimi 1957'de Çanakkale'de Çanakkale Seramik tarafından gerçekleştirildi. İlk seramik sağlık gereçleri üretimi ise bundan bir yıl sonra İstanbul Kartal'da Eczacıbaşı Vitra Tesisleri'nde yapıldı. Özellikle 1980'li yıllarda seramik endüstrisi dünya pazarına açıldı. Bugün dünyanın 100'den fazla ülkesine ihracat yapıyor. En çok da Almanya, ABD, İsrail, İngiltere ve Kanada'ya.
Türk seramik kaplama malzemeleri sektörü üretimde dünya beşincisi. İhracatta ise dünya üçüncüsü. 2000 yılı ihracatı 55 milyon metrekare. Seramik sağlık gereçlerinde ise Avrupa'da birinci sırada. büyük bir iç pazara da sahip olan Türkiye'nin seramik sağlık gereçleri ihracatı 2000'de toplam 55 bin tona ve 3.5 milyon adete ulaştı. İhracat yapılan ülkelerin başında Avrupa ülkeleri geliyor. Seramik ihracatının Türkiye'nin toplam ihracatındaki payı yüzde 4 civarında.
ÖRGÜTLÜ SEKTÖR
Türkiye'deki seramik endüstrisi özellikle son yıllarda örgütlü hareket ediyor. SERKAP (Seramik Kaplama Malzemeleri Üreticileri Birliği), SERSA (Seramik Sağlık Gereçleri Üreticileri Birliği) ve OAIB (Orta Anadolu İhracatçılar Birliği) bu örgütlenmenin üç saçayağı. Amaç hem ihracatı arttırmak hem de Türk seramiğinin değerini. OAIB Başkanı Akın Şakul, Türkiye'de seramik sektörünün kullandığı teknolojinin gelişmiş olduğunu söylüyor: ‘‘Kalite konusunda Türkiye son derece yetkin. En önemli sıkıntımız pazar. Türkiye pazarını bulduğu anda ya da mevcut pazarını arttırdığı anda ihracatının iki katı üretim yapabilecek kapasiteye sahip. Ama maalesef özgün tasarımı yok. Daha taklide dayalı. Bu da seramiği ucuzlatıyor. Bir başka sorun da enerji.’’
SERKAP Başkanı Öngün Sanlı, seramiğin hijyenik kaplama malzemesi olduğuna dikkat çekiyor: ‘‘Amacımız seramiği ıslak mekan olarak tanımladığımız banyo ve mutfaklardan çıkarıp oturma mekanlarına hatta sokaklara taşımak. Seramik tahtadan da halıdan da sağlıklı. Üstelik daha uzun ömürlü. Avrupa'da kişi başına düşen seramik kullanımı 5-6 metrekare. Türkiye'de bu rakam 1.5 metrekare. Amerika'da ise 0.5 metrekare. Sıcak ülkelerde seramik kullanımı daha yaygın. Artık binaların dış cephelerinde bile kullanılıyor.’’
İnsanlar artık kullanımı kolay, fonksiyonel özellik sağlayan ve göz zevkini okşayan ürünler kullanmak istiyorlar.
Gelir arttıkça buralara harcanan paralar da artıyor.
Banyo ve mutfakları yenileme periyotları kısaldı.
Türkiye'de ev değiştiren kişiler banyo ve mutfağı yeniliyor. Herkesin görgüsü, zevki başka. Sanayi de buna göre şekilleniyor. Eskiden bir tane ürün yapar herkese satardınız.
Genelde sadelik hakim. Basit dizaynlar ve beyaz renk tercih ediliyor. Klozet, lavabo gibi ürünlerde hijyen özelliği öne çıkıyor. Ürünün kolay temizlenmesi isteniyor.
Lavabo ayakları demode oldu. Yere basmayan doğrudan duvara bağlanan klozetler moda. Amerika'da vessel denen Türkiye'de çanak lavabo dediğimiz uygulama var.
Yerleri her an değişen ürünler tercih ediliyor.
Akıllı fırın, akıllı buzdolabı gibi akıllı tuvaletler de var. Girip çıktıktan sonra deşarjı götüren akıtma sistemleri var. Vitra'nın ürettiği bakteri öldüren bir sır var. Bunu dünyada uygulayan üçüncü kuruluşuz biz.
Metallerin bakteri öldürme özelliğinden yararlanarak seramikler pişirilmeden önce üzerindeki tabakanın karışımına gümüş ilave ediliyor. Gümüş iyonları 1200 derecede piştikten sonra seramiğin yüzeyine bağlanıyorlar. Gelen bakterileri yüzde 99.99 oranında öldürüyorlar.
Tuvaletlerdeki yeni dizaynımız kokusuz tuvalet. Yakında piyasada olacak. Kokuyu klozet haznesinin içinde hapsedip temizleyen bir aspirasyon sistemi geliştirdik.
Mutfak ve banyo modasını da İtalya etkiliyor. Tasarım kavramı İtalyanların genlerinde var.
İdrar tahilli yapan klozet
Teknoloji yeniliklerde Japonlar yine birinciliği kaptırmadı. İnternetten kontrol edilen beyaz eşya dikkat çekti. Japon firması Toto'nun standındaki en yeni klozetlerin özellikleri şöyle: Yıkıyor, kurutuyor, parfümlüyor. Su ısısını da ayarlayabiliyorsunuz (yanda) Hatta firma bir başka model daha çıkarmış. Yalnızca Japon pazarında satılıyor. Bu klozet idrar tahlili yapıyor ve bir hastalık durumunda sizi uyarıyor.
TÜRKİYE'DE TAHARET BORUSU İNGİLTERE'DE HALI
Almanya'daki bir müşterimiz taharet borulu bir klozet istedi. Bence Türkiye'nin çok önemli bir farkı bu. Mesela hela tası Türkiye'de var, bir de bazı Arap ülkelerinde. Başka bir yerde görmedim. İngiltere'de de banyolarda yerde halı var. Bunlar hep kültürel geçmişle ilgili. Halı ıslandığı zaman koku yapıyor, çürüyor, mikrop barındırmaya elverişli. Ama İngilizler de seramiğe yöneliyorlar.
TUVALETİN BAHÇEDEN EVE GİRMESİ ÖNEMLİDİR
Anadolu'nun köylerinin önemli bir kısmında tuvalet dışarıdadır. İki kalas koyarlar, tuvalet yaparlar. Türkiye kültürel olarak çok ileri değil, bunu hepimiz biliyoruz. Yıkanma, tuvalet ve temizlik alışkanlıklarına çok fazla yer ayıramıyor. Banyo, tuvalet evin içine girdiği zaman yüzde ne olursa olsun, sıfırdan önemli bir yere gelmiş oluyor.