Oluşturulma Tarihi: Ekim 09, 2009 00:00
Koç Topluluğu’nun kurucusu merhum Vehbi Koç’un, “Ülkem varsa ben de varım” şiarıyla kurduğu ve bu yıl 40’ıncı yılını kutlayan Vehbi Koç Vakfı’nın eğitim, sağlık ve kültür alanlarındaki sosyal sorumluk projeleri, Koç ailesine dünyanın en prestijli hayırseverlik ödülünü kazandırdı.
Hayırseverliğin Nobel’i sayılan Carnegie Ödülü, 14-15 Ekim’de New York’ta
Koç ailesine takdim edilecek. “Carnegie Medal of Philanthropy” adlı ödül; 1835-1919 yıllarında yaşayan İskoç asıllı ABD’li sanayici Andrew Carnegie adına veriliyor. Andrew Carnegie, sahibi olduğu Carnegie Steel Company’yi sattıktan sonra, hayatının geri kalan kısmında kendisini hayırseverliğe adamıştı.
20 kurumun ortak kararıAndrew Carnegie’nin anısını yaşatmak üzere, 2001 yılından bu yana, 2 yılda bir verilen ödüle layık olanları; Carnegie’nin yaşamı boyunca kurmuş olduğu 20’nin üzerindeki kurum ve enstitü belirliyor. Hayırseverliğin ‘Nobel’ ödülü olarak anılan bu ödül her seferinde farklı bir şehirde veriliyor. Bu yıl Koç Ailesi’nin yanı sıra New York Eski Belediye Başkanı Michael Bloomberg ve Citigroup Eski CEO’su Sanford Weill ile Intel kurucu ortağı Gordon Moore da Carnegie Ödülü alacak. Dünyanın en prestijli hayırseverlik ödüllerinden olan Carnegie Ödülü’nün verilmesinde hayırseverin vizyonunun yanısıra, uzun yıllara dayanan çalışmalara, uluslararası arenadaki etkisine de bakılıyor. Merhum Vehbi Koç, Koç Holding’i kurduğu günden itibaren sürdürdüğü hayırseverlik faaliyetlerinin kurumsallaşması ve gelecek nesiller tarafından da sahiplenmesi için, 40 yıl önce Vehbi Koç Vakfı’nı kurmuştu. Carnegie Ödülü; 2001’de Rockefeller Ailesi, Gates Ailesi, George Soros, Ted Turner, Irene Diamond, Brooke Astor, Walter&Leonore Annenberg’e; 2003’te Sainsbury Ailesi ve Dr. Kazuo Inamori’ye; 2005’te, Cadbury Ailesi, Aga Khan, Sir Tom Farmer ve Agnes Gund’a; 2007’de ise Eli Broad, Heinz Ailesi, Mellon Ailesi ve Tata Ailesi’ne verilmişti.
Carnegie, ‘Hiç kimse zengin ölmesin’ diyordu
İSKOÇ asıllı ABD’li sanayici Andrew Carnegie, 1870’li yıllarda kurduğu Carnegie Steel Company’yi 1890’larda dünyanın en büyük ve kârlı işletmesi haline getirmiş; 1901 senesinde ise J.P. Morgan’a satmıştı. Carnegie, geri kalan yaşamını o dönemde örneği görülmemiş bir şekilde hayırseverliğe adadı. Şirketin satışından elde ettiği gelirin (bugün 13 milyar
dolar olarak hesaplanıyor) yüzde 90’ını hayır işlerine bağışlayan Andrew Carnegie, insanın yaşamının üçte birlik kısmını eğitime, ikinci üçte birlik kısmını para kazanmaya ve son üçte birlik kısmını kazandığının tümünü yardım işlerine harcamaya ayırmasını ve kimsenin zengin olarak ölmemesi gerektiğini savunuyordu.