Nurten ERK
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 12, 2002 01:50
Kurdoğlu Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Kurdoğlu, kriz nedeniyle yüzde 35 küçülmelerine karşın, tarım ve hayvancılıktaki yatırımlarını sürdürdüklerini söyledi. Koç Holding ile Şanlıurfa'da Koç Ata Besi ve Tarım çiftliğini kuran Kurdoğlu, TİGEM'in Acıpayam ve Göle'deki tesisleri için de gerekli izinlerin alındığını açıkladı.
İNŞAAT, tekstil, finans ve gıda sektörlerinde ağırlıklı olarak faaliyetlerini sürdüren Kurdoğlu Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Kurdoğlu, kriz nedeniyle yüzde 35 küçülmelerine karşın, tarım ve hayvancılıktaki yatırımlarını sürdürdüklerini söyledi.
Koç Holding ile ortak Şanlıurfa'da Koç Ata Besi ve Tarım çiftliğini kuran Kurdoğlu, TİGEM'in Acıpayam ve Göle'deki tesisleri için de gerekli izinlerin alındığını bildirdi. Kurdoğlu, iki tesisin toplam 40 milyon dolarlık yatırımla süt ve et sanayiine kazandırılacağını belirtti. Türkiye'nin geleceğinin tarım ve hayvancılık sanayiinde olduğuna inandığını belirten Erhan Kurdoğlu, ‘‘Bu alana ne kadar çok büyük şirket girerse fiyatlar o kadar düşer, et ve süt ucuzlar’’ dedi.
Krizin henüz geçmediğine işaret eden Erhan Kurdoğlu, inşaat ve finans sektöründen tarım ve hayvancılık sektörüne uzanan bir sohbet yaptık.
Şanlıurfa'da başlattığınız Koç Ata Besi Çiftliği'ne yeni halkalar ne zaman eklenecek?
- Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün (TİGEM) Acıpayam ve Göle'deki tesisleri için onay aldık. Proje çalışmaları başladı. Kredi olayları da halledersek bu yıl sonunda yatırıma başlayacağız. Acıpayam ve Göle'deki iki çiftliğe yapacağımız yatırım toplamı 40 milyon doları bulur. Acıpayam'da 6 bin başlık bir süt sistemi kurulacak, Göle'de ise 2 bin başlık ana sürü yetiştirilecek.
İlk çiftliğinizde beklentilerinize ulaşabildiniz mi?
- Şanlıurfa'daki Koç Ata Besi Çifliği, bu alandaki ilk yatırımızdı, biraz fazla lüks ve pahalı oldu. Bize toplam 40 milyon dolara mal oldu. Bazı hatalarımız da oldu ama zaman içinde öğrendik, artık daha ucuza ve daha elverişli yatırımlar yapabileceğimize inanıyoruz. Koç Ata'da halen 9 bin hayvanımız var. Bu işte hayal kırıklığna uğramadık, beklentilerimize ulaşıyoruz.
Dolar kurlarının değişiminden dolayı biraz yara aldık ama bu zaman içinde telafi edilecektir.
Böyle bir dönemde çiflik yatırımlarını sürdürmekten endişe duymuyor musunuz?
- Türkiye'de geleceği olan tek sektör tarım ve hayvancılık. Etimizi sütümüzü satacağımızı biliyoruz. Hayvancılık sektöründe büyük bir gelecek görüyorum. Bu ürünlerin pazarlama sorunu da yok. Bugün gıda dünyanın işi. 30 trilyon dolarlık bir dünya ekonomisi içinde 13 trilyon dolarlık bölümü gıdadan oluşuyor. Böyle olduğu halde dünyanın yüzde 25'i kıtlık sınırında yaşıyor. Oysa bir bina yaptığımızda onu satabilecek miyiz bilmiyoruz. Turizm sektöründeki kıpırdanmadan da umutluyuz, inşallah hayal kırıklığı yaşamayız.
Krizin geçtiğini düşünüyor musunuz?
- Kriz geçmiş değil, hálá bu krizin içindeyiz. Krizin acıları daha yeni çıkıyor. İşten çıkarılan insanlar, uzun süre tazminatlarını harcadı. Bu paralar bitince krizin etkileri de ortaya çıkmaya başladı. Çünkü artık insanlar daha fazla tasarrufa yöneliyor, daha az alışveriş yapıyor ve bu da ekonomiyi durduruyor. Tüketim olmayan yerde, üretim yapılmaz. Üretim olmayan yerde de istihdam sorunları yaşanır. Giderek ufalırız, Türkiye bu krizden ufalarak çıkarsa, bu borçlar ödenmez. Borçlar ancak büyüyerek ödenebilir. Dışardan gelen krediler sadece yama yapmaya yarıyor. Bu sorunun çözümü kendimizde, başka yerlerde çözüm aramamak lazım. Bütün sektörlerin ana sorunu verimlilik. Bu kriz en azından bize verimli çalışmayı öğretti.
Peki Türkiye hangi sektörlerde büyüyebilir?
- Türkiye, tarım, turizm ve otomotiv sektörlerinde büyüyebilir. Türkiye'de 280 milyon dönüm arazi var. Türkiye'nin tarım ve hayvancılıktan gelen GSMH payı 28 milyar dolar, dönüm başına 100 dolar düşüyor. Bu para dönüm başına Almanya'da 500 dolar, Hollanda'da 700 dolar. Biz yüzde 20 verimle çalışıyoruz. Türkiye isterse yılda 50 milyar dolarlık işlenmiş gıda ihrac edebilir. Oysa biz yılda 8 milyar dolarlık gıda ithal ediyoruz. Tarım ve hayvancılık sanayi acilen teşvik edilmeli. Tarım ve hayvancılığın büyük çaplı yapılması lazım. Büyük şirketlerin bu işe el atması lazım. Devletin bu konuda büyük şirketleri teşvik etmesi gerekiyor. Modern bir besi çiftliğinin kurulması 40 milyon dolarları buluyor. Bunu Türkiye'de hangi çiftçi tek başına karşılayabilir.
Büyük şirketlerin tarım ve hayvancılık sanayiine girmesi neler getirir?
- Türkiye, şu anda temel gıda maddelerine Avrupa'dan daha çok para ödüyor. Ama gıdada en ucuz olabilecek ülke, Türkiye. Et, şeker, un, ekmek hepsi pahalı. İnsan sadece sebzeyle doymuyor. Türkiye'de kişi başına düşen et miktarı çok düşük. Avrupalı bize otla besleniyorsunuz diyor. Büyük şirketler tarım sektörüne girdikçe, fiyatlar dünya seviyelerine çekilecek. insanlarımız daha iyi beslenecek. Gücü olan bütün işadamlarının bu sektöre girmesi şart. Tarım ve hayvancılıkta bir sanayileşme yaratmamız lazım.
Burger King % 10 küçüldü Burger King mağazalarında ne kadarlık bir daralma yaşandı?
- Burger King zincirimizde yüzde 10 oranında mağaza kapattık. Kriz derinleşirse bu kapatmalar sürebilir, yüzde 25'leri bulabilir. İnşallah daha iyiye gideceğini varsayıyoruz. Şu anda Burger King zincirimizde 110 dükkan faaliyet gösteriyor. Bunların sadece 7'si franchise, 103'ü bize ait. Ama bundan sonraki genişleme sürecinde kendimiz şube açmak yerine, franchise sistemiyle genişleyeceğiz.
Harranova Süt, on yıl sonrasına hazırlanıyor Süt konusundaki çalışmalarınız nasıl gidiyor?
- Birkaç ay önce Harranova adıyla çıkardığımız süt piyasada büyük market zincirlerini bazı mağazalarında satılıyor. Henüz deneme aşamasındayız, bu yüzden ürünümüz her yerde bulunamayabilir. Bu sektörde büyüyoruz.
Şu andaki süt üretim kapasiteniz nedir?
- Günlük süt üretim kapasitemiz henüz 15-20 ton arasında, yıl sonunda 32 tona çıkacağız. Yılda 8 milyon tonun üzerinde üretim olan bir ülkede bizim on bin tonluk üretimimiz çok küçük bir rakam aslında. Ama on yıl sonra çok büyük rakamlara ulaşacağız.
Ata, dışarıda iş arıyor Grup olarak krizden nasıl etkilendiniz?
- Genel krizden biz de etkilendik. Kriz nedeniyle birçok şirketimizde yaklaşık yüzde 35 oranında daraldık. Ata İnşaat olarak Türkiye'de pek projemiz kalmadı. Diğer iş kollarımızda da çeşitli önlemler alıyoruz. İnşaat sektörü tamamen tıkandı. İş yapmıyoruz, duruyoruz. Şu anda inşaat şirketlerimiz için yurtdışında iş arayışlarımız sürüyor. Rusya'da bir otel yapıyoruz. Yutdışındaki işlerimizin tutarı 40 milyon dolar civarında. Finans sektöründe de bir miktar küçüldük. Ata Menkul olarak pazar payımız düştü. Eskiden ilk 3-4 arasındaydık, şimdi ilk 10-12'deyiz.
Otomobile giden kredinin inşaata akması gerekiyordu Size göre 2000 krizi neden yaşandı?
- 2000 yılında bankalar otomotiv sektörüne ucuza kredi verdi. 15 milyar dolarlık otomobil satıldı. Bunun yaklaşık 4 milyar doları yerli otomobildi, kalanı döviz ödenerek ithal edildi. Kredileri, hiç bir katma değer uygulanmadan pat diye dışarı yolladık. Türkiye ekonomisinde büyüme yapmak istiyorsa, otomobil yerine ev kredisi vermeliydi. Otomobile aktarılan 15 milyar dolarlık kredi inşaat sektörüne girseydi, bu para Türkiye'de 5 kere çevrilir ve ekonomiye 70 milyar dolar katkı sağlardı. Devlet de 10 milyar dolar katkı elde ederdi.
ERHAN KURDOĞLUKurdoğlu Grubu Yönetim Kurulu Üyesi, Ata İnşaat Endüstri ve Ticaret Başkan Yardımcısı Erhan Kurdoğlu, 1962 Samsun doğumlu. TED Ankara Koleji'ni bitirdikten sonra Miami Üniversitesi İnşaat Mühendisliği'nden mezun oldu. 1986 yılında Türkiye'ye dönerek Ata İnşaat'ın üstlendiği
Atatürk Barajı ve Hidroelektrik Santralı'nın inşaatında bir yıl çalıştı. Daha sonra Kurdoğlu grubundaki bazı şirketleri kurdu. 1995 yılında Amerikan fast food zinciri Burger King'in Türkiye temsilciliğini aldı. Erhan Kurdoğlu, grupta ağırlıklı olarak Rusya'daki inşaat işleri, Koç Ata Çiftliği ile Burger King zinciri ve dağıtım şirketlerinden sorumlu.