Koç’u boşuna ürkütmeyin Tüpraş’ı devlete döndürmeyin

Güncelleme Tarihi:

Koç’u boşuna ürkütmeyin Tüpraş’ı devlete döndürmeyin
Oluşturulma Tarihi: Mart 26, 2006 00:00

Koç-Shell ortaklığının devralıp işletmeye başladığı Tüpraş’ta gözler 25 Nisan’a çevrildi. Tüpraş’la ilgili kararın sadece bu kuruluşun geleceğiyle değil kamu, yatırımcı ve Türkiye’nin imajı gibi pek çok konuyla bağlantılı olduğunu savunan uzmanlar, mevcut işleyişin devamından yana. Koç gibi yerli bir yatırımcının rahatsız edilmesinin doğru olmadığını düşünen uzmanlar, Tüpraş gibi bir kuruluşun özel sektörde daha iyi yönetileceği görüşünde.

ÖZELLEŞTİRME uygulamalarının yargı kararına takılması yatırımcıyı ve piyasaları tedirgin ederken gözler Tüpraş kararına çevrildi. Danıştay’ın 25 Nisan’da davayı esastan görüşerek karara bağlaması beklenirken, birleşme ve satın alma uzmanlarının beklentileri Tüpraş’ın Koç yönetiminde kalması yönünde. Ernst&Young Kurumsal Finansman Bölüm Başkanı Can Deldağ, "Ortada devrolmuş bir kuruluş var, Koç gibi bir yatırımcıyı rahatsız etmemek" lazım derken, bir dönem Tüpraş’ta Yönetim Kurulu üyeliği de yapmış olan Fideltus Capital Genel Müdürü Mehmet Sağıroğlu "Tüpraş’ı kesinlikle özel sektör yönetmeli" diye konuştu.

FİİLİ İMKANSIZLIK VAR:

Yargı sürecinde sona yaklaşılması dikkatleri yeniden Tüpraş’a çevirdi. Tüpraş’ta yaşanan gelişmelere özelleştirme uygulamaları, yatırımcı, kuruluş ve Türkiye’nin imajı gibi değişik açılardan bakan uzmanlar yargının alacağı her karara saygı duyulması gerektiğini belirtmekle birlikte bu işin taraflara zarar vermeden sonuçlanması gerektiğini vurguladı. Ernst&Young Kurumsal Finansman Bölüm Başkanı Can Deldağ, "Ne olur, ne olmaz bilemeyiz ama beklentimiz; Tüpraş’ta hiç bir şey olmadan işleyişin devam etmesi" derken devir işleminin yapılmış olduğuna dikkat çekti. Koç’un Tüpraş’ı halen işlettiğini ve yatırım planlarını yaptığını hatırlatan Deldağ, bu açıdan bakıldığında çıkacak olumsuz bir kararın uygulanmasında "fiili imkansızlık" olacağını kaydetti. Tüpraş’ta işleyişin aynen devam etmesinin, yatırımcı açısından bakıldığında da doğru olacağını savunan Deldağ, şöyle konuştu: "Tüpraş’ın durumu yatırımcıların bakış açışı, makro ekonomik istikrarın devamı açısından da önemli. Çok doğru giden bir özelleştirme süreci, bu tür uygulamalarla sekteye uğratılmamalı. Konuya, sadece yabancı yatırımcıyı ürkütüyor diye de bakılmamalı. Koç, çok büyük, dünya çapında bir Türk yatırımcısı. Böyle bir kuruluşu da rahatsız etmemek lazım. Ortada devrolmuş bir yatırım var, eğer hukuki sürecimiz bunu engelliyorsa, bunu düzenlememiz lazım."

ÖZEL SEKTÖR YÖNETMELİ:

Bir dönem Tüpraş’ta yönetim kurulu üyesi olarak da görev yapan Fideltus Capital A.Ş. Genel Müdürü Mehmet Sağıroğlu ise Tüpraş gibi bir kuruluşun özel sektör tarafından yönetilmesi gerektiğini savunarak, şunları söyledi: "Tüpraş yönetim kurulu üyesi olduğum zaman, gördüm ki bu işler dışardan bakıldığı gibi değil. Elbette gönül ister ki Tüpraş gibi bir kuruluş kamuda kalsın diyebiliriz ancak işin içine girince durum çok farklı, çok zor. En basit personel alımını bile yapamıyorsunuz, bürokrasi çarkı o kadar çok elinizi bağlıyor ki. O açıdan Tüpraş, kesinlikle özel sektör tarafından yönetilmeli diyebiliyorum. Türkiye’de özelleştirilmesinde fayda olan kuruluşlar var, olmayan kuruluşlar var. Ancak Tüpraş’ı özelleştirmekten başka çıkar yol yok. Mesela THY gibi bir kuruluşta yeniden bir halka arz düşünülüyor. Halka arz da, bir yöntem ancak borsada işlem görüyor olsa da Tüpraş’ta bunu yapamazsınız, halka arz yoluyla 4 milyar dolar toplayamazsınız. Kaldı ki, bu kuruluşun yüzde 51’ine hakim bir yatırımcının olması şart, bunun da özel sektör olması gerekli. Türkiye’nin lokomotifi bir kuruluşun kárında sağlanacak yüzde 10’luk bir artış, kamunun gelirlerini önemli ölçüde etkileyecektir. Tüpraş’ı özel sektör yönetmeli. Tüpraş Türkiye’nin en çok vergi ödeyen, en büyük kuruluşu. Buradaki küçücük bir iyileştirmenin yararı, devlete olacaktır. Tüpraş bugün bir kazanıyorsa, özel sektör yönetiminde iki kazanacaktır, bu da yine devletin kazancı olacaktır."

’Türkiye’de neler oluyor’ dedirtmemeli

ÖZELLEŞTİRMELERİN 20 yıldır gündemde ve hálá çok hassas bir konu olduğuna dikkat çeken Mehmet Sağıroğlu, yaşanan gelişmelerin Türkiye’ye ilişkin algıları da olumsuz yönde etkilediğini kaydetti. "Uygulamalar sonrasında ortaya çıkan durum, piyasaları çok tedirgin ediyor, üstelik yabancı yatırımcı çok daha fazla rahatsız oluyor" diyen Sağıroğlu, şöyle konuştu: "Akıllara ’Türkiye’de neler oluyor sorusu’ geliyor. Acaba Türkiye bizim düşündüğümüz gibi toparlanma sürecine girmiş, enflasyonu kontrol altına almış, büyümesini sürdüren bir ülke olarak mı algılanıyor? Yoksa belirsizliklerle dolu, yarın ne olacağı bilinmeyen bir ülke olarak mı? Bu tür uygulamalar böyle bir kaos yaratıyor, hatta Avrupa Birliği (AB) konusundaki kararlılığımızı bile tam ortaya koyamadığımız şeklinde algılanabiliyor. Hal böyleyken bu tür kaosların ortadan kalkması lazım. Sonuçta bundan ülke zarar görüyor. Belirsizlik ortamı herkesi rahatsız ediyor. Bütün bunlardan hem kamu, hem söz konusu kuruluş, hem de yargı yıpranıyor. Ne devleti, ne o kuruluşu, ne de yargıyı yıpratmamak lazım. Ayrıca görüyoruz ki Türk sermayesi böyle bir kuruluşa sahip çıktı, bu açıdan güzel bir gelişme."

Dava 25 Nisan’da esastan görüşülecek

DANIŞTAY
’ın ihalenin iptali istemiyle açılan 4 davanın esastan görüşülmesi için 25 Nisan’da duruşmalı oturum kararı almasıyla Tüpraş’ta sona yaklaşıldı. Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci, Tüpraş’ta verilen yürütmeyi durdurma kararının hem ÖİB, hem de Koç Grubu açısından çeşitli sıkıntılar doğurduğunu belirterek, "sonucu etkilemeyecek, alıcıyı mağdur etmeyecek" şekilde, hukukçulara danışarak gerekli kararları alacaklarını açıklarken, 25 Nisan’da çıkacak sonuç merakla bekleniyor. Tüpraş ihalesini 4 milyar 140 milyon dolarla kazanan ve bu parayı da peşin olarak ödeyip kuruluşu devrolan Koç-Shell ortaklığı hazırladığı yatırım programını uygulamaya koyarken, yargı sürecini başlatan ve yürütmeyi durdurma kararı aldıran Petrol-iş Sendikası’nın iç hukuk yollarının tıkanması halinde davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacağını ilan etmesi, Tüpraş’ın geleceğine ilişkin belirsizliklerin kaynağını oluşturuyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!