Güncelleme Tarihi:
Bilmeyenler ya da ‘ya neydi bu kanunlar’ diyenler için hemen kısaca bir hatırlatma yapmak istedim. Şu iki söz size ‘aa bu muymuş’ veya ‘hah! Hatırladım’ dedirtecektir.
O zaman bunlara kıyasla ‘benim’ Murphy Kanunum; "Eğer bir işi halletmek için birden fazla olasılık varsa ve bu olasılıklardan biri mutluluk doğuracak sonuçsa; bu olasılığın gerçekleşeceğine inan. Olumsuzu düşünmektense olumluya odaklan. Değişimi göreceksin "
Yani kısaca; ‘‘bardağın dolu tarafını gör’’
Kısaca gittiğiniz yol farklı olabilir hedefiniz aynı oldukça
Bu arada bütün olumsuzlukları görme, hatandan destek alma tabi ki de demiyorum. Benim demek istediğim cesur ol! Olumsuzluklara takılıp yolunu karıştırmalarına müsaade etme. Önceden çizdiğin rotanı ilerlemekte kararlı ol. Yapacağınız her girişimde, işte ya da girişimde mutlaka ama mutlaka bir olumsuzlukla karşılaşacaksınız (buraya ufak bir not iliştirmek istedim. Bir başka Murphy da kanunu söyler ki; "Her şey yolunda gidiyorsa, kesin bir terslik vardır." Bu kanunda da bence eksik noktalar var ama konunun bütünlüğünün bozulmaması amacıyla bunu bir başka sefere sizinle tartışmak isterim). Bu olumsuzluklarda sadece ufak değişimlerle ilerlemelisiniz. Hedefinizden, amacınızdan şaşmamalısınız.
Belki şimdi diyeceksiniz ki güzel diyorsun Onur da, ya bütün parametreler eksiye gidiyorsa ne yapmak gerekir? Buna benim cevabım da ‘abi saaaaal’. Eğer işin sonu çok belliyse ve zarara (işte ve hayatta) yol açacak gibi gözüküyorsa o işten vazgeçin. Kötüye giden bir işte olmak size fazla bir şey katmayacaktır, zamanınızdan alacaktır. Burada önemli bir nokta şu; yaptığınız işten, eylemden vazgeçebilirsiniz fakat amacınızdan, vizyon ve misyonunuzdan asla vazgeçmemelisiniz. Kısaca gittiğiniz yol farklı olabilir hedefiniz aynı oldukça.
You will change the future!
Siz de biliyorsunuz ki zirveye çıkan yolda hedef belirlemenin çok büyük bir önemi vardır. Benim uyguladığım felsefemde ise bir tane ana hedefim, amacım var. Buna ‘yaşamaya değer bulduğum nihai amacım’ da diyebilirim. Bu ana hedefin yanında da kısa dönemli hedeflerim var. Buna hemen bir örnek vermek istiyorum. Örneğin yaşamaya değer bulduğum ana amacım; Dünya’yı değiştirmeliyim ve bu küreye ismimi kazımalıyım! (Buraya bir başka not; eğer sen, ben, biz bu dünyayı değiştirmeyeceksek kim değiştirecek sevgili okur arkadaşım? Kendimizi asla küçük görmemeliyiz.) Bu nihai hedefimin alt hedeflerine örnekse; Dünya’yı değiştirmek için bir donanımım olmalı. Bunun için global ve ulusal oluşumlara katılmalı, etkinliklere gitmeli, sunumlar yapmalıyım yani kendimi geliştirmeliyim. Daha da alt hedefimse; dünyayı değiştirmek ve kendimi geliştirmek için bu dönem not ortalamamı belli seviyede tutmalıyım veya bu dönem kulübümde daha çok sorumluluk alıp yönetim kuruluna girmeli/başkan olmalıyım gibi.
Last but not least
Bu yazımda kabaca kendi uyguladığım felsefemi anlatmak istedim. Tekrar kısaca üstünden geçmek gerekirse. Hayata bütün olumsuzluklara rağmen pozitif bakmaya çalışıyorum ve karanlığın arasında kaybolmaktansa ışığa yürüyorum. Bunu yaparken de yürüdüğüm ışığın ismini ben koyuyorum. Mini hedeflerime ulaşmanın verdiği hazla amacım için yılmadan koşuyorum.