Koç Holding'ten yapılan açıklamaya göre, Holding, 2011 yılında konsolide bazda toplam satış gelirlerini yüzde 41 artırarak 75 milyar 741 milyon liraya,
faaliyet karını yüzde 34 artırarak 5 milyar 490 milyon liraya, azınlık payı sonrası net karını ise yüzde 22 artırarak 2 milyar 124 milyon liraya çıkardı.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Koç Holding Üst Yöneticisi (CEO) Turgay Durak, 2011 yılının oldukça zorlu ve değişken bir küresel konjonktürün gölgesinde geçtiğini, ancak Türkiye'nin tüm belirsizliklere ve yılın ikinci yarısında artan zorluklara karşın başarılı bir yılı geride bıraktığını belirtti.
Durak “En önemli ticaret ortağımız olan
euro bölgesindeki büyüme yüzde 1,6 ile sınırlı kalırken, Türkiye ekonomisi yaklaşık yüzde 8'in üzerinde büyüme kaydetti. Koç Holding olarak faaliyet gösterdiğimiz sektörler genel ekonominin de üzerinde performans sergiledi” dedi.
Koç Topluluğu şirketlerinin, ihracat pazarlarındaki yavaşlamayı pazar çeşitliliği ve artan piyasa payları sayesinde bertaraf etmeyi başardığını dile getiren Durak, kombine yurt dışı gelirlerinin 2010 yılına göre yüzde 34 artarak 17,9 milyar dolara ulaşırken, toplam ülke ihracatında Tüpraş'ın lider, Ford Otosan'ın ikinci, Tofaş'ın dördüncü, Arçelik ise altıncı sırada yer aldığını bildirdi.
Durak, “Böylece Koç Topluluğu şirketleri, Türkiye'nin toplam petrol ve petrol ürünleri ihracatının tamamına yakınını, adetsel olarak bakıldığında binek oto ve hafif ticari araç toplam ihracatının yarısını, dayanıklı tüketim ve elektrikli makine ihracatının ise üçte birini gerçekleştirerek Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 11'ini gerçekleştirdi” ifadelerini kullandı.
2012 yılında toplam yatırımlarını iki katına çıkarmayı hedeflediklerini bildiren Durak, 2011 yılında dış piyasalardaki tüm belirsizliklere karşın Koç Topluluğu'nun yatırımlarının hız kesmeden devam ettiğini, 2012 yılının ise yatırımlar açısından rekor bir yıl olmasını beklediklerini kaydetti.
Durak, 2011 yılını başarılar ile geride bırakan Koç Topluluğu'nun 2012 yılı için de güçlü hedefleri olduğuna işaret eden Durak, 2012 yılında konsolide cirolarını 80 milyar liranın üzerine taşıyarak yaklaşık yüzde 9'luk bir büyüme hedeflediklerini, ihracat gelirlerinde yüzde 6 artış beklediklerini ve toplam kombine yatırımlarını iki katına çıkararak 6,5 milyar lira yatırım gerçekleştirmeyi hedeflediklerini aktardı.
Turgay Durak, 2008 yılından bu yana tüm şirketlerinde uyguladıkları sıkı risk yönetimi politika ve önlemlerinin 2012 yılında da uygulanmayı sürdüreceklerini vurgulayarak, satın alma ve özelleştirmelerle ilgili Türkiye'de ve dünyadaki farklı fırsatları da yakından takip edeceklerini belirtti.
-Topluluk şirketleri-
Koç Holding CEO'su Durak, Koç Topluluğu şirketlerinin 2012 yatırım bütçelerinin toplam kombine 6,5 milyar lira seviyesinde bulunduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Bunun içinde en büyük pay, Tüpraş'ın Fuel-oil Dönüşüm Projesine ait. Önümüzdeki yıllarda devreye girecek yeni araç projeleri devam eden Ford Otosan, Tüpraş'tan sonra en yüksek yatırım bütçesine sahip şirketimiz. Arçelik, Tofaş, Otokoç ve Yapı
Kredi Bankası ise en yüksek tutarda yatırım harcaması planlayan diğer şirketlerimiz.
Bunların yanı sıra henüz bütçelemediğimiz ancak üzerinde çalışmakta olduğumuz elektrik üretimi ve beyaz eşya alanlarında farklı açılımlar ve özelleştirme projeleri de mevcut. Kısaca nakit pozisyonumuzu hem paydaşlarımıza yüksek getiri sağlayacak hem de Türkiye ekonomisinin büyümesinde önemli rol oynayacak projelerde değerlendirmek amacıyla çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz.”
Koç Holding'in konsolidasyona tabi şirketlerinde 2011 yıl sonu itibariyle yurt içinde 73 bin 339, yurt dışında ise 7 bin 648 olmak üzere toplam 80 bin 987 kişinin çalıştığını belirten Durak, 2011 yılında istihdamı yüzde 11 artırdıklarını, 2012 yılında da toplam istihdamı 85 bin kişi mertebesine yükseltmeyi hedeflediklerini, yaklaşık 4 bin kişiye daha yeni istihdam yaratmış olacaklarını kaydetti.
Durak, Koç Topluluğu için değişim ve yenilikçiliğin büyük önem taşıdığına dikkati çekerek, “Bu sebeple, 2012 yılına başlarken Topluluğumuz için seçtiğimiz tema 'Düşünülmeyeni düşünmek' olmuştur. Nitekim bizleri yıllardır lider pozisyonlara taşıyan rekabet avantajlarımızı sürdürebilmemiz için düşünülmeyeni düşünebilen; yenilikçi, farklı, müşterisine en iyi ürün ve hizmeti sunan şirketler olmamız gerekmektedir. Bu kapsamda ARGE ve ürün geliştirmeye verdiğimiz önem 85 yıldır ekonomide üstlendiğimiz öncü rolün vazgeçilmez bir parçasıdır” ifadelerini kullandı.
2011 yılında, AB Komisyonu'nun hazırladığı “EU Research and Development Investment Scoreboard”unda yer alan 4 Türk şirketinden 3'ünün, Koç Holding, Tofaş ve Ford Otosan olduğunu anımsatan Durak, “Bugün, Topluluğumuzun ülkemiz genelinde 14 ARGE merkezi bulunmaktadır ve Türkiye'deki ARGE teknik elemanlarının yaklaşık beşte biri Koç Topluluğu şirketlerinde çalışmaktadır” dedi.
Dünyanın en beğenilen şirketi...
Durak, 2011 sonu itibarıyla enerji sektörünün, toplam gelirlerinin yüzde 63'ünü, faaliyet karının ise yüzde 45'ini oluşturduğunu belirterek, 2012 yılında Fortune tarafından yapılan dünyanın en beğenilen şirketleri araştırmasında Koç Holding'in enerji sektöründe birinci sırada yer aldığını kaydetti.
Turgay Durak, Koç Topluluğu'nun Türkiye otomotiv sektöründe üretim, ihracat ve istihdam yaratmaktaki lider pozisyonunun devam etmesi için yatırımlarına hızla devam ettiklerini dile getirdi.
Arçelik'in global şirket olma yolunda yatırımlarına devam ettiğini anlatan Durak, Türkiye, Romanya, Rusya ve Çin'deki üretim merkezlerinden sonra Güney Afrika'da pazarın yüzde 33'üne sahip Defy şirketini de satın alarak pazar çeşitlemesine devam ettiklerini, Avustralya-Yeni Zelanda'da ise bir satış şirketi kurduklarını hatırlattı.
Turgay Durak, “Avrupa'daki yavaşlamaya karşın pazar paylarını artırmaya devam eden Arçelik, Batı Avrupa'da pazar payını 3 yılda yüzde 3,6'dan yüzde 5,9'a çıkardı. Türkiye'de ise yüzde 50 üzerinde pazar payıyla liderliğini korudu. Türkiye'deki en yüksek patent başvuru sayısına sahip olan Arçelik, enerji ve su tasarrufu en yüksek seviyede ürünler geliştirmeye devam ederek ürün gamını yenilikçi ürünlerle genişletmeye devam etti” ifadelerini kullandı.
2011 yılının finans sektörü için zorlu bir yıl olduğunu hatırlatan durak, Yapı Kredi Bankası'nın toplam varlık büyümesinin sektör ortalamasını aştığını, mevduatlarda da rakiplerden daha hızlı bir büyüme sağladığını vurguladı.
Durak, Yapı Kredi Bankası'nın müşteri odaklı bankacılığı ön planda tuttuğunu ve yüzde 59 ile sektördeki en yüksek kredi-aktif oranına sahip olduğunu vurguladı.
Ayrıca Yapı Kredi'nin sektörlerinde lider olan leasing ve faktoring şirketlerinin yanı sıra, varlık yönetimi, sigorta, emeklilik ve yatırım bankacılığı alanında faaliyet gösteren iştiraklerinin de başarılı bir yılı geride bıraktığını belirtti.
Sosyal sorumluluk projeleri
Durak, 2011 yılının Koç Topluluğu'nun kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetleri açısından da çok önemli bir yıl olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“Ülkemizin ihtiyaçları ile Topluluğumuzun sahip olduğu kaynakları eşleştirmeye odaklandığımız kurumsal sosyal sorumluluk projelerimiz ile yüksek katma değer oluştururken fark yaratacağımız girişimleri ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. 2010–2011 yılları arasında 'Ülkem İçin Kan Veriyorum' diyerek Türk Kızılayı'na istikrarlı ve gönüllü bağışçılar kazandırmayı hedefledik. 31 Mayıs 2010–30 Ocak 2012 tarihleri aralığında toplam 83 bin 579 ünite kan bağışladık.
Bir ünite kanın 3 hayat için umut olduğunu düşünürsek yaklaşık 250 bin kişinin hayatına dokunmuş olduk. Okul-işletme işbirliği modelimiz ile topluluk şirketlerimizin sektörel uzmanlıklarını mesleki eğitimin iyileştirilmesi için seferber eden Meslek Lisesi Memleket Meselesi (MLMM) projemizde 2011 yılında 81 ildeki 8 bin meslek lisesi öğrencisine staj destekli burs imkanı sağlamayı sürdürürken şirketlerimizin açtığı laboratuvarlar ile mesleki eğitimin kalitesini artırma yolunda önemli adımlar attık.”