KOBİ'lere 70 trilyonluk destek

Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) Başkanı Fikret Yücel, önümüzdeki dönemde ‘‘fikri olup parası olmayan’’ girişimcilere 180 milyon dolarlık kaynak kullandıracaklarını söyledi. Ekonomist Dergisi'nde yer alan habere göre, teknolojik risk içinde bir risk sermayesi de oluşturulacak.

Sekiz yılda 141 projeye, toplam 57.8 milyon dolarlık destek veren Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) önümüzdeki dört yıllık programını belirledi.TTGV Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Yücel, önümüzdeki dönemde hem kendi kaynaklarından, hem de Dünya Bankası fonlarından yararlanacaklarını belirtti. Ekonomist Dergisi'nin haberine göre, Vakıf, yaklaşık 180 milyon dolarlık bir kaynağı, ‘‘Fikri olup parası olmayanlara’’ kullandıracak. Yücel teknolojik risk içinde bir risk sermayesi oluşturacaklarını açıkladı.

Destekledikleri projelerin bugüne kadar 134 milyon dolarlık araştırma-geliştirme hacmi yarattığını belirten Yücel, şunları söyledi:

‘‘Dünya Bankası ve Hazine Müsteşarlığı, TTGV'ye toplam 57.8 milyon dolarlık bir kaynağı hibe etti. Oluşan fonu, bize başvuran şirketlerin 375 projesinden 141'ine kullandırdık. Projelerine destek verdiğimiz firmaların yüzde 66'sı küçük ve orta büyüklükteki işletmelerden (KOBİ) oluşuyor.’’

RİSK ORTAKLIĞI

Kredi verirken ‘‘Alan komiteleri’’nin yaptığı çalışmaları baz aldıklarına değinen Yücel, projelerin kredi destekleme yönetmeliğine göre incelendiğini ve bitene kadar da bir izleyici tayin ettiklerini söyledi.

Firmaların riskine ortak olduklarına dikkat çeken Yücel, şöyle konuştu:

‘‘Firmalara bire bir oranında sermaye koyma şartı getiriyoruz. Projenin başarılı olması halinde, saptanan takvime göre kredi geri ödeniyor. Geçen yıl itibariyle 84 teknoloji projesinin 63'ü tamamlandı, 5'i durduruldu ve 16'sı da devam ediyor. Önümüzdeki dört yıl içinde şirketlerin teknolojik projelerine 25 milyon doları özkaynaklarımızdan, 155 milyon doları da Dünya Bankası'ndan olmak üzere toplam 180 milyon dolarlık (yaklaşık 67 trilyon lira) destek sağlayacağız.’’

PPT Genel Müdürlüğü'nde ilk Ar-Ge laboratuvarını kuran Yücel, Teletaş'ta genel müdürlük ve yönetim kurulu başkanlığı yapmış biri olarak böyle önemli bir kurumun yönetimini stratejik ortak adı altında başkalarına vermenin doğru olmayacağı görüşünde. Yücel, şöyle konuştu:

‘‘Özelleştirmelerle pazarımız yabancıların eline geçiyor. Mağazalarda artık ithal kumaştan pijamalar satılıyor. Eskiden PTT'nin haberleşme şebekesine en son ürünler girerdi. Şimdi dışarıda geliştirilen malların takliti geliyor. Özgün mallar kullanılmaz oldu. Burada işler tersten yapılıyor.’’